Sesli Makale

YPG'ye 3500 tır silah herhâlde DEAŞ'la savaşılsın diye verilmedi. Amerika'nın yaptığı şey, yarayı kaşımaktır. Bizim hassasiyetimizi biliyorlar. PKK konusunda net duruşumuz belli ama teröristlere silah sağlayarak bizi canevimizden vurmak istiyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar, elde edecekleri bir hiçtir. Biz ne saldırılar gördük, bunları da atlatacağız. Güçlü olana saldırılması normaldir. Kimse zayıfa saldırmaz.

Türkiye'nin dışarıdaki rakiplerini biliyoruz. Onlar her daim vardı. Yarın da olacaktır; ama bir de içeridekiler var. 15 Temmuz olduğundan beri düşmandan daha çok bu ülkeye zarar vermek isteyenler var. Darbe girişiminin olduğu günden bu yana "kontrollü darbe", "AK Parti'de 180 ByLock'çu vekil ve bakan var", "faşist, diktatör, tek adam" gibi onlarca saçma sapan lafı fikir diye önümüze getiriyorlar.

Bunun en son örneği CHP milletvekili İlhan Kesici. Hakan Çelik'in, "Fetullah Gülen'in 15 Temmuz darbe kalkışmasının arkasında olduğuna dair bir şüphe var mı?" sorusuna Kesici, "Tam bilmiyorum" diye cevap verdi. Çelik gazetecilik refleksiyle soruyu tekrarladı. Kesici, "Hayır ben tam bilmiyorum" diye lafı eveledi geveledi. Hafta sonu birçok okuyucum ve izleyicim bana bunun videosunu attılar. Ben önce inanamadım ama görüntüyü izleyince Kesici'nin gerçekten de "bilmiyorum" dediğini gördüm.

Kesici, CHP'nin suyunu içtiği için artık başka şey düşünemiyor. Genel başkanı ve parti ileri gelenleri "kontrollü darbe" diyorsa, İlhan Kesici'nin de FETÖ'ye tek laf edememesi normal. Çünkü 2019'da Cumhurbaşkanı adayı olmak istiyor ve bu yolda taşları döşerken partisiyle asla ters düşmek istemiyor. Olur da "bu darbeyi FETÖ yaptı" derse, dışlanacağını düşünüyor. Burada İlhan Kesici'ye bir şey hatırlatmak isterim:

İngiliz Parlamentosu'nun Dış İlişkiler Komitesi 21 Mart 2017'de "Birleşik Krallık'ın Türkiye ile İlişkileri (The UK's relations with Turkey)" başlıklı bir rapor yayınladı. Altı bölüm ve sonuç bölümünden oluşan rapor Türkiye'nin İngiltere ile stratejik ilişkilerini, Türk devletinin DEAŞ'a karşı verdiği haklı mücadeleyi, PKK'dan gelen tehditlere nasıl cevaplar verildiğini ve Türkiye'de demokrasi konusunu tartışıyor.

Komite'nin raporunda en önemli kısım İngiliz devletinin 15 Temmuz darbe girişimine nasıl baktığı konusu. İngilizlerin raporuna göre FETÖ'cü birçok subay aktif olarak 15 Temmuz darbe girişimine katıldılar. Hatta İngiliz Bakan Alan Duncan raporun FETÖ ve 15 Temmuz'la ilgili son kısmında şunu diyor: FETÖ'cüler yıllardır devletin içine sızdılar ve devlet içinde devlet oldular. 15 Temmuz'un içinde birçok FETÖ'cü subay vardı.

İlhan Kesici yalandan da olsa Alan Duncan kadar bile olamadı. FETÖ'cüler Batı tarafından korunup kollansa da, oralarda da vicdan sahibi birileri "15 Temmuz'un içinde FETÖ'cüler vardır,  FETÖ şeffaf değil" diyor.

Adalet Bakanlığımızın Amerika'ya gönderdiği FETÖ ile ilgili delillere de şöyle demiş Kesici: "85 kutu delil. Böyle delil olmaz dünyada. Siz ayıklayacaksınız tek bir sayfa bilemedin iki sayfa bir şey verin uluslararası hukuk bakımından geçerli olsun. Adamın önüne çöp atmış oluyorsunuz. Adam kabul eder mi? Ben hâkim olsam, biri de bana bunları böyle getirmiş olsa 'bu ayıklanmamış çöptür' diye kapağını açmam."

İlhan Kesici çok istediği Cumhurbaşkanlığı adaylığına Kılıçdaroğlu tarafından aday gösterilir mi bilemem. Ama bildiğim bir şey var: Sırf aday olmak için insan bu hâllere düşmemeli. Aday olsa da zaten kazanması zordu Kesici'nin; şimdi imkânsız oldu...

Bu millet FETÖ'ye laf etmeyenleri, eleştiremeyenleri asla iktidara taşımaz. Taşısaydı 17-25 Aralık'tan sonraki seçimlerde CHP varlık gösterebilirdi. Ne oldu? Hep hüsran. Ülkemizi batırmak için her düşmanla iş birliği yapan FETÖ'cüleri eleştirememek bir skandaldır. Kesici dahil birçok CHP'linin ağzından FETÖ ile ilgili laf almak neredeyse imkânsız gibi...

Türkiye
20 Kasım 2017