Sesli Makale

11 Ağustos 2014...Kılıçdaroğlu bütün riski, sorumluluğu üzerine almış, kulağına fısıldanan 'çatı adayı'nın altına partisini büsbütün sokmuştu.

Sonuçlar ortada: Tam anlamıyla 'çatının' altında kaldılar.

Sen kalk 14 parti alt alta üst üste toplan, The Camia bütün imkânlarıyla arkana geçsin, yine de Erdoğan'dan yüzde 16 fark ye!

Böyle bir fiyasko görülmemiştir.

Sayın Kılıçdaroğlu nasıl ki 'tıpış tıpış sandığa gidecek, oy vereceksiniz' demişti, aynen bu şekilde tıpış tıpış istifa etmelidir.

Zira kendisi için daha onurlu başka bir çıkış yolu yoktur. (Japonya'da olsaydı belki bir başka yol bulunurdu ama Kılıçdaroğlu'nu da 'harakiri' yaparken düşünmek muhayyileye zarar.)

Ekmeloğlu mu?

Umarım hazreti tanımaya devam ederiz, tanıdıkça sevdik çünkü, sevmişken de hiç kaybetmek istemeyiz. Adeta sevmeye doyamadık.

Kılıçdaroğlu istifa eder etmez CHP'nin yeni genel başkanı olabilir mesela. Biz de matine -suare sevmeye devam ederiz.

Neden olmasın; görüldüğü kadarıyla CHP'li seçmenin içine sindirme katsayısı bir hayli yüksek.

CHP'ye oy verenleri 'özgür ve bağımsız düşünceli' diyerek yüceltirken, AK Parti'ye oy verenleri 'biat kültürüne mensup' diyerek aşağılıyorlardı.

'Çatı adaylarına' umdukları düzeyde 'biat' etmediler diye şimdi de MHP'li seçmene demediklerini bırakmıyorlar.

Böyle bir şaşkınlık görülmemiştir.

Sandıklar açılır açılmaz, Halk TV'de, Dündar Uğur ve diğerlerinin düşmüş yüzünü görünce içim parçalandı.

Hayır yani, ne bekliyorlardı; 'çatı adaylarının' kendilerini uçurmasını mı?

Hemen de tozutmaya başladılar!

Sadece MHP'li seçmeni suçlu görmüyorlar; bunlara göre, 'yazlıkçılar' da 'protestocular' da suçlu 'Protestocu' dediğin binde bilmem sıfır kaça tekabül ediyor, yazlıkçı desen, köylerine giden AK Partili seçmene ne diyeceksin?

Katılım düşükmüş!

Ona bakarsanız, ABD Başkanlık seçimlerinde katılım çok daha düşük.

Kaldı ki, katılım daha fazla olsa Erdoğan daha yüksek oy oranıyla Cumhurbaşkanı seçilecekti.

Nasılsa seçilir düşüncesiyle sandığa gitmeyen AK Partili sayısı 'yazlıkçı' CHP'lilerin sayısından kat be kat fazla, haberleri yok.

Bir de şu var: Erdoğan düşmanlığı üzerinden CHP'li seçmen alabildiğine konsolide edilirken, Erdoğan nasılsa havada karada cumhurbaşkanı olur düşüncesiyle AK

Partili seçmen rehavete girmişti.

AK Parti teşkilatları mı?

Valla arazide çalışanı ben görmedim.

Burda sorulması gereken soru şudur: MHP'li seçmen (bekledikleri oranda) 'çatı adayı' fikrine neden 'biat' etmedi?

Çünkü...

Anadolu'daki MHP'li seçmenin 'ülküsü' de itibarlı, sözünü dinleten, dışarıya avuç açan değil, gerektiğine yardım eli uzatan 'Yeniden Büyük Türkiye'nin inşasıdır.

Böylesi bir Türkiye'nin inşa sürecini başlatan Erdoğan'ı reisicumhur seçmelerinden daha doğal ne olabilir?

AK Parti ve MHP Meclis'te başörtüsü yasağını kaldırmak için birlikte hareket ettiklerinde '411 el kaosa kalktı' demişlerdi.

AK Partili seçmenlerle birlikte hatırı sayılır MHP'li seçmen 'Türkiye Cumhuriyeti'nin 12. Cumhurbaşkanı Erdoğan'dır' dediler ya, şimdi de '411 el kaosa kalktı' hazımsızlığının bir başka versiyonu 'kaos' martavalını piyasaya süreceklerdir.

Ne diyelim, 'Hepiniz Ertuğrul Özkök'sünüz' mü diyelim?

Kendilerini daha fazla rezil etseler de etmeseler de gerçeği değiştiremezler; Türkiye kararını vermiştir.

AK Parti'yi zirveye taşıyan da zirvede tutan da Erdoğan'dır. Partisinin oylarının üzerinde oy alması da bunun göstergesidir.

Başkanlık sisteminin adamakıllı konuşulma zamanı gelmiştir.