Sesli Makale

Hangi işi yaparsanız yapın önemli olan samimiyettir. Televizyonculuk ve gazetecilik de öyle. Eğer samimiyseniz izleyici ve okuyucular sizi tutar. Değilseniz zaten medyada tutunamazsınız. 

Ana akım medyadan çıktığınız anda da marjinal birine dönüşürsünüz. Ece Üner tam olarak böyle biri. Ana akımda haber sunarken "orta yolcu"ydu. Ahmet Kaya’nın Entel Maganda’da dediği gibi: “Konuşurken solcu, yaşarken karambolcu, oportünisme bulaşmış, tipik bir orta yolcu.”

Suya sabuna dokunmuyordu. Sıkıştığında Atatürk’e sarılıp işin içinden çıkıyordu. En güçlülere vuramadığı için zayıf kişileri kendine hedef seçiyordu. 

Sonra ana akımda kadın programı sundu. Ağlayamadığı ve sahte kişilik olduğu için programı tutmadı. Numara yaptığı her hâlinden belliydi. 

Şimdi muhalif kanallar içinde muhalifleri en iyi afyonlayan kanalda yeni bir trol türü olarak boy verdi. Olmuyor Ece Üner! O kadar vasat ve düşük profilsin ki, ayakta kalmak için trol gibi davranmak zorunda hissediyorsun. Zamanında İsmail Saymaz Hürriyet’te çalışırken ona, “Buradan sonra gideceğin yer Halk TV ve Sözcü gazetesi” demiştim. Nitekim öyle oldu. Senin kariyerin zaten olmayacak Ece. Çünkü hâlâ zayıfa vuruyorsun. “Bedel ödüyorum” demişsin ama hangi bedeli ödediğini hâlâ öğrenemedik.

Bazen hükûmet medyasına çakmaya çalışıyorsun ama unutma kocan Deniz Bayramoğlu da hükûmet kanalında çalışıyor. Bazen hükûmet yanlısı gazeteciler diyerek galiba kocanı kastediyorsun. Deniz iyi arkadaştır. Senin gibi ana akımdan giderse delirmez... 

Toplumsal olaylarda her şeyi dramatize etmek seni itibarlı biri yapmıyor. Çünkü sunumun çok itici. Metin Akpınar’ın çocuklarını yok saymasına ağzını açmazsın. CHP’li belediyelerin eşi dostu kayırmasına sesin çıkmaz. DEM’li belediyelerin PKK desteğini görmezsin. Uğur Dündar’ın karşısında iki büklüm oturursun. Sahte sahte güler, iticiliğini ortaya çıkarırsın. Yeni bir trol türüsün Ece. Muhtemelen birkaç yıl sonra da olmayacaksın. Gerçi şimdiki yerinde olsan ne olur olmasan ne olur. Yeteneksiz Bayan Ripley’sin. 

Fatih Altaylı gündeme gelmek için her şeyi yapar 

Ece Üner yeteneksiz biri. Fatih Altaylı ise gündeme gelmek için her şeyi yapacak biri. Hani Woody Allen’in “Roma’dan Sevgilerle” filminde şöhreti gidince yeniden haber olmak için çırılçıplak soyunan Leopoldo karakteri gibi. 

O da ana akımdan gitti ve unutulmayayım diye her şeyi yapıyor. Herkese laf atıyor. Eğer laf attığı kişi güçlü ve dişli çıkarsa hemen geri adım atıyor. O da Yeteneksiz Ece gibi zayıf gördüklerine vuruyor. YouTube’da varkalmak için her herzeyi yiyor. 

Altaylı’nın kariyeri bir insanın sahip olabileceği en iğrenç karakterdir. 28 Şubat’ta yaptıkları, kim güçlüyse ona yanaşmaları ve tükürdüğünü yalamasıyla ünlüdür. Size Altaylı ile ilgili iki konu diyeyim, nasıl bir kişiliğe sahip olduğunu siz anlayın. 

15 Temmuz sonrası “12 ByLock kullanıcısı vali var" diyen Fatih Altaylı savcının kendisini çağırması üzerine çark etmişti. Savcı kendisine, “Kim bu 12 vali?" diye kendisine sorulunca suçu gazetedeki arkadaşlarına atmıştı. O emekçi çocukları uçuruma atmakta bir beis görmemişti...