Sesli Makale

21 Ocak 2015

Oturup kalktığım her yerde aynı soruyu duyuyorum. 
 “Sen bilirsin” diyorlar. 
“Bilmiyorum…” diyorum, kesmiyor. 
Bu kez “peki kim olabilir” diye soruyorlar? 
“Tek bir kişi değil” diyorum. “Belki beş, belki 50 kişi” diyorum. “Edindikleri bilgileri bir merkezde toplayıp, servis ediyorlar” diyorum. 
Diyorum da diyorum. 
Ama yine kesmiyor! 
Haksız sayılmazlar. 
Zira bu iş kabak tadı verdi artık. 
Kim kardeşim bu Fuat Avni? 
Koskoca devlet bir ‘pisliği’ neden bulamaz? 
Falanca internet sitesinde yazıları çıkıyor. 
En basitinden o yazılar o siteye hangi yolla, kimin vasıtasıyla yollanıyor? İzi sürülse (bilmiyorum belki de sürülüyordur) bırak Fuat Avni’yi kim bilir daha ne pisliklere ulaşılır bu sayede? 
Hazır söz malum o tetikçi siteden açılmışken gözlerden kaçan bir meseleyi de gündeme getireyim istiyorum. 
Nedir o? 
Bir ara "Deniz Baykal bana tacizde bulundu" diyen bir kadın gazeteci çıkmıştı ortaya hatırladınız mı? 
Adı İklim Bayraktar’dı! 
Oda TV adına yapmak istediği röportajlar sırasında tacize uğradığını iddia etmiş gündemi sarsmıştı. 
Sonra da CHP’lilerin hücumuna uğramıştı. 
İklim Bayraktar’a bu malum tetikçi site sahip çıkmış ve ona köşe vermişti. 
Uzun süre de orada yazdı. 
Şimdi bu malum site 17 Aralık’tan sonra Baykal’a kaset komplosu meselesini AK Parti’ye yıkmaya çalışıyor. Hem de gerçeği tüm çıplaklığıyla bildiği halde. 
Benim ise aklıma şu soru takılıyor; İklim Bayraktar ile Fuat Avni’yi aynı sitede buluşturan üst akıl kim? 
Sanırım savcılar bu kadını bir kez daha çağırıp dinlemeli! 
Kim bilir, belki kendisi de artık konuşmak istiyordur? 
Neler söyler acaba? 
Dönelim biz şimdi asıl meseleye. 
Paralel çeteye yönelik dünkü operasyonun ardından yine aynı haberler yapıldı. 
“Fuat Avni yine bildi” dendi. 
Evet bildi! 
Bildi bilmesine ama kamuoyu da sıkıldı bu işten. 
Soru şu: 
“Bu Fuat’ın ini ne kadar derinde ki bulunamıyor”? 
Koskoca devlet için küçücük bir pisliği bulmak o kadar zor olmasa gerek! 
Ve son bir not. 
Fuat Avni devletin tüm sırlarını ifşa ediyor. Cemaat Fuat Avni’ye sahip çıkıyor. Sonra da çıkıp “paralel yok” diyor. 
Pehh!

Akşam