SİYASET

Hüseyin Gülerce : Yol arkadaşları yoldan çıkarsa

Tarih
10 Mayıs 2016
İzlenme
Kişi
Yazar
Hüseyin Gülerce

Bir algı operasyonu ile bizim tanıdığımızın dışında farklı bir Erdoğan portresi çizilmek isteniyor: Yol arkadaşlarını harcıyor, Başkanlık ısrarı ile otoriterliğe gidiyor, keyfi davranıyor, demokrasiyi tehdit ediyor falan deniyor.

Bunu bilhassa ABD’si, AB’si, Batı medyası ve onların zihniyetindeki destekçileri, bizdeki malum medya yapıyor.

Ben Erdoğan’ın vefasızlık yaptığına inanmıyorum...

Yol arkadaşlarına vefa meselesine iki örnekle bakalım. “Kardeşim” diyerek adaylığını açıkladığı Abdullah Gül, 7 yıl Cumhurbaşkanlığı yaptı. Yani Erdoğan, yol arkadaşını, kendisine tercih ederek Çankaya’ya çıkmasını sağladı. Türkiye’de bunu yapabilecek başka bir siyasetçi tanıyor musunuz? Bu mudur vefasızlık?

Sayın Gül ile Sayın Erdoğan’ın yolları ne zaman ayrıldı? Erdoğan Başkanlık sistemini savundu, Gül buna karşı çıktı. Erdoğan Gezi olaylarına darbe diye baktı, Gül “mesajı aldık” dedi... Daha da saymayacağım. AK Parti’nin lideri Türkiye’nin yönetimi için doğruluğuna inandığı bir çıkış yolu gösteriyor ama en yakın arkadaşı buna karşı çıkıyor. Birlikte nasıl yürüyeceklerdi?

Erdoğan köşke çıktığında, “Başbakanlığa Gül gelmeliydi” diyenler oldu. Başkanlık sistemi için kararlı bir Cumhurbaşkanı ile buna karşı çıkan bir Başbakan Türkiye’yi birlikte nasıl yöneteceklerdi? İki başlılık ile Türkiye’nin zarar görmesini Erdoğan’dan beklemek, haksızlık değil mi?

Bunun yanında Ağustos 2014’teki cumhurbaşkanlığı seçimi için Sayın Gül, bir defa olsun kendisinden beklenen “Kardeşim Erdoğan adaylık düşünüyorsa ben asla aday olmam” demedi. Perde gerisinde hangi gönül yaraları açıldığını ise bilmiyoruz.

Bir başka mesele. Paralel Devlet yapılanması ile mücadele. Sayın Erdoğan “Bu can bu tende durdukça sonuna kadar mücadele edeceğim” derken, bu kararlılığı biz Sayın Gül’de hiç görmedik.

Yakın arkadaşlarım bana “Artık Sayın Arınç’a eleştiri yöneltme” diyorlar. Hakkın hatırı âli değil mi? Türkiye’ye zarar söz konusu ise başımı başka tarafa mı çevireyim? Sayın Arınç, AK Parti’ye ve Erdoğan’a düşmanlık yapan Doğan medyasında habire Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı rencide eden sözler sarf etti. Olağanüstü kongre öncesi, seçimler öncesi partisini savunmak yerine Erdoğan’a vurdu durdu. CHP ile koalisyonu savundu. En sonunda Erdoğan’la Karadenizli şivesi ile alay etmeye kalktı; “Ben bu anayasayı ‘tanimayrum’ diyemezsin” diye konuştu.

Sayın Erdoğan, Sayın Arınç ile birlikte mi yürüseydi? Bir vefasızlık varsa, vefasızlık ötesinde rencide etme, kırma dökme varsa, bunun faturasını Erdoğan’a çıkarmak insafla bağdaşır mı?

Erdoğan’ın otoriterliğe gittiğine de inanmıyorum...

Rahmetli Özal’dan beri ben de Başkanlık sistemini savunuyorum. Başkanlık sistemini Türkeş, Demirel, pek çok siyasetçi savundu. Özal ve Demirel’in savunmaları bir değer ifade eder. Bu iki isim de Türkiye’nin yönetimi konusunda en tecrübeli insanlar. Onlar da mı otoriterlik istediler?

Başkanlık Sistemi, sivil iradenin inisiyatif alması demektir. Koalisyonların ortadan kakması, istikrarın sağlanması demektir. Başkanlık Sistemi, bürokratik oligarşinin bitirilmesi demektir. Vesayetçi takımı, statüko zaptiyeleri elbette Başkanlık Sistemine karşı çıkarlar. Elbette “Erdoğan diktatör olmak istiyor” algısına sarılırlar. Çünkü Başkanlık Sisteminde sadece milletin gönlüne girenler seçim kazanabilirler...

Erdoğan, gittiği yolda hiç gayri samimi davranmadı. Millet, olan bitenin farkında. Erdoğan’a verilen destekte tereddüt de yok, azalma da yok. Erdoğan yol arkadaşlarını terk etmedi, yollarda dökülenler, yoldan çıkanlar oldu...

Star
10 Mayıs 2016

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;