Sık sık anlattığım bir fıkrayı, yineleyeceğim.
Gazeteciliğin, siyasetin, bilimin ne hale getirildiğini, hatta sabahtan akşama kadar siyasi iktidarın istediği neticeleri açıklıyor diyerek suçlanan TÜİK’in bile, bunlara nasıl zemin hazırladığını görün..
Önce fıkramız:
Bir sözde bilim adamı..
Siz bunu, aktüel örneğimizde bir gazeteci olarak alın..
Bilimsel deneyine başlamış.
Amaç, sineğin işitme organını bulmak..
Bilim adamımız, fıkra bu ya..
Sineğin bir ayağını koparmış ve sineğe “Uç bakalım” deyip, bırakmış.
Sinek uçmuş.
Bilim adamımız, bu testten çıkardığı sonuç şu: “Demek ki, sineklerin birinci ayağının işitme organı olmadığı kesin.”
Ne alaka demeyin..
Aktüel örneğimizde de, alakasız testlerden, benzer çıkarımlar yapan gazetecileri size aktaracağım..
Sözde bilim adamı, sineği yakalamış, ve ikinci ayağını da koparmış.
Yine sineğe “Uç bakalım” deyip, bırakmış.
Sinek yine uçmuş.
“Demek ki, ikinci ayağı da, işitme organı değil” sonucuna varmış..
Üçüncü ve dördüncü ayakların koparılmasından sonra da deney, sineğin uçması ile devam etmiş.
Sözde bilim adamı, sonuncu olarak sineğin kanatlarından birisini koparmış ve “Uç bakalım” deyip serbest bırakmış.
Bakmış ki, sinek uçamıyor..
“İşte bu..” demiş.
“Buldum.. Buldum” diye devam etmiş.
Ve bilimsel dehasını konuşturup, raporunu yazmış: “Sineğin kanadını koparınca, kulakları duymuyor.”
Gelelim bugünkü yazımızın konusu, aktüel konuya..
Sözcü’de var. Cumhuriyet’te var.
Hatta bizim Milli Gazete’de bile var..
Yeni Asya hiç geri durur mu.. O da hemen başlığı yapıştırmış: “Beyin göçü artıyor!”
Hemen tüm, muhalif gazetelerin ortak kanaati şu:
“Türkiye yaşanamaz bir ülke.. Onun için özellikle okumuş insanlar, Türkiye’de yaşamayı tercih etmiyorlar. Akın akın, yurtdışına gidiyorlar.”
Tabii bunun sebebinin de, AK Parti iktidarı olduğunu söylemekten geri durmuyorlar..
“22 yıldır beyin göçü artarak sürüyor” sözleri ile neyi amaçladıklarını ifşa etmiş oluyorlar..
Peki, verdikleri rakamları nereden almışlar?
Sıkı durun.
Sabahtan akşama kadar küfrettikleri, AK Parti iktidarının resmi rakamları tahrif etmek üzere sürekli başkanının değiştirdiğini iddia ettikleri TÜİK’ten..
O zaman TÜİK’in araştırması ve sonuçlarını sizlere aktaralım.
Bakalım, sinekler, kanatları ile mi duyuyormuş, anlayalım..
Ama önce farklı bir bakış açısı getirelim..
Türkiye’den akın akın okumuş insanlar yurtdışına gidiyorlarsa..
Ama düne göre bugün, Türkiye’de hiçbir alanda yeterli donanıma sahip insan sayısı gerilemiyorsa.. Bu ne demektir?
Türkiye beyin üretim merkezi haline gelmiş, demektir..
Türkiye öyle bir beyin üretim merkezi haline gelmiş ki..
Amerika’da, Almanya’da, İngiltere’deki eksikleri de dolduruyormuş..
Öyle ya..
“Tıp fakültesi çok. Eczacılık fakültesi çok. Ne o ya, her herde hukuk fakültesi var” diyenler..
“Bilgisayarı yok, ama Teknoloji fakültesi açılmış” diyerek yalan üzerine yalan uyduranlar..
Şimdi ne diyorlar?
Tıp fakültelerinden mezun olan doktorlarımız, Amerika’ya gitmişler. Almanya’ya gitmişler.
Hani tıp fakültesi çoktu. Hani tıp fakülteleri çoğaldığı için, eğitim seviyesi düşmüştü. Mezunlar aslında yetersiz idi.
Nasıl oluyor da, yetersiz mezunları, tüm dünya ülkeleri kapış kapış alıyorlar?
Eğer beyin göçü rakamları doğru ise..
Bu bakış açısına, hangi cevabı verecek, AK parti karşıtları..
Onlar cevaplarını düşünedursunlar, biz beyin göçü konusunu, TÜİK’in açıklamasından masaya yatıralım..
Diyor ki TÜİK:
“Resmi İstatistik Programında (2022-2026) yer alan Yükseköğretim Beyin Göçü İstatistikleri ilk kez bu haber bülteniyle yayımlanmaktadır. Çalışma kapsamında, lisans eğitimini Türkiye’de tamamlayıp, mezuniyet sonrasında yurtdışında uzun süreli ikamet eden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları hakkında bilgiler üretilmiştir.”
Veri şu: Lisans eğitimin Türkiye’de tamamlamış olanlar ele alınmış..
Bunlardan mezuniyet sonrasında yurtdışında uzun süreli ikamet edenler, “beyin göçü” olarak çıkarımlanmış.
İlk aşamada, “Yurtdışından gelip, Türkiye’de lisans eğitimi alıp, tekrar ülkelerine dönenler, bunun içinde ise, buna beyin göçü demek ne derece doğru” diye soracağım ama..
TÜİK, bu soruma büyük oranda şu ifade ile set çekmiş:
“Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları hakkında bilgiler üretilmiştir.”
Burda da, yurtdışından gelenlerin, Türk vatandaşlığına geçme ihtimalleri sözkonusu ama. Onların sayısını çok sınırlı kabul edip, biz esas konuya geçelim.
Sinekler, kanatları ile mi duyarlar?
Buyrun, aktüel örneğimizden cevaplayalım..
TÜİK, “Uzun süreli” yurtdışında kalmaktan bahsediyor..
“Uzun süreli’den kasıt ne?
Yüksek lisans süresi, uzun süreli midir. Doktora süresi, uzun süreli midir?
Bunu söylemiyor, TÜİK.
O zaman, soru şu:
Beyin göçü diye gösterilen yurtdışına gidişlerin ne kadarı, yüksek lisans ve doktora amacı ile gidenlerdir?
Bunların % 90’ı, akademik amaçlarla yurtdışına gidip, sonrasında geri dönüyorlarsa.
O zaman, “’Sinekler kanatları ile duyuyorlar” demiş olmaz mıyız?
Ki, TÜİK bu konuda, ayrıntılı bir araştırma yapmadığını da şöyle itiraf ediyor:
“Yükseköğretim Kurulu (YÖK) mezun kayıtları ile İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünden (NVİGM) temin edilen kayıtlardan oluşturulan Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) ve Merkezi Nüfus İdare Sistemi (MERNİS) bilgileri esas alınmıştır.”
Hiç yorum yapılmamış
1655 kez izlendi
722 kez izlendi
486 kez izlendi
564 kez izlendi
YORUM YAPIN
Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.