TARİH

Yavuz Bahadıroğlu : İçimiz ne zaman karışır?

Tarih
26 Mayıs 2015
İzlenme
Kişi
Yazar
Yavuz Bahadıroğlu

26 Mayıs 2015

Sultan II. Mahmud
döneminde Osmanlı, son derece büyük sarsıntılar geçirmiş, II. Mahmud’un veremden ölmesi sonucu, oğlu Sultan Abdülmecid tahta geçmişti... 

Bu sırada Batı dünyası, İngiltere önderliğinde her fitneyi deniyor, bu serinin ilk yazısında belirttiğim “Büyük Proje” adım adım hayata geçiriyordu.

Sultan Abdülâziz, bir darbe sonucu katledildi...

Sultan V. Murad “deli” damgasıyla tahttan indirildi...

İttihad ve Terakki Cemiyeti kurulup baş döndürücü bir hızla etkisini hissettirmeye, hatta belirleyici olmaya başladı...

Sıra Abdülhamid’i denemeye gelmişti. İttihad ve Terakki Cemiyeti vasıtasıyla çeşitli pazarlıklar sonucu tahta çıkardılar. Bu, komplocuların en büyük hatası oldu: Amaçlarına ulaşmaları 33 sene gecikti.

Sultan II. Abdülhamid döneminde, İngiliz oyunu ilk kez sekteye uğrayıp durakladı. Osmanlı bir ölçüde toparlanmaya başladı. 

Padişah, hilafet gücünü de kullanarak İslâm dünyası üzerindeki etkisini artırmış, Filistin’de bir Yahudi Devleti kurulmasını kesin bir dille reddetmekle kalmayıp, İngiltere vatandaşlarına ve Yahudilere toprak satışını yasaklamış, hatta bölgeyi üzerine tapulamıştı.

İngiltere’nin ise böyle bir gecikmeye tahammülü yoktu...

Padişah (Sultan Abdülâziz) katletmeyi bile göze alan fitne, bu kez Abdülhamid’i tahttan indirmeye karar verdi.

İttihad ve Terakki Cemiyeti sayesinde orduya fitne soktular. Kolağası Resneli Niyazi Bey’le Enver Bey (sonra Paşa), Sultan II. Abdülhamid’e karşı savaşmak üzere isyan edip dağa çıktılar...

Osmanlı köşe-bucak karıştı...

Ortalık karman-çorman oldu...

Ne yaptılarsa, siyaset allamesinin “idarî dehâ” olarak tescil ettiği Sultan II. Abdülhamid’i aşamadılar. Dönemin gazeteleri ile dini hassasiyetlerini kullanarak çeşitli dezenformasyonlarla Abdülhamid aleyhine yaptıkları propagandalar bile işe yaramadı.

“Diktatör” dediler tutmadı, “hırsız” dediler olmadı; nihayet “elleri kanlı katil” anlamında “Kızıl Sultan” diye saldırdılar; yine de Abdülhamid Han’ın padişahlık ve halifelik sıfatlarından beslenen iradesini aşamadılar...   

Ne var ki, “İngiliz oyunu” sınır tanımıyordu: Suikastler dizisini devreye soktular. Her defasında Padişah bunlardan “kılpayı” kurtuldu. Bu kez de ordu içindeki ve Meclis-i Meb’usan’daki yandaşları vasıtasıyla “31 Mart Olayı”nı tezgâhladılar...

Bu işleri tezgâhlamak için İngiltere çok para saçtı: “Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez”di.

31 Mart Olayı, Selanik (Hareket) Ordusu ve nihayet tahttan indirme operasyonu... 

Abdülhamid’e tahttan indirildiğini tebliğ edecek heyette, Makedonya Risorta Mason Locası’nın kurucusu Selanik Milletvekili Emanuel Karasso Efendi (Mondros Mütarekesi sonrasında Trieste’ye yerleşti ve 1934 yılında orada öldü) isimli bir Yahudi ile bir de Ermeni milletvekili Aram Efendi vardı... 

Sultan II. Abdülhamid tahttan indirildi. Padişah’ın her ihtimale karşı satın alıp üzerine tapuladığı stratejik yerler (Filistin bölgesinin Mescid-i Aksa çevresi, Musul ve Kerkük’ün petrol bölgeleri) acemi İttihadcılar tarafından tapu delinerek İngiltere’ye peşkeş çekildi...

İsrail kuruldu, Balkanlar’daki topraklar elden çıktı, Arap âlemi param parça edildi, petrol yataklarına el konuldu. Böylece İngiltere ve müttefikleri ilk büyük hedeflerine ulaşmış oldular.

Sıra en büyük hedefi vurmaya gelmişti: Müslümanların rahatça sömürülebilmesi için, bir türlü kontrol edemedikleri hilafetin artık kökünün kazınması gerekiyordu.

Sonrasını biliyorsunuz...

NOT: Tarihi olayların günlük karşılıklarını bulmayı ferasetinize bırakıyorum.

YeniAkit

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;