GÜNCEL

Ahmet Kekeç : Genç nebbaşlar rahatsız!

Tarih
24 Eylül 2014
İzlenme
Kişi
Yazar
Ahmet Kekeç
24 Eylül 2014...Hayatınızda kaç “operasyon” gördünüz? Çok mu film izliyorsunuz? Operasyon dendiğinde aklınıza James Bond filmlerindeki “kaçırma-kurtarma” sahneleri mi geliyor?
John Le Carre okudunuz mu?
Cambridge Beşlisi’ni enseleyenler ne oranda kan döktüler?
Bazı operasyonların bir yıl sürdüğünü, bazılarının “takip ve casusluğa karşı koyma” yöntemleriyle on yıllara yayılabileceğini duymuş muydunuz?
Philby’yi yıllarca tarassut altında tutanların yaptığı neydi?
Operasyon değil miydi?
Efendim, Cumhurbaşkanı Erdoğan “Rehineleri operasyonla kurtardık” demiş ama hiç operasyon havası yokmuş ortada...
Ne olacaktı?
Rehineleri IŞİD’in elinden alan istihbarat birimleri “yarma harekâtı” düzenleyip içeri mi dalacaklardı? Mebzul miktar kan döktükten ve hatırı sayılır bir telefat verdikten sonra, kafalarında Rambo bandajları, kurtarılmış rehinelerle birlikte sınır kapısında poz mu vereceklerdi?
Çok mu akıllıca olurdu bu?
Operasyon, sadece öldürmek değildir. Aynı zamanda bir “faaliyet”in adıdır. Yıldıray Oğur’un da altını çizdiği gibi, “101 gündür süren takip, istihbarat, sızma, ikna ve tahliyenin toplamından oluşan istihbari-diplomatik ve askeri faaliyete” operasyon denir... Gördüğümüz, başında Hakan Fidan’ın bulunduğu, “101 günde defalarca denenmiş, riskler alınmış, bedeller ödenmiş bir kurtarma operasyonu”dur...
Efendim, rehineler zamanında alınabilirdi...
Hangi zamanda?
Bunu oturduğunuz yerden siz mi belirleyeceksiniz?
Matbuat yazdı...
Güvenlik birimleri açıkladı...
Başbakan Davutoğlu olayın neredeyse her ayrıntısını paylaştı.
Devlet, nefes alışlarını bile izliyordu rehinelerin... İçeriden sürekli bilgi aldı. Tepelerinde sürekli heron uçurdu. Hatta yiyip içtiklerine kadar tarassut altında tuttu. 101 gün içinde 8 kez yerleri değiştirildi ama takibat hassasiyetle sürdü.
Müsaade edin de, hangi zamanın daha uygun olduğuna ve ne oranda risk barındırdığına istihbarat birimleri karar versin.
Hayır, Ümit Kıvanç ikna olmamış... İşin içinde “bit yeniği” arıyor...
Herhalde bit yeniği arıyor.
Bana sorarsanız, yapılan işi küçültmeye çalışıyor...
Hani, Etyen Mahçupyan’a nasıl düşünmesi gerektiği konusunda “yol haritası” çizen Ümit Kıvanç... “Madem ki Ermenisin, bu hükümete isyan etmelisin” demeye getiren Ümit Kıvanç... Herkesin Erdoğan’dan nefret etmesini öğütleyen ve bunu “solculuk” sanan Ümit Kıvanç...
İşbu Ümit Kıvanç operasyon hakkında bilmek istediklerimizi 10 madde halinde sıralamış...
Emek mahsulü bir yazı...
Öyle ayrıntılar, öyle fikri takip mahsulü bilgiler var ki, şaşırıyorsunuz. Değme istihbarat uzmanı eline su dökemez. Amerikan ve Alman basınını taramış, bütün değerlendirmeleri okumuş, dış istihbarat birimlerinin olay hakkında ne düşündüğünü araştırmış... Çürük bulacağım diye neredeyse her kapıyı aşındırmış... Haa, Murat Yetkin adlı uzman şahsın görüşlerine de başvurmuş.
Sonuç:
Sonuç yok... Yazıyı okuyup bitirdiğinizde, “Eee?” diyorsunuz
Eee?
Ümit Kıvanç roman yazmıyor muydu yahu? Politik görüşlerini duyurma konusunda yıllarca kendini kasmamış mıydı, “görülebilir” atalet içinde değil miydi ve güya cool takılmıyor muydu?
Onu böylesine heyecanlandıran ve şevke getiren nedir?
Ne olacaktı yani Ümit Kıvanç?
Ne olmalıydı?
Rehineler orada kalsaydı daha mı iyi olacaktı?
Sorun kimsenin ölmemesi ve tezvir imkânının elinizden alınması mı? Rahatsızlığınızın nedeni bu mu?
Star

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;