SİYASET

Ali Karahasanoğlu : Bay Ekrem, bir gün de Akit’e yaz.. Para da istemeyiz senden!

Tarih
30 Nisan 2025
İzlenme
Kişi
Yazar
Ali Karahasanoğlu

Gençliğin yüksek öğrenim hakkını, daha 19 yaşında iken çalmaya kalkan, yaptığı hırsızlık ancak 35 yıl sonra ortaya çıkarılabilen Ekrem İmamoğlu, Ahmet Davutoğlu’nun gazetesinde tam sayfa bir ilan-yazı yayınlatmış.

Kaç lira yollamış da, o tam sayfa kapatılmış, Karar’cılar açıklasınlar..

Yazısında diyor ki Ekrem:

“İktidar, milletin içine düştüğü yoksulluk, adaletsizlik ve çaresizliğe çözüm üretmek yerine, kendine ait zannettiği koltuğun derdine düşmüş durumda.”

“Doğru diyorsun Ekrem” diyeceğim ama. Murat Ongun’a, Acarkent’e 25 asgari ücretlinin bir aylık kazancını kira olarak ödediğiniz villayı ayarlama dışında, İstanbulluların konut sorunu için tek adım atmadığın gerçeği karşısında, diyemiyorum..

Ekrem diyor ki:

“Silivri’deki hücremde milletimizin yüklediği sorumluluğun bilinciyle bunları detayları ile çalışıyorum.”

Oysa biz bekliyorduk ki, üç villayı 15 milyona nasıl aldın, detayları ile anlatsan Ekrem..

Bir başka enayi var ise, onu da bize yollasan.. Biz de üç villa alsak, 15 milyon ödesek.

Var mı öyle bir enayi, Ekrem. “Öyle bir enayi sadece, İBB kasasından 2 milyon TL’lik ödeme ile yapılacak konutları 4 milyon TL’ye yaptıranlar alabilir” diyorsan..

İşte ben de tam, “bu işin detaylarını anlat” diyorum, Ekrem bey..

Ekrem İmamoğlu KARAR'a yazdı: Türkiye modelini inşa etme zamanıDevam ediyor, Davutoğlu’nun gazetesinde, bay Ekrem:

“Kazananı bir avuç insan, kaybedeni millettir. Bunun suçlusu iktidar, cezayı verecek olansa sabırsızlıkla sandığı bekleyen millettir.”

Adem Soytekin, Hüseyin Köksal. Murat Ongun.. Tuncay Yılmaz. Fatih Keleş..

“Bir avuç insan” dediğin bunlar değil mi Ekrem?

Bunlar da senin yanındaki “bir avuç insan” değil mi?

Ne algısı yapıyorsun, soyduğun insanlara bir defa daha aptal muamelesi yapmaktan utanmıyor musun?

Devam ediyor Ekrem:

“Türkiye büyürken, millet küçülemez. Büyümeden herkesin pay aldığı hakkaniyetli bir düzen kurmak en önemli vazifemizdir.”

Doğru diyorsun Ekrem..

Senden önceki İBB Başkanlarının kaldığı Florya’daki lojmanları, eşin Dilek hanım beğenmedi.. “Türkiye büyüyor, biz de payımızı alalım” demiş olabilir. Ama Türkiye, bir çırpıda 25 kat büyümedi ki Ekrem bey.. 400 m2’lik lojmanda kalan İBB başkanlarının konutlarını beğenmedin, 8 bin metrekarelik Rumelihisarı’ndaki yapıyı, bugünün parası ile 100 milyon TL masraf yaptırıp, lojmana dönüştürdün.. Hakkaniyetli düzen kurulmalı, eyvallah Ekrem bey.

Ama Burda bir sorun var. Hakkaniyetli düzen kurulmalı diyen sen, 400 m2’den, konutunu 8 bin m2’ye çıkartırken, senin başkanlık döneminden önceki basın sözcüleri 190 m2’lik apartman dairelerinde otururken, senin sözcün Murat Ongun, 450 bin TL aylık kirası olan Acarkent villalarında oturuyorsa.. Hakkaniyet hani, nerede Ekrem?

Ekrem yazmaya devam ediyor:

“Ülkemiz, adalet ve demokrasi krizleriyle sarsıldığı bir dönemde, ekonomik olarak da giderek dibe çöküyor.”

Ülke dibe çöküyor mu, çökmüyor mu, ayrıca tartışırız da.. Ülke dibe çöküyorsa, senin malvarlığın niye, üçe-beşe katlandı Ekrem bey?

Haydi söyle, korumaların Jammerları kurdu, kimse duymayacak, emin olabilirsin.. Haydi söyle..

Ekrem İmamoğlu KARAR'a yazdı: Türkiye modelini inşa etme zamanıEkrem devam ediyor:

“Her zorluğa, cefaya ve çaresiz tabloya rağmen canını dişine takarak derin bir sabırla ailesi, geleceği ve ülkesi için azimle çalışan bu millet, emeklerinin hakkını almak bir kenara dursun, ağır vergilerle kendi ceplerinden alıp bir avuç insanı zengin eden bu talan düzenine mahkum edilmiştir.”

Halk otobüslerinin parasını ödedin mi Ekrem? Ödedin de, halk otobüs sahipleri dandikten mi eylem yapıyorlar? Ağır vergilerle halkın ezilip, bir avuç insanın zengin edilmesi derken.. Murat Ongun’un Acarkent villalarıda kalacak zenginliğe ulaşmasını mı kasdettin. Kendinin, biri Beylikdüzü’nde, biri Sarıyer sırtlarında üç villa, bir de Rumelihisarı’nda belediyeye ait lojman olmak üzere, 5 kişilik ailenin 5 villada kalmasını mı kasdettin?

Tam anlaşılmadı Ekrem, bir izah etsen de, bu fakir halk öğrense, ne demek istedin?

Ekrem devam ediyor:

“Milletimiz inim inim inlerken zengini daha zengin, yoksulu daha yoksul yapan bu ucube düzen inşa edilmiştir.”

Bunu sen mi söylüyorsun Ekrem..

Üniversiteye girişte bile, zenginliğini kullanan bir diploma hırsızı olarak, villa koleksiyoncusu bir burjuva olarak, kolunda 2 milyon saat ile sokağa çıkan, evindeki elbise dolabı, bir elbise dükkanındakinden fazla giysi bulunduran Ekrem mi söylüyor?

Sen kafayı mı yedin Ekrem..

Devam ediyor Ekrem:

“Neye mal olacağını, millete nasıl bedel ödeteceğini hiç umursamadan bana ve benimle birlikte tüm rekabet düzenine kumpas kurdular.”

Ne demek Ekrem bey, “neye mal olacak”!

Hırsızı yakalamak, büyük maliyetlere sebep olacak diye, hırsızı boş mu vereceğiz.. 

Katili yakalamak, maliyet gerektiriyor diye, serbest kalmasına razı mı olacağız?

“Bana iftira atıldı” diyorsan.

Boşver ingiliz gazetelerini, boşver Karar gazetesini, Cumhuriyet gazetesini..

Kendine kumpas kurulduğu konusunda, iftiraya maruz kaldığın konusunda iddialı isen..

Üç tane soru soracağım..

Ver cevabını, sonrasında Yeni akit gibi, dürüstlüğün timsali gazetede, kendini anlatan üç sayfa yazı yaz..

Sorularım: 1) Hüseyin Köksal, İmamoğlu A.Ş.’den aldığı dairelerin hikayesini anlat..

2) Ali Nuhoğlu bağlantılı şirket, KİPTAŞ’tan 2,1 Milyar TL’lik konut yapım işini aldıktan hemen sonra, sana üç villayı 15 milyon TL’ye satmış görünüyor. Nuhoğlu’nun üstlendiği yapım işini, bana yarı fiyatına devredilmesini sağlar mısın? O üç villayı bana aldığın fiyatın iki katına satar mısın?

3) Ailen kaç villada yaşıyor.. a) Beylikdüzü’nde Kameroğlu inşattan dayalı döşeli aldığın villa.. b) Sarıyer Rumelihisarı’nda İBB’ye masrafını yaptırdığın dayalı döşeli 8 bin m2’lik lojman. c) Sarıyer’de Ali Nuhoğlu’ndan aldığın üç villa.. (Bunun birisini 6 milyona yıllık kira ile bir şirkete kiraladığına göre iki villa sana kalmış görünüyor.)

Haydi Ekrem.. Kumpas diyorsun. Buyur kumpası boz.. Birlikte bozalım.. 

Ekrem beyin kumpası bozma diye bir niyeti olmadığına inanıyorum..

Ama yine de cevabını beklerken..

Onun dindar kimlikli arkadaşların gazetesindeki yazısından son cümleyi alıntılayalım:

“Çalışacağız, üreteceğiz, kazanacağız ve milletçe adaletle paylaşacağız.”

Çalışma desen, biz seni tatilde gördük, Ekrem bey.

“Bana tatil yakışıyor” sözünü ilk kuran kamu görevlisi sen oldun Ekrem bey..

“Üreteceğiz” diyorsun. Bana İstanbul içinde ürettiğin tek bir şey göster.. TOGG istemiyorum.. Kızılelma, Kaan istemiyorum.. Türksat 6A istemiyorum. Tek bir basit ürettiğin bir şey göster.. 

“Kazanacağız” diyorsun..

Kazandığından eminim.. Balıkesir’den Bodrum’a, Sarıyer’e kadar onlarca taşınmazı kazandığın için tapuda ismine kaydettirdin.. Ama bana sorarsan, çalışıp mı kazandın? Çalışmadan mı? Orası şüpheli..

“Milletçe adaletle paylaşacağız” ifadeni de bir sorgula, Ekrem bey..

16 milyon İstanbullu hakem olsun.. Sen İBB Başkanlığını devir aldığındaki belediye hizmetlerindeki fiyatlarla, bugünküleri kıyaslayalım.. 

yazının devamı

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER
ÖNE ÇIKANLAR Tümü

Copyright © 2025 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;