Birkaç gün önce akşam namazını kılmak için Erzurum Pasinler'de Kale'nin hemen dibindeki İbrahim Hakkı Hazretleri Camii'ne düştü yolum. Dışarıda şadırvan olmadığı için mecburen tuvaletlerin olduğu yerdeki abdesthaneyi kullandım. Namaz kılmak için çıkarken helalarla ilgilenen adam, “Beyefendi, ücreti alabilir miyim?” dedi. Biraz da şaşırdım ve “Tuvalete girmedim ki abdest aldım, namaz kılacağım.” dedim. Bana girişe asmış olduğu yazıyı gösterip abdestin de ücretli olduğunu söyledi.
Kızdım adama... "Burada namaz parayla mı kılınıyor?" diye üsteleyince “Burayı ben kiraladım ve kira ödüyorum.” diye karşılık verdi. Ben de “Dışarıda şadırvan var mı?” diye sorunca olmadığını söyledi. “Parası olmayan namaz kılamayacak yani bu camide?” deyince adam da haklı olarak onun kendisinin sorunu olmadığını söyledi.
Adam, haklıydı aslında… Sorun adamın değil, Diyanet’in, bağlı olduğu müftülüğün sorunuydu. Onlar, bu cemaat nerede abdest alacak diye düşünmeden tek şadırvanı ve tuvaleti ihaleyle kiraya verirse birileri de alır ve işletir.
Biz cami tuvaletlerinin ücretli olmasına karşıyız ve eleştiriyoruz. Ama bir ilçemizin en büyük camisinde abdest parayla... Hem de İbrahim Hakkı Hazretleri gibi muhterem bir şahsiyet adına yapılmış olan camide… Gerekçesi ne olursa olsun bu kabul edilemez.
Diyanet İşleri Başkanlığı, cami tuvaletleri konusuna kesinlikle ivedi olarak el atmalı… Buraların ücretli olması bizim gibi köklü bir medeniyete sahip, İslam’a hadim olmuş ve İ'la-yı Kelimetullah için kıtalardan kıtalara fetih için koşturmuş bir millet için ayıp ötesi bir şey. Camiyi merkeze alan bir medeniyete sahibiz. Bizde önce cami yapılmış, sonra yerleşim yerleri cami etrafında şekillenmiştir. Şimdi camilerdeki lavaboların ücretli olmasını konuşuyoruz.
Not: Bu yazıyı tam nihayete erdirecekken İbrahim Hakkı Hazretleri Vakfı adına Mehmet Ali Yeşil aradı. Vakfın Başkanı Mustafa Arasoğlu ve Yardımcısı Murat Özcan’ın selamını da ileterek sosyal medyada paylaştığım yazı konusunda -bu konuyu önce sosyal medyada yazmıştım- beni bilgilendirmek istediğini söyledi. Biraz sohbet ettik.
Caminin Diyanet’e değil, İbrahim Hakkı Hazretleri Vakfı’na ait olduğunu söyledi. Her yıl yüzlerce öğrenci okuttuklarını ve yaptıkları güzel hizmetlerden bahsetti. Giderleri karşılayamadıklarını ve tasvip etmeseler de bazen bu tarz uygulamalar yapmak zorunda olduklarını söyledi. Böyle bir konuyla gündeme geldikleri için de haklı olarak biraz sitem etti. Kendisine hak verdim ama bu vakfın yaptığı o kadar güzel hizmetin çok basit bir müdahaleyle çözülebilecek bir konuyla gölgelenmemesi gerektiğini de ekledim.
Buradan özellikle Pasinler Belediyesi ve Erzurum Büyükşehir Belediyesi’ne sesleniyorum: Bu camilere birer temizlik elemanı yerleştirmek, lavabolarını güzelleştirmek, camilerden su ücreti almamak çok mu zor? İmkânımız yok derlerse kendilerine güzel hizmetleri örnek gösterebilirim.
Kayseri gibi birkaç ilimizde şadırvan değil tüm cami tuvaletlerinin yirmi yıldan fazla zamandır ücretsiz ve tertemiz olduğunu söylemek isterim.
İstanbul’da özellikle Fatih’teki Fatih, Yavuz Sultan Selim, Süleymaniye camilerini görmelerini ve istendiğinde yapabileceğini fark etmelerini isterim.
Eğer yapamıyorsak tuvaletler gibi camileri de özelleştirelim ve cemaat en ucuz cami hangisi olursa oraya gitsin!..
yazının kaynağı
YORUMLAR
717 kez izlendi
781 kez izlendi
556 kez izlendi
2080 kez izlendi
YORUM YAPIN
Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.