DÜNYA

Ergün Diler : Soru-N

Tarih
12 Ağustos 2022
İzlenme
Kişi
Yazar
Ergün Diler
GELEN sorulardan anlıyorum ki DOĞRU yerde DOĞRU soru SORMAYI pek istemiyoruz...
Iskalamak SANKİ HOŞUMUZA
GİDİYOR. Sık sık yazdığım gibi iki Ekol'ü buraya taşıyorum. Ve bunlar Türkiye'de de gerçekten güçlüler. Öyle böyle değil. Belki işinde gücünde olan insanların BÜTÜNÜ görmesi pek kolay olmuyor. Ancak yaşadığımız her sancılı olayın içinde İKİ EKOL anında yer alır. Aralarındaki çekişme, tartışma bizi de içine çeker. Kenarda duramazsınız.
Son günlerde CHP tarafında daha doğrusu MUHALEFETİN tamamına yakınında Mehmet Ali Çelebi'nin siyasi tavrı ile ilgili bir tartışma var. 
Genç bir insanın yaşadıkları, tutukluluğu, hayatının alt üst olması, serbest kalması ve sonra siyasetle yol alması elbette önemli. Elbette anlamlı... Sanırım Kemal Bey de nikah şahitliğini yapmıştı.
Tartışma burada başlıyor zaten.
Aldığı kararlara itiraz eden geniş bir kitle var. Olabilir. Ancak genç siyasetçinin KARARININ sorgulanmasından önce sorulması gereken başka soru yok mu? Neden kimse bu tarafı görmek istemiyor. Neden herkes sahne önünde olanı tartışıyor. Anlamış değilim.
Siyaseten alacağı yol, hiç ilgimi çekmiyor. Ancak DOĞRU soru önemli...
Açalım...

Ergenekon ve Balyoz, iki EKOL'ün iki dava üzerinden çatışmasıydı. Kavgasıydı!
Yaşandı mı? Yaşandı.
Koca koca isimler hedefe yerleştirildi. Tutuklanan da serbest kalan da oldu.
Hayatlarını kaybedenler de. O İKLİMDE GENÇ BİR teğmen OLAN ŞİMDİ SİYASET
YAPAN ÇELEBİ'yi KİM NİYE HEDEFE OTURTTU.

Koca koca paşalar için geçmişlerinden, eylemlerinden bir şeyler bulup çıkartmak zor değildi. Ancak bir TEĞMEN hakkında ne biliniyordu. Ne bulunuyordu ya da neyinden korkuluyordu? Gelecekte bir şeylere engel olmasından mı çekinenler vardı? Bilmiyorum...
Kavga çıktığı zaman iki EKOL garip bir şekilde rakiplerini biliyordu. Bu değişmez kuraldı.
Operasyonlar bu çerçevede yürüyordu. Bizler de olayları değerlendirirken, bunu PAS geçiyorduk. Sanki listeler böyle durumlar için hep hazırda bekliyordu... Bence manevralara da buradan bakılmalıydı. Deniz Bey ile Kemal Bey arasındaki fark neydi? İKİSİ de CHP'li değil miydi? Elbette. Ancak fark onları birbirlerinden uzağa itiyordu. Ya da Meral Hanım ile Devlet Bey arasında MİLLİYETÇİLİK tanımı açısından sorun yoktu. Ancak farklı kutupları kaplıyorlardı.
Vitesi daha da arttıralım.

Tayyip Bey ile Abdullah Bey arasında EKOL farkı oluşuyor ve yollar ayrılıyordu... Aynı yerde başlamak aynı yerde olmak anlamına gelmiyordu.
Manevralar da dünyanın gidişatıyla ilgiliydi. Siyaset bunu görme ve okuma kabiliyetiydi aynı zamanda. 6'lı masa kaç zamandır Başkan ERDOĞAN'ı yeneceklerini tasfiye edeceklerini söylemekte.
Ben de birkaç kez "Bu o kadar kolay değil. Hatta hiç değil. Türkiye'yi BAŞKAN ERDOĞAN'la gittiği yolun tersine çevirmek için büyük güç gerekir. Bu muhalefet de yok..." diye yazdım. Çünkü dünyanın Türkiye'ye ihtiyaç duyduğu ROL ile muhalefetin ANKARA'ya biçtiği elbise arasında uyum yoktu... Sonucu bu belirleyecekti. Hamaset, slogan, ezber cümleler bir yerden sonra işe yaramazdı.
Gerçekler gelip kapınıza dayanırdı. Pandemi sonrası başlayan savaş, dengeleri alt üst etti. Bence Türkiye'de olan biteni okuyabilen çok az kişi var. Resmen koca bir simülasyondayız.
Kurgu müthiş.

Herkes rolünü biliyor ve ona göre ilerliyor...
Bu nedenle ABD'de TRUMP'ın evinin basılması da, Rusya'nın UKRAYNA'ya dalması da, AVRUPA'nın ÇÖKÜŞLE karşı karşıya kalması da, içeride 6'lı masanın Erdoğan'ı tasfiye etmek istemesi de, İstanbul sermayesinin EKONOMİK eleştirileri de aynı kavganın değişik cepheleri. Anlaşılması gereken bu. Türkiye'nin gittiği yer anlatılmaz. Hep şablonlarla, kitleler kaşınır... Gerçeği göremeyenler de gerçekle buluşmak istemeyenler de duygularını öne çıkarır ve bu algıya yenilir... Bu kavga sadece burada yok ki! İKİ EKOL sadece burada kapışmıyor ki!
Alın size bir örnek!
AVRUPA BİRLİĞİ'nden...
Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki, yayınladığı makale ile Avrupa Birliği'ni küçük üye ülkelere karşı 'emperyalist' davranışlarla suçladı. AB içerisinde görünüşte 'demokrasi' olsa bile fiili bir 'oligarşi' uygulaması olduğunu ileri sürdü. Özellikle Almanya'yı hedefine koyan Morawiecki, "Güçlü AB ülkeleri demokrasi kisvesi altında Avrupa bloğunu bir 'oligarşi' ile yönetiyorlar..." dedi. Zaten AB'yi hedef alan birini gördüğünüzde, yüzde 99 ALMANYA'ya vurduğunu düşünün!
Peki bizde ve AVRUPA'da olan İKİ EKOL, ABD'de yok muydu? Elbette vardı... Yine oradan canlı taze bir örnekle gidelim. Daha önce sık sık ismini buraya taşıdığım STEVE BANNON sahne aldı. Trump'ın malikanesine yapılan baskın hakkında konuştu...

yazının devamı

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;