Sesli Makale

8 Nisan 2015

Listeler açıklandı, ortalığı heyecan kapladı... Siyaset havayı teslim aldı! Ben en çok CHP'ye yoğunlaştım! Belli ki bir AKIL orada başka bir şey yapmak için yola çıkmış... "Kim ne yapmak istiyor?" diye kafa yordum!
CHP'liler'den cevap alamayınca yine iş başa düştü!
Sabah erken saatlerde Umut Oran, Aydın Ayaydın, Faik Tunay gibi isimlerin DIŞARIDA kaldığını öğrendim!
Değerlendirmeye buradan başlamakta fayda var!
Tanımasam da Faik Bey'in CHP ile Paralel Yapı arasında köprü olduğunu biliyorum! Birçok mesajı kendisinin getirip götürdüğü söyleniyordu!
Zaten Faik Bey bunları saklayacak biri de değildi! Pensilvanya'ya gidip oradaki şartlarda yaşadığı ve uzun süre çiftlikte vakit geçindiği de sır değildi! Diğer bir deyişle arkasında koca bir güç vardı! Herkes öyle söylüyordu! Ama PARALEL YAPI'nın karargahında özel olarak ağırlanan ve ikili görüşmeler yapan ender isimlerden olan TUNAY, Kemal Bey'in listesine girememişti! NEDEN? Umut Oran... Umut Bey de gelecek vaad eden ve son dönemde isminden çok söz ettiren siyasi bir kimlikti! "SÜMEYYE ER DOĞAN'A SUİKAST " planında ismi manşetlerden inmedi! Twitter'a kişisel başvuruda bulundu ve yazışmalarını açıkladı! "Suikastla hiç ilgim yok!" dedi. Ama CHP'li bir vekilin böylesine bir iddianın içinde olması garipti! Kemal Bey ve CHP, MİT'i suçladı! "Bu bize kurulmuş bir kumpastır!" denildi!
Oysa Umut Bey'in de Atlantik'in ötesinde dostları vardı! Bence de güçlü bir isimdi! Ama belli ki gücü yetmedi! O da biz de şaşırdık! MİT yapmadığına göre biri düğmeye basmış ve liste dışında kalmıştı! NEDEN? Aydın Ayaydın... Daha geçtiğimiz gün Kemal Bey'in yaptığı bir çıkışta hemen yanı başındaydı! Sağ kolu gibi duruyordu! Sarıgül'ün adamı olduğu bilinen bir SIR'dı! Zaten bir de Kemal Bey'in önüne VİS Kİ KADEHİ koyarak düşürmeye çalıştığı tuzak vardı! Belli ki bir TAŞLA iki kuş vurulmuştu! Aydın Bey'den viskinin, Sarıgül'den de ŞİŞLİ 'deki Hayri İnönü ile başrolü oynadığı skandalın intikamı alınıyordu! Ayrıca Sarıgül liste dışında kalmıyor ancak kapıya en yakın yerde bekletiliyordu! Tıpkı Sarıgül gibi Hayri İnönü olayına karışan ve arabulucu olarak görev yapan İhsan Özkes Bey vardı! O da kapıya yakın yerde tutuluyordu! NEDEN? Kamer Genç, Güldal Mumcu, Sinan Aygün, Hurşit Güneş gibi daha pek çok ismi sıralayabiliriz!
Ama gerek yok!
Kim bu isimleri istemedi?
Neden karşı çıktı? Ne için liste dışı bırakıldı?
Gün boyu bu sorduğum CHP'liler, cevap veremedi!
Gelin birlikte yürüyelim o zaman! Biraz geriye gidelim...
ABD Başkanı Barack Obama'nın 2 dönem başkanlık kampanyalarını yürüten Benenson Strateji Grubu, "CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun marka değeri yüksek bir hayat hikâyesi var.
Bu hayat hikâyesi üzerine propagandanızı kurabilirsiniz" önerisinde bulundu. Seçmen davranışı konusunda CHP'ye sunum yapan Amerikalı şirket, vatandaşın özellikle ekonomi ve işsizlik konusuna yoğunlaştığına dikkat çekti. Seçimde bu iki alanla ilgili çözümlere ve projelere ağırlık verilmesini önerdi. "Halkın cebine hitap edecek projelere ağırlık verin!
Söylemlerinizde asgari ücretle geçinenlere, emeklilere dokunacak ekonomik konuları öne çıkarın" notunu da düşmeyi ihmal etmedi!
Benenson Strateji Grubu, şimdi konuşmadığımız, unuttuğumuz çok önemli bir AKIL daha verdi! "Kazanamayacağınız illere kesinlikle gitmeyin!" CHP geride kalan son seçimde aşağı yukarı Orta Anadolu ile DOĞU'dan hiç vekil çıkaramamıştı! Ve Amerikalılar "Sakın buralara gitmeyin!" diyordu!
Unutmadan söylemekte fayda var! Bu şirketin sahibi Joel Benenson, Rothschild ailesine çok yakın bir isimdi.
Ancak siyaset BOŞLUK kabul etmezdi! Gidemediğin yeri alamazdın! Peki ne olacaktı?
Kritik soru bu! CHP gidip alacağı yerleri alacaktı! Zaten bunlar hep başarılı olduğu noktalardı!
Gitmediği ve gidemediği için hiç alamadığı yerlere şimdi MHP ile HDP gidecekti! Şimdi vitesi biraz daha yükseltiyorum!
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde "ÇATI ADAYI" diyerek ortak aday gösteren CHP ile MHP bu seçimde yanlarına HDP'yi de almış olabilir mi? Hemen karşı çıkmayın! Temelde üç partinin birbirine TERS hiçbir politikası yok! Hiç! İDEOLOJİK bakarsanız yanılırsınız!
Yani BİR AKIL DEVRE YE GİR Dİ DE ÜÇ PARTİ Yİ DİZAYN MI ETTİ ! Paralel Yapı'nın seçimlere bir etkisinin olmadığı görülünce ilk üzeri çizilen onlar oldu!
Amerikalılar zaten bunu biliyordu!
İyi de bütün bunları kim yaptı?
Şirketi söyledim! Bir de unutmayalım listeler yapılmadan önce Türkiye'ye gelip Aydın Bey'in televizyonunda boy gösteren ve "Bakan olarak gelirim!" diyerek Kemal Bey'e göz kırpan DER VİŞ vardı! Kemal Derviş'in bu işlerde rolü var mı, yok mu bilemem! Ama ortada büyük değişiklik var! Zoraki bir evliliğin bitişi var! Haksız mıyım?
Siz ne dersiniz? Yazacaktım fırsatım olmadı!
Yalova Valisi Selim Cebiroğlu... Bir okula gidiyor ve karşısında bulduğu öğretmenin kılık kıyafetini beğenmiyor ve azarlıyor! Hem de öğrencilerinin yanında! Çok başarılı olan matematik öğretmeni Halil Serkan Öz de bir süre sonra kalp krizi geçirip hayatını kaybediyor!
Aslında Vali Bey'e bu vicdan azabı yeter de artar bile! Ancak kaçırdığı önemli bir nokta var! Bu ülke uzun yıllar insanların kıyafetiyle uğraşmaktan yerinde saydı!
Ayrıştı, acı çekti! Biz insanlarımızı giydikleri elbiselere ve bunların şekillerine göre değerlendirdik!
Oysa kafalarının içine bakmalıydık! Yani AKILLARINA!
Yapamadık! Vali Bey şimdi bu filmi başa sarmaya kalktı! Olmadı!
Hem de hiç! Yanlış mı? Yeni Şafak, İsmet İnönü ile Şükrü Kaya'nın ittifakını ortaya koyan belgeler yayınladı! Konuya girmiyorum! Ancak Şükrü Kaya ile İsmet İnönü bir araya gelebilecek son iki kişiydi! Bu dönemin karanlık olduğu ve üzerinde durulması gerektiğini yıllardır söylerim! Bence işe "ŞÜKRÜ KAYA neden İsmet Paşa'dan nefret ederdi?" sorusuna cevap aramakla başlamalıyız! Bilen var mı? Neden bir arada olamazlardı? Neden? Tam yeri değil mi? Savcı Kiraz'ın şehit edilmesinden sonra başlatılan operasyonlarda Okmeydanı'nda yakalanan ve İngiliz pasaportlu Alman ajanı olduğu ortaya çıkan Stephan Shak Kaczynski'ye kim sahip çıktı? Evet bildiniz!
İngiliz medyası! Bütün gazeteler ağız birliği yaparak "Bu adamın neresi ajan!" diye esip gürlediler!
Biz ifadelere ve delillere göre yazıp çizdik! Kaynak Türk polisi... Peki onlar nasıl oluyor da bu kadar iyi tanıyor ve "Asla değil!" diyorlar anlamadım! Bileniniz var mı? Çözemedim! Çok sevdiğimiz dostumuz "FİGÜRAN" diye gülmeyi unutanlar için harika bir film çekmiş! Sinemalarda! Kahkaha da, aşk da, insanlık da var içinde!
Sinemayı anlatıyor! Anladığımız dilde! Gidin! Keyifli 2 saat geçirin!

Takvim