DAHA evvel de yazmış idim. Fahiş fiyatlar ve ardından oluşan hayat pahalılığı konuyu yeniden yazmama neden oldu. Ekonomiye devlet eli ve müdahalesi şarttır. Aksi taktirde; devletin büyükfedakarlıklarla vatandaşa sağladığı ücret/maaşartışları ya da diğer sosyal destekler yok olupgitmektedir. EMPERYALİST yamyamlar,kendi sömürü düzenlerini işletmek içinsistem kurmuşlar. Kurdukları bu sistemdeezberlettikleri kurallar da sadece kendimenfaatlerinin devamı içindir. Devletlerin ekonomiye müdahelesini de çevirdikleri film fırıldaklar ile engellediler. Aslındabu emperyalist yamyamların herbirininmemleketlerinde de devlet destekleri vemüdahalesi apaçık vardır.
Devletin; piyasaları düzenleme, denetleme, gerektiğinde kooperatifler, üretici birlikleri ve bankalar aracılığı ile bizzat ekonomik işlere karışmasıgerekmektedir. Çünkü ülkemizde vurgunsatışta başlıyor ve serbest piyasa'yadokunmayın bahanesi ile meşru kılınıyor. Buvatandaşı soymak değil de nedir? SERBEST KAZIK MI?
Devlet bizatihi kendisi; üretim tesisleri kurmak, dağıtım sürecine müdahale etmek ve hatta satış zincirleri kurarak sisteme hakim olmak mecburiyetindedir. Devletiniktisadi kuruluşlarının, korkunçzararlar ile ve kötü hatırlanmasınınbir çok sebebi vardı. Devlet iktisadi kuruluşları; yanlış uygulamalar ve yatırımlar, denetimsizlik, siyasetçilerin/ bürokratların çiftliğine dönüştürülmesi gibi hatalar ile iflasa ve milletin sırtında ağır bir yüke dönüşmüşlerdi. Ancak şimdibütün bunlardan dersler çıkartıldığınıve hepsinin önlemlerinin olduğunugörüyoruz. Bambaşka bir dünyada vezamandayız. Günümüzde ülkemizde; çok başarılı, dünya çapında, sermayesi/mülkiyeti tamamen kamuya ait, her alanda faaliyet gösteren dev şirketler vardır. Devletingerek gördüğü alanlarda faaliyetgösteren şirketler ile vatandaşa hizmetetmesi, asla teşebbüs hürriyetine engelteşkil etmez. Tam aksine serbest piyasaekonomisine ve teşebbüs hürriyetinehizmet eder. Serbest piyasa ekonomisiasla insanları acımasızca kazıklamakolamaz ve değildir... Eğer devlete ait olmasalardı; salgın hastalık ardından meydana gelen Rusya/Ukrayna savaşı döneminde Ziraat Bankası, Halkbank ile Vakıfbank tarafından, toplumun her kesimine uzanan kredi ve destek dokunuşları mümkün olabilir miydi...? Vatandaş, Başkan Recep Tayyip Erdoğan'dan ve Cumhur İttifakından; gıda/sebze/meyve fiyatlarındaki fahiş artışlar konusunda da çok önemli icraatlar umuyor ve bekliyor...
PLAN ÇÖKTÜ
Teröristin ve PKK/PYD/YPG terör örgütünün aklanması için canla başla çabalayanlar çok üzülmüşlerdir. En başta HDP'liler, bazı CHP'liler ve onların medyadaki yancıları, dün kahrolmuşlardır çünkü İstiklal'daki terör saldırısını "PKK/ PYD/YPG yapmamıştır, başkaları yapmıştır" diyorlardı. Aslında bütün kurgu teröristin yakalanmasıyla bozuldu. Teröristin yakalanmaması olasılığında, suçlanacak gruplar üzerinden yürütülecek bir eylem planı vardı. İşte o sinsi plan çöktü. Bilal Hassan'ın 13 Kasım'da İstiklal Caddesi'nde meydana gelen terör saldırısını organize ettiği ve patlayıcıyı temin ederek kadın terörist Ahlam Albashır'a verdiği belirtiliyor. Bilal Hassan'ın saldırı sonrası yurt dışına kaçtığı tespit edilmişti. Emniyet tarafından paylaşılan fotoğrafta, soruşturmanın firari zanlısı Bilal Hassan'ın, terör örgütü PKK/PYD/YPG sembolü önünde çekilmiş fotoğrafının olduğu ortaya çıktı. Bu arada; İsrail ve ABD, Suriye ile masaya oturmamızı istemiyorlar...
YORUM YAPIN
Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.