HAMAS'IN İsrail'i hiç beklemediği hiç tahmin etmediği şekilde vurması, konuşulmasa da dengeleri sarstı.
İsrail bu saldırıdan sonra asla ve kat'a eskisi gibi olmayacaktı.
Şimdi tozdan dumandan göz gözü görmüyordu.
Ancak bu fırtına bitince, Tel Aviv'deki etkileri ve değişimi görecektik. HAMAS İsrail savaşına farklı baktığım ortada. Kimse gibi düşünmüyorum.
Yazılanların çizilenlerin konuşulanların gerçekle buluşma ihtimali hiç yok.
Bence tabii...
ABD'nin bölgeye iyice yüklenmesi gerekiyordu. Bu sağlandı. Bölgede irili ufaklı onlarca ÜSSE sahip olan ABDDONANMASIYLA da gelip AKDENİZ'e oturdu! Mesele'nin HAMAS'la en küçük bir irtibatı yoktu. Bir NEDEN aranmıştı!
O da HAMAS'tı. Bulundu ve bölgeye uçak gemileri gönderildi.
İsrail'in Washington çizgisinden çıkmak için çaba harcadığını ve ABD'nin buna asla göz yummayacağını yazdım. Günlerdir yazıyorum. Bugün gelin bize bakan tarafına yolculuk edelim. ISKA GEÇİLEN NOKTA DA BURASI... ABD, 1990'da gerçekleştirdiği KÖRFEZ HAREKATI sonrası bölgesel değişim için start verdi.
Yani bugünü anlamak için oradan başlamak kaçınılmazdı. O günden sonra içeride ve bölgede pek çok şey değişti. Siyasetin ritmi de aktörleri de ülkenin konumu da farklılık gösterdi.
Burada ABD açısından ana tema KÜRTLER'di! PKK/YPG onlar için vazgeçilmezdi. Stratejileri buna dayanıyordu. "Hiçbir ABDBaşkanı bundan vazgeçemez" diye de binlerce kez NOT düştüm.
Hatırlayın! Trump "Askerleri çekiyorum" dedi. Kendi gitti.
Yapamazdı. Mümkün değildi bu.
Kabul etsek de etmesek de bu planın BİZE BAKAN TARAFI önemliydi. Pek konuşmasak da kenarından kıyısından dolaşsak da adamların atacağı adımlar bizimle yakından ilgiliydi! Durum da ortada zaten. ÇUVAL GEÇİRME olayı belki geride kaldı. Ancak geçtiğimiz günlerde bundan farksız bir gelişme yaşandı.
Türkiye'ye ait bir silahlı insansız hava uçağı, Suriye'nin Haseke bölgesi yakınlarında ABD F-16 savaş uçakları tarafından düşürüldü. Pentagon, SİHA'nın bölgedeki Amerikan askerlerinin bulunduğu üsse 1 km kadar yaklaştığını açıkladı. "ÜZÜCÜ BİR OLAY" demeyi de unutmadı... Tansiyondüşeceğine tırmanıyordu. İSTENEN BUYDU. HAMAS saldırısı geliyor, ABD Türkiye'yiunutmuyor ve BEYAZ SARAY İNTERNET SAYFASINA biziyakından ilgilendiren bir açıklamakonuyordu. Resmi internet sitesinekonulan 12 Ekim 2023 tarihliaçıklamada, "Türk hükümetininSuriye'nin kuzeydoğusunayönelik askeri eylemleri IŞİD'iyenilgiye uğratma mücadelesinibaltalamakta, sivilleri ve bölgeningüvenliğini tehlikeye atmakta veAmerika Birleşik Devletleri'ninulusal güvenliği ve dış politikasıiçin olağanüstü bir tehditoluşturmaya devam etmektedir"denildi. Ben "ABD'nin ULUSAL ÇIKARLARI BURADAN BAŞLAR" diye defalarca not düşerken, anlatmak istediğim buydu. Adamlar şimdi bunu ilan ediyorlardı. SİHA'nın düşürülmesi Türkiye'nin bölgeden uzak tutulması için atılan ilk adımdı. İSRAİL uçakları SURİYE'DE cirit atarken, bizim girmemiz istenmiyordu.
NATO'da müttefiktik ancak bu işe yaramıyordu. Görmezden geliyorlardı. Türkiye haklı olarak yakında operasyonlara devam etmek isteyecek ancak ilk tepki RUSYA'dan gelecekti.
UKRAYNA SAVAŞI'nda en çok destek olduğumuz Moskova bize "DUR" diyecekti. Yani sık sık not düştüğüm ABD-RUSYA ittifakını YPG konusunda bir kez daha görecektik. Bize operasyon yaptırmamak için her yolu deneyeceklerdi.
Kaçınmayacaklardı.
HAMAS'ın arkasındaki ABD aklını bilen Putin ortadan konuşuyor ve İsrail'e "KARA OPERASYONU
YAPMA" diyordu.
Önemli bir çıkıştı!
Kaçırmayın!
Devam...
Günlerdir yazmaya gayret ettiğim eksende hız yapalım şimdi...
SURİYE'nin kuzeyinde kesinlikle karşımızda ABDRUSYA ittifakı vardı. Bunu daha net görecektik. Pentagon asıl rakibi ÇİN ve arkasındaki İNGİLTERE ile mücadele ederken Ortadoğu'dan gol yemek istemiyordu. Şu an için bölgede ABD çıkarları ile örtüşmeyen iki ülke vardı! İSRAİL ve TÜRKİYE. Ayrıca Ankara ile Tel Aviv arasındaki ilişkiler derinlerde harika bir şekilde seyrediyordu.
ABD bundan rahatsızdı.
Bunu bitirmek isteyeceklerdi. HAMAS'ın İsrail'i vurması da bu SİHA'mızın düşürülmesi de bu! FARK YOK. Yakında birbirini izleyen olaylar olacaktı.
Bunları da aynı çerçevede değerlendirip yazacağız.. Türkiye 15 TEMMUZ'u yaşayınca Londra ile yeni bir sayfa açtı.
Haklı olarak yeni bir İTTİFAK içinde buldu kendini. ABD bunaitiraz ediyordu. Buna kuvvetliceses çıkaracakları yer KUZEY SURİYE olacaktı. Rusya da bunubiliyordu.
Kendi aralarında konuşulan bir GERÇEKTİ... Netanyahu da ANKARA'nın yaptığını yapıyor önü kesilince İngiltere'ye yanaşıyor oradan da ÇİN'e uzanan kapıyı aralıyordu. KARA LİSTEDE OLMASI İÇİN BU YETERLİYDİ! Bu nedenle konunun HAMAS'la hiç ilgisi bulunmuyordu. Saldırı gerçekleşince ABD hiç gereği yokken HAYFA'nın karşısına GERALD FORD'u yolladı.
Eisenhower de yoldaydı. Koca uçak gemileri onlarca uçak imha gücü yüksek gemiler HAMAS için gelmiyordu. SURİYE'nin kuzeyi de hesaba dahildi. Bize gözdağı veriyorlardı. GEMİLERLE her noktaya ulaşma kabiliyetleri vardı.
Bunun üzerine İNGİLTERE sessiz kalamazdı. Büyüklükiddiasına yakışmazdı.
KIBRIS'taki ÜSLERİ yetmezdi.
Gücünü göstermek için onlar da KRALİYET DONANMASI'na ait iki gemiyi yolluyorlardı. ABD'ye "Yalnız değilsin" demek istiyorlardı. Konu tamamen buydu. ABD bölgedeki aktörleri yanında görmek istiyor İngiltere ise desteğini ilan ediyordu. Çin konusunda ısrarcı olduklarını ortaya koyuyorlardı. Bu ABD'yi büyük ihtimalle daha saldırgan yapacaktı. Muhtemelen ABD içinde bir TERÖR olayı yaşanacak ABD'de buna bölgede karşılık verecekti. KARARLILIKLARI ortadaydı. Ancak şu an İSRAİL'i dizayn ediyorlardı. NET! Bakın bölge adeta yanarken Çin'in Orta Doğu özel elçisi Zhai Jun, dün İsrail Cumhurbaşkanı Herzog ve Başbakan Netanyahu ile görüştü. Tel Aviv bu temasla ilgilenirken, PEKİN'de bir saldırı gerçekleşti.
YORUM YAPIN
Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.