Sesli Makale

Sonunda bu da oldu.

CHP’nin mahkemelik olan 38. Olağan Kurultayı’nda ikinci tur öncesinde İmamoğlu ve Kılıçdaroğlu’nun arasında geçtiği iddia edilen telefon görüşmesinin kaydı firari bir sözde gazeteciye servis edildi. O da her kriptonun yapması gerekeni yapıp kaydı yayınladı!

Hadi kripto görevini yapıyor. Peki bu tek taraflı ses kaydını alanlar, firari kriptoya ulaştıranlar, yayınlatanlar kim? Eğer mevcut CHP yönetimi bu işin içindeyse kelimenin tam anlamıyla kendi ayaklarına sıktılar.

Çünkü yönettiklerini düşündükleri ama bu gelişmeyle kontrolden iyice çıkan süreç artık Ahmet Kaya’nın o meşhur şarkısının meşhur dizesinde anlatıldığı gibi ilerliyor: Nerden baksan tutarsızlık, nerden baksan ahmakça!

Siz haftalardır İmamoğlu’nun beş yıldızlı otellerde gerçekleştirdiği sır görüşmelerde kameraları bantlatmasını, “Jammer” ile dolaşmasını “Dinlemeye karşı önlem” diye makulleştirmeye çalışmıyor musunuz? Şimdi biri kalkıp “Siz bizzat kendiniz telefon görüşmelerini kaydediyormuşsunuz!” dese ne cevap vereceksiniz? Sahi siz bu her görüşmesini kayıt altına alanların yöntemlerini ne ara bu kadar benimsediniz?

Tutarsızlık ve ahmaklık sadece bununla mı sınırlı? Tabii ki değil. İmamoğlu o görüşmeyi yaparken yanında olan herkes an itibariyle şüpheli durumuna düştü. Kılıçdaroğlu’nun ikinci tur öncesinde çekilme kararı aldığı, İmamoğlu’na yakın bir X hesabının çirkin bir dille bu kararı duyurması üzerine vazgeçtiği zaten biliniyor. Aylar önce bunu açıkladı. Kaldı ki ikinci tur oylamaya da katıldı. Mahkemenin karara bağlayacağı süreç de ilk tur oylamayla ilgili.

Bugün tam da kurultay ile ilgili mahkeme kararı beklenirken “İşte kurultayda şaibe iddialarını ortadan kaldıracak kanıt” başlığıyla hiçbir anlamı olmayan yasa dışı bir ses kaydının dolaşıma sokulması sanılanın aksine CHP’nin mevcut yönetiminin aleyhine bir gelişme.

Gelelim meselenin ikinci ve asıl can alıcı kısmına.

Bu kaydı alanlar, Almanya’daki kriptoya yayınlatanlar CHP dışından birileriyse… İşte bu ana muhalefette kaset sezonunun açıldığı anlamına gelir. Bugün FETÖ yöntemiyle dolaşıma sokulan kasete bel bağlayanlar yarın aynı yöntemle tasfiye edilebilir. Kendi adıma böyle bir gelişme beni hiç ama hiç şaşırtmaz.