TARİH

Salih Tuna : Senin ceddin bir balıktı yavrum

Tarih
29 Eylül 2014
İzlenme
Kişi
Yazar
Salih Tuna
29 Eylül 2014...Bu milletin dilini, tarihini, kafa ölçüsüne varıncaya kadar kökünü kökenini teşrih masasına yatırarak yeni bir ulus yaratılmak istendi.
Bunu da bilmeyen yok.
Din değişikliği dahi teklif edenler oldu.
'Tanrımıza hamdolsun' ki bu millet yemedi. Yemeyince de 'ihtiyaç kararı' yeni bir din uydurdular.
'Türkçe ezan' denilen o garabet de bu nevzuhur dine içkindi.
Bu ülkede Türkçe ezan mecburiyeti malumunuz 1932'de başladı; 1950'de de serbest bırakıldı.
Hülasa, '18 yıl bu ülkede Türkçe ezan okundu' deniliyor ya, yanlıştır, şehit kanıyla yoğrulan ('şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda') bu topraklarda tam 18 yıl ezan okunmadı.
Zira o okunan 'ezan' falan değildi.
Malumunuz, 'Allah-u Ekber' karşılığı 'Tanrı uludur' denildi.
'Allah'ı bu millete 'tercüme' edip 'Tanrı' yaptılar; gelgelelim 'Felah' kelimesini Türkçe'ye çevirmediler.
Yani, ezandaki 'Hayya ale'salah'ın karşılığı 'Haydi namaza' diye okundu, lakin 'Hayya alel-felah'ın karşılığı 'Haydi kurtuluşa' şeklinde okunmadı.
Ya?
'Haydi felaha' diye okundu.
'Felah' yerine neden 'kurtuluş' denilmedi peki?
Bu milletin (Kurtuluş savaşından Kurtuluş semtine kadar) aşina olduğu bu kelimeyi anlamayacağından mı korkuldu?
Yoksa...
'Haydi namaza'nın ardından 'Haydi kurtuluşa' denilseydi, namazın kurtuluş olduğu söylenmiş mi olacaktı, korkulan bu muydu?
Sahi neydi bunun izahı?
Irkçılık eleştirilerine karşı 'Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir' denildiğine göre soralım:
'Allah Allah' nidalarıyla 'Kurtuluş Savaşı' veren bu millet, 'Allah' denildiğinde anlamadığı için mi 'Tanrı' denildi?
Mehmet Akif merhumun yazdığı 12 Mart 1921'de TBMM'de kabul edilen İstiklal Marşımız'da, 'Ruhumun senden, İlahi, şudur ancak emeli / Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli / Bu ezanlar ki şahadetleri dinin temeli / Ebedî yurdumun üstünde benim inlemeli' denilmiyor muydu?
Hiç uzatmaya gerek yok, 1932'deki gibi ezanı yasaklamak, minarelere 'namahrem' elin değmesi mesabesindedir.
Sadece dinde değil, dilden tarihe kadar her alanda faaliyet gösterildi.
Antropoloji matine-suare çalıştırıldı.
Evvela 'brakisefal' kafa yapısına sahip olduğumuz 'ispat' edildi. Sonra da ne denli üstün ırk olduğumuzu ortaya koymak için Şevket Aziz Kansular, Ali Reşadlar, Afet İnanlar hiç durmadan çalıştılar.
Türklerin aşağılandığı, dahası tarihten kovulmak istendiği 30'lu yıllardı. Nihayetinde, Hitler'in ideolojik köklerini oluşturan Arthur de Gobineau gibi ırkçıların revaçta olduğu yıllardı.
Biz de haliyle kaptırıp gitmiştik:
'Türk, Türk olduğu için asildir' veya 'Ne mutlu Türküm diyene' veya 'Dünya üzerinde Türk'ten daha büyük, daha eski, daha temiz bir millet yoktur ve bütün insanlık tarihinde de görülmemiştir' veya 'Bir Türk cihana bedeldir' İla ahir.
Çağdaş modern dünya bizi geri kafalı, barbar diye suçluyordu. Biz de 'Ben bir Türküm atam ceddim uludur' diyorduk.
Lakin bir de 'modern bilim' diye bir şey vardı.
Yine o tarihlerde 'modern bilim' denilince 'evrim teorisi' ve Darwin akla ilk gelenlerdendi.
Haliyle, Ortamektep İçin Tarih 1' de şöyle diyorduk: 'Gördük ki, hayat zincirinin son halkası insandır. Bu zincire nazaran insanın sair memeli hayvanlar gibi basit bir sınıfa ait cetlerden geldiği kanaatine varılır. İnsanın ve büyük maymunların müşterek bir cetleri vardır. Bu cet dahi, daha basit şekilleri haiz bir nesilden, ilk memeli hayvan da bir nevi yerde sürünen hayvandan ve nihayet bu da balıklardan geliyor. Bunların hepsi de ilk hayat şekli olan iptidai hücreye dayanıyor. Hülasa insanlar, sularda kaynaşıp çırpınan bir mevcuttan, çok yavaş yürüyen tekamülle, bugünkü şekle geldiler...' (İstanbul Devlet Matbaası 1933)
Yani, 'kahraman ırkımız' aslında 'iptidai hücreye' dayanıyormuş.
Demek ki, 'Türk tarih teziyle' ırkının bürün ırklardan üstün olduğunu, 'Güneş Dil Teorisi'yle bütün dillerin kendi dilinden neşet ettiğini, atasının ceddinin ulu olduğunu vaz ettiğimiz çocuklarımıza, aslında senin atan veya ceddin bir balıktı yavrum diyormuşuz.
Yenişafak

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;