SİYASET
Elvan Alkaya : AYM & Yargıtay kararları = Koordinatla taşlayıp öldür mü?
10 Ekim 2014....
Suriye’nin kuzeyinde çoğunluğunu Kürt nüfusun oluşturduğu 3 kanton bölgenin tamamına ‘Rojova’ denir. Şimdilerde sık sık duyduğunuz ‘Kobani’ bu 3 bölgeden biridir. Bölgede senelerce Esed’in babası rezilasimilasyon politikası yürütmüştür. Bölgenin Türkiye’li Kürtlerle akrabalık ve tarih bağı bulunmaktadır. Ayrıca PKK’nın Suriye kolu PYD ve silahlı grubu YPG bu bölgeyi idare etmektedir. Bölge halkı Suriye’de başlayan iç savaşta önce Esed’e karşı ÖSO ile birlikte çarpışmış, sonra Esed’in bölgeyi bırakmasının ardından birbirleri ile çarpışmışlardır. Hatta PYD’nin lideri Salih Müslim Esed’le yaptığı ittifakı bir röportajında itiraf etmiştir.
Sürekli duyduğumuz Kobani’nin ne anlama geldiğini kısaca özetledikten sonra gelelim günümüze.
IşidKobani’ye saldırdı.
Kobani’den kaçan 170 binin üzerinde insan Türkiye’ye sığındı. Biz Kobani halkına kucağımızı açarken HDP’li milletvekilleri ve bazı kendini bilmezler sınırdaki askeri taşlıyordu. Aradan kaçarak Kobani’ye sözde savaşmaya giden insanlar,nedense 1 saat sonra Kobani’den Türkiye’ye dönmek istedi. Asker taşlamakla gerçek savaş arasındaki farkı gören Kobaniseverler orada bulundukları 1 saat boyunca ne oldu da geri döndüler çok merak ediyorum. Zira geriye dönemeyeceklerini bile bile vatanını savunmaya giden askerlerin torunlarıyız…
İlerleyen günlerde teskereye hayır diyen HDP, zamanında Türkiye sınırına PYD bayrağı diken Kobani siyasetçileri, hatta PKK yöneticileri ‘Kobani düşerse çözüm süreci biter’ diye ses çıkarmaya başladı. Bu sırada Amerikan’ın hava saldırılarına destek veren Irak ordusu yanlışlıkla Işid’a insani yardım malzemeleri attı! ( Biz bu senaryoyu Körfez savaşında Amerika’nın sözde yanlışlıkla PKK’ya havadan dağıttığı malzemeler olarak izlemiştik!)
Rojova’yı tanıyacağını açıklayan İran yönetimi, bölgeyi Kürtlere bırakan ve sözde Işid ile çarpışan Esed’denKobani vurulurken cılız sesler çıktı.
Yanı başlarında bulunan Irak Kürdistan lideri Barzani ise, nedense fiziksel koşullar uygun olmadığı için Kobani’ye yardım gönderemediklerini, yardım için Türkiye’den izin istediklerini bildirdi. Benim anlamadığım bölgede (Türkiye’den zorla kaçırdıkları çocuklarla birlikte) eline silah verip talim yaptırılan, sayısı bilmem ne kaç bin askerden oluşan Kürt ordusuna ne oldu?O kadar fos bir ordu mu ki Kobani Dış İlişkiler Sorumlusu ZuhatKobani Ankara’dan silah istedi! Durum o kadar vahim ki, ordu zayıflayınca başvurulan intihar saldırıları için şu an YPG’li kadınlar vücutlarını bomba ile donatıp Işid’in mevziilerine canlı bomba olarak akıyor.
Türkiye Kobani için tampon bölge oluşturmak istediğini söyleyince ise özerkliğine gölge düşeceğinden korkan Rojova savunucuları bunu şiddetle reddetti. HDP ve Apo tüm Kürt halkını savunmak için sokağa çıkmasını istedi. Eyleme destek verenler Işid’i belediye otobüslerinde, kamu binalarında, banka atm.lerinde yaşıyor zannederek Kobani için ateşe verdi. Bu arada Diyarbakır’daki bir davada 'Polise taş atmak ifade özgürlüğüdür' diyen Yargıtay sayesinde tüm Türkiye’de polisler ve asker taşlandı. Hatta HüdaPar’lı bir genç taşlanarak ÖLDÜRÜLDÜ!
TİB'inşikayet edildiğinde internet sitelerine erişimi engelleme yetkisi Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesini fırsat olarak değerlendiren YPG, yapacağı saldırıları adreslerini twitterdan rahatça duyurdu. Ne de olsa tweetleri 4 saat içinde engellenemeyecekti. Önce tweetşikayet edilecek, sonra mahkemeye gidecek, mahkeme kararı alınacak ohoooo kim tutar seni twitter provakatörü!
İşte bu sırada Güney Kıbrıs’tan kürdilihicazkar makamında bir ses geldi: Kıbrıs Müzakeresi’nden çekiliyoruz! Nedeni ise Kıbrıs petrolü, kapiş?
Kıbrıs türküsü bitmeden, ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Psaki'Kimse Kobani'nin düşmesini istemez ama bizim öncelikli hedefimiz petrol rafinerileri gibi yerlerin kontrolünü sağlamak' gafına imza attı!
HDP 15 Ekim’de çözüm sürecine devam edilip edilmeyeceğini açıklayacağını bildiriyor. Zaten çözüm süreci HDP ve Kandile rağmen uzayan bir süreçti. Bu sürece en büyük desteği Kürt halkı verdi. Bölge halkı olağanüstü hal ve çatışma olmadan; yatırımlarla insan gibi yaşamayı çözüm süreci ile gördüler. Süreç bitti diyenlere Kürt halkı gereken cevabı verecektir. Sürecin bitmesinde uzlaşma dışında kalanlar nereye gitse Türkiye’nin gölgesinde olacaktır.
Unutmayalım, İngiltere IRA ile 20 yıllık süreç sonucunda uzlaşmıştı.Bu süreç 15 Ekim’de bitse başka bir ayın, başka bir yılın, başka bir hükümetin 15’de tekrar sağlanacaktır. Çünkü dünyada savaşarak siyaset yapma dönemi bitmiştir.(Irak Savaşı sonrası Irak’tan çekilen Amerika’nın memurlarına maaş ödeyemediği günleri de gördük!)
Kobani için sokağa çıkın narası atan bazı CHP’lilerin tutumuna ise şaşırmadım. Bukalemun’un renk değiştirmesi bile CHP’nin solunun sağına, kemalistliğininanti-kemalistliğine değiştirmesine yetişeceğini zannetmiyorum!Tezkereye HDP ile beraber hayır demesinin sinyallerini, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, birbirlerine flörtik siyasal açıklamalarla karşılık veren Ekmel – Selahaddin yakınlaşmasında görmüştük.
Sokak terörü sonucunda
Birçok ilde sokağa çıkma yasağı ilan edildi
20 den fazla insan öldü
Türkiye’nin birçok yeri yağmalandı
Türkiye’nin bazı şehirlerinde eğitime ara verildi
Kamu binaları ve araçları harap edildi ( Kızılay’ın Van’da deprezedelere şifa olduğu kan nakil araçlarını yakmak her vandala nasip olmaz!)
Sıfır Işid askeri öldü
Sıfır Kobani halkı kurtarıldı
Bu arada AYM ve Yargıtay kararları, koordinat verip taşlayarak öldürmenin ifade özgürlüğüne girdiğini zannedenlerin sahasına girmeye başladı.
Vandalın zulmü varsa , bizim adaletimiz nerede?
Timeturk.com
Suriye’nin kuzeyinde çoğunluğunu Kürt nüfusun oluşturduğu 3 kanton bölgenin tamamına ‘Rojova’ denir. Şimdilerde sık sık duyduğunuz ‘Kobani’ bu 3 bölgeden biridir. Bölgede senelerce Esed’in babası rezilasimilasyon politikası yürütmüştür. Bölgenin Türkiye’li Kürtlerle akrabalık ve tarih bağı bulunmaktadır. Ayrıca PKK’nın Suriye kolu PYD ve silahlı grubu YPG bu bölgeyi idare etmektedir. Bölge halkı Suriye’de başlayan iç savaşta önce Esed’e karşı ÖSO ile birlikte çarpışmış, sonra Esed’in bölgeyi bırakmasının ardından birbirleri ile çarpışmışlardır. Hatta PYD’nin lideri Salih Müslim Esed’le yaptığı ittifakı bir röportajında itiraf etmiştir.
Sürekli duyduğumuz Kobani’nin ne anlama geldiğini kısaca özetledikten sonra gelelim günümüze.
IşidKobani’ye saldırdı.
Kobani’den kaçan 170 binin üzerinde insan Türkiye’ye sığındı. Biz Kobani halkına kucağımızı açarken HDP’li milletvekilleri ve bazı kendini bilmezler sınırdaki askeri taşlıyordu. Aradan kaçarak Kobani’ye sözde savaşmaya giden insanlar,nedense 1 saat sonra Kobani’den Türkiye’ye dönmek istedi. Asker taşlamakla gerçek savaş arasındaki farkı gören Kobaniseverler orada bulundukları 1 saat boyunca ne oldu da geri döndüler çok merak ediyorum. Zira geriye dönemeyeceklerini bile bile vatanını savunmaya giden askerlerin torunlarıyız…
İlerleyen günlerde teskereye hayır diyen HDP, zamanında Türkiye sınırına PYD bayrağı diken Kobani siyasetçileri, hatta PKK yöneticileri ‘Kobani düşerse çözüm süreci biter’ diye ses çıkarmaya başladı. Bu sırada Amerikan’ın hava saldırılarına destek veren Irak ordusu yanlışlıkla Işid’a insani yardım malzemeleri attı! ( Biz bu senaryoyu Körfez savaşında Amerika’nın sözde yanlışlıkla PKK’ya havadan dağıttığı malzemeler olarak izlemiştik!)
Rojova’yı tanıyacağını açıklayan İran yönetimi, bölgeyi Kürtlere bırakan ve sözde Işid ile çarpışan Esed’denKobani vurulurken cılız sesler çıktı.
Yanı başlarında bulunan Irak Kürdistan lideri Barzani ise, nedense fiziksel koşullar uygun olmadığı için Kobani’ye yardım gönderemediklerini, yardım için Türkiye’den izin istediklerini bildirdi. Benim anlamadığım bölgede (Türkiye’den zorla kaçırdıkları çocuklarla birlikte) eline silah verip talim yaptırılan, sayısı bilmem ne kaç bin askerden oluşan Kürt ordusuna ne oldu?O kadar fos bir ordu mu ki Kobani Dış İlişkiler Sorumlusu ZuhatKobani Ankara’dan silah istedi! Durum o kadar vahim ki, ordu zayıflayınca başvurulan intihar saldırıları için şu an YPG’li kadınlar vücutlarını bomba ile donatıp Işid’in mevziilerine canlı bomba olarak akıyor.
Türkiye Kobani için tampon bölge oluşturmak istediğini söyleyince ise özerkliğine gölge düşeceğinden korkan Rojova savunucuları bunu şiddetle reddetti. HDP ve Apo tüm Kürt halkını savunmak için sokağa çıkmasını istedi. Eyleme destek verenler Işid’i belediye otobüslerinde, kamu binalarında, banka atm.lerinde yaşıyor zannederek Kobani için ateşe verdi. Bu arada Diyarbakır’daki bir davada 'Polise taş atmak ifade özgürlüğüdür' diyen Yargıtay sayesinde tüm Türkiye’de polisler ve asker taşlandı. Hatta HüdaPar’lı bir genç taşlanarak ÖLDÜRÜLDÜ!
TİB'inşikayet edildiğinde internet sitelerine erişimi engelleme yetkisi Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesini fırsat olarak değerlendiren YPG, yapacağı saldırıları adreslerini twitterdan rahatça duyurdu. Ne de olsa tweetleri 4 saat içinde engellenemeyecekti. Önce tweetşikayet edilecek, sonra mahkemeye gidecek, mahkeme kararı alınacak ohoooo kim tutar seni twitter provakatörü!
İşte bu sırada Güney Kıbrıs’tan kürdilihicazkar makamında bir ses geldi: Kıbrıs Müzakeresi’nden çekiliyoruz! Nedeni ise Kıbrıs petrolü, kapiş?
Kıbrıs türküsü bitmeden, ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Psaki'Kimse Kobani'nin düşmesini istemez ama bizim öncelikli hedefimiz petrol rafinerileri gibi yerlerin kontrolünü sağlamak' gafına imza attı!
HDP 15 Ekim’de çözüm sürecine devam edilip edilmeyeceğini açıklayacağını bildiriyor. Zaten çözüm süreci HDP ve Kandile rağmen uzayan bir süreçti. Bu sürece en büyük desteği Kürt halkı verdi. Bölge halkı olağanüstü hal ve çatışma olmadan; yatırımlarla insan gibi yaşamayı çözüm süreci ile gördüler. Süreç bitti diyenlere Kürt halkı gereken cevabı verecektir. Sürecin bitmesinde uzlaşma dışında kalanlar nereye gitse Türkiye’nin gölgesinde olacaktır.
Unutmayalım, İngiltere IRA ile 20 yıllık süreç sonucunda uzlaşmıştı.Bu süreç 15 Ekim’de bitse başka bir ayın, başka bir yılın, başka bir hükümetin 15’de tekrar sağlanacaktır. Çünkü dünyada savaşarak siyaset yapma dönemi bitmiştir.(Irak Savaşı sonrası Irak’tan çekilen Amerika’nın memurlarına maaş ödeyemediği günleri de gördük!)
Kobani için sokağa çıkın narası atan bazı CHP’lilerin tutumuna ise şaşırmadım. Bukalemun’un renk değiştirmesi bile CHP’nin solunun sağına, kemalistliğininanti-kemalistliğine değiştirmesine yetişeceğini zannetmiyorum!Tezkereye HDP ile beraber hayır demesinin sinyallerini, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, birbirlerine flörtik siyasal açıklamalarla karşılık veren Ekmel – Selahaddin yakınlaşmasında görmüştük.
Sokak terörü sonucunda
Birçok ilde sokağa çıkma yasağı ilan edildi
20 den fazla insan öldü
Türkiye’nin birçok yeri yağmalandı
Türkiye’nin bazı şehirlerinde eğitime ara verildi
Kamu binaları ve araçları harap edildi ( Kızılay’ın Van’da deprezedelere şifa olduğu kan nakil araçlarını yakmak her vandala nasip olmaz!)
Sıfır Işid askeri öldü
Sıfır Kobani halkı kurtarıldı
Bu arada AYM ve Yargıtay kararları, koordinat verip taşlayarak öldürmenin ifade özgürlüğüne girdiğini zannedenlerin sahasına girmeye başladı.
Vandalın zulmü varsa , bizim adaletimiz nerede?
Timeturk.com
Hiç yorum yapılmamış
YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER
ÖNE ÇIKANLAR Tümü
Zekeriya Say : “Yalanın bacağı” artık kırılmalı!
580 kez izlendi
Salih Tuna : Bıyık da yetmiyor
564 kez izlendi
Ergün Diler : Adidas
1479 kez izlendi
Zafer Şahin : AYM’de kimin dediği oldu?
2186 kez izlendi
EN POPÜLER GÜNÜN YAZISI
YAZARLAR
YORUM YAPIN
Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.