Dün, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı ile birlikteydik. “Buna ne diyorsunuz?” diye sordum.
“Zırva” cevabını verdi:
-Fetullah Gülen’in zırvalarından biri.
***
Hayati Yazıcı, 15 Temmuz gecesi, Kemal Kılıçdaroğlu ile aynı uçakta ve yan yana İstanbul’a gitmişti. Ardından, o seyahat ve sonrasındaki gelişmelerle ilgili olarak çeşitli iddialar ortayla atılmıştı. Anadolu Yayıncılar Derneği Başkanı Sinan Burhan’ın dün organize ettiği kahvaltıda, kendisiyle hem bunları hem de FETÖ ile ilgili son gelişmeleri uzun uzun konuştuk…
Yazıcı’ya sorduk:
-O gece uçakta Kemal Kılıçdaroğlu’nun elinizi tutup, “Darbeye karşı mücadele edeceğiz” dediği söyleniyor.
Tepki gösterdi:
-Yok öyle bir şey, benim elimi kimse tutamaz. Kendisiyle hem uçakta hem de VIP Salonu’nda böyle bir konuyu konuşmadık.
Yazıcı, İstanbul’a indikten sonra VIP Salonu’nda bir saat kadar oyalandığını, Kılıçdaroğlu’nun ise, o sırada Havaalanı’nı terk ettiğini sonradan öğrendiğini söyledi.
Bir başka sorumuz, Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli’nin “Halen kamuda ihraç edilenden fazla FETÖ’cü bulunduğu” sözleriyle ilgiliydi. Yazıcı, “Bu çok yoğun bir kuşku” dedi:
-Çok sinsi bir çalışma yapmışlar. Hiç tahmin edemediğimiz isimlerden Bylock çıktığını görüyoruz. O yüzden defteri kapadığınızı söyleyemeyiz. Çünkü bugün göremediklerimizi yarın görebiliriz.
Yazıcı, üzerinde İngilizce “kahraman” yazan tişörtlerle mahkemelerde boy gösteren FETÖ’cülerle ilgili olarak da “Eğitim almış olsalar da bu cahil cesaretidir. Buna devlet müsaade etmez” değerlendirmesini yaptı.
***
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, önemli bir tespitini bizlerle paylaştı. FETÖyüzünden, Türkiye’nin “bir nesli daha kaybettiğini” söyledi. Halen bu örgütle irtibatlı ve iltisaklı olan kriptoların “bazı manüpilasyonlar yaptıklarına” dair şüpheler bulunduğuna işaret etti.
Bir de özeleştiri yaptı. 17-18 sene öncesinde yaşadıklarını anlattı:
“1999-2000 yıllarında Ankara’da Nuh Mete Yüksel isimli bir savcı iddianame hazırladı ve Fetullah Gülen hakkında dava açtı. Fetullah Gülen’in idam talebiyle tutuklanmaya sevkini istedi. Ben avukatım, şahsen o günlerde ‘Nasıl olur, tarikatlar ve cemaatler hayatın bir gerçeği. Bunların üzerine bu şekilde gitmek doğru değil” diye düşünmüştüm. Şimdi o iddianameyi temin ettim ve okuyorum. O zaman aksini görmemiştik. Şimdi aksini gördük, ‘yanılmışız’ diyoruz.”
Ardından ekledi:
“Savcı o dönemde iddianamesini daha çok laiklik üzerine bina etmişti. Ayrıca aynı savcı Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan hakkında da sırf bir konuşması nedeniyle idam talepli tutuklama istemişti. Dolayısıyla, o savcının doğru işler yapmadığı kanaatinde idik.”
Artık her şey ayan beyan ortada. Tablo dünkünden çok farklı. Fetullah Gülen’in kimliği, örgütünün faaliyetleri ve irtibatları ortaya dökülmüş durumda. Hazırlanan iddianamelerde net deliller ve tüyler ürperten iddialar var…
Hayati Yazıcı ortaya çıkan bilgiler ışığında, bu örgütün özellikle dış irtibatları konusunda bugün ne diyor?
Sorduk, anlattı:
-Pek çok şey deşifre oldu. Dünya ölçeğinde faaliyet gösteren bu tip örgütlerin tek başına olmadıkları görüldü. Sümüklü bir adamın böyle bir örgüt kurup, bu noktaya getirmesi mümkün değildi. Bunlar kontrollü, kontrol merkezleri de Amerika. Almanlara gelince, davranışları akıl ve mantıkla izah edilir gibi değil. Ancak, Türkiye’nin başarılı olacağını görürlerse çark ederler.
Akşam
20 Temmuz 2017
YORUMLAR
717 kez izlendi
781 kez izlendi
556 kez izlendi
2080 kez izlendi
YORUM YAPIN
Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.