GÜNCEL

Bülent Orakoğlu : CIA Başkanı’nın Türkiye’ye gelmesinin asıl nedeni?

Tarih
29 Ekim 2018
İzlenme
Kişi
Yazar
Bülent Orakoğlu

Cinayet var itiraf var. Katiller ortada ama ceset yok. Vahşi cinayetin planlı ve organize olarak Suudi Arabistan Başkonsolosluğunda işlendiğine yönelik Suudi Başsavcılığının açıklaması var ama emri veren üst düzey yetkiliyi neredeyse tüm dünya bildiği halde bu isim özellikle açıklanmıyor veya açıklanamıyor. Ancak bu önemli isim hem Suudi Arabistan kralı hem de ABD Başkanı TRUMP tarafından koruma altına alınmaya çalışılıyor. Bu amaçla cinayetin birkaç istihbaratçı ve üst düzey bürokratların üzerine yıkılması konusunda ve tahkikatın selameti açısından ciddi endişeler yaratan büyük gayret ve çalışma var. Trump’un Kaşıkçı’yı katledenler için “serseri katiller” ifadesi, Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Salman’ın olaydaki sorumluluğunu örtbas etme çabası olarak yorumlanmıştı. Kral Salman oğlunu korumaya çalışıyor diyelim, peki TRUMP ne yapmaya çalışıyor? İlk dış gezisini gerçekleştirdiği Suudi Arabistan’da iki ülke arasında imzalanan 10 yıllık bir süreyi kapsayan 110 milyar doları silah ve askeri mühimmat olmak üzere 350 milyar doları bulan ikili anlaşmaların bozulabileceği endişesini mi taşıyor, yoksa başka korkularımı var? Örneğin Kaşıkçı’nın vahşi bir şekilde infazına karar veren kişinin Veliaht Prens M.bin. Selman olduğu anlaşılırsa damadı ve danışmanı Kushner üzerinden kaçıkçı cinayeti ile ilişkilendirilebileceği korkusunu mu taşıyor? Suudi Arabistan’ın Kaçıkçı’nın bir arbede sonucu konsoloslukta öldüğü açıklamasını Trump inandırıcı bulmuştu. Senato’da bu taraflı ve korumacı tutumu konusunda en sert eleştiri ve suçlama Senatör Elizabeth Warren’den gelmişti. ‘’ABD Başkanının Riyad yönetimine gereken tepkiyi verememesini, Trump’ın Suudilerle olan şahsi ekonomik ilişkilerine bağlayan Warren, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, Suudiler yıllarca Donald Trump’ın batık işletmelerini kredileriyle kurtardılar. Bugüne kadar kaç para aldı acaba? Amerikan Başkanı’nın Suudi Kralının sözcüsü gibi davranmasının bedeli ne? Trump vergi hesaplarını yayınlasın da görelim.’ Açıklaması sonrasında ise TRUMP Cemal Kaşıkçı cinayetinin sorumluluğu konusunda ilk kez Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’a işaret etmişti. TRUMP’un kaşıkçı infazında kısa süre içinde farklı ve şüpheli açıklamalar yapması ve CIA Başkanı Haspel’i sözde bu konuyu araştırması için Türkiye’ye göndermesi bana göre asıl neden değil. Zira olası şüpheliler arasında TRUMP da var. TRUMP Türkiye’nin elinde Kaşıkçı’nın infazı dolayısıyla kendisi aleyhinde bir delil veya konuşma olup olmadığını araştırması için CIA Başkanı Haspel’i Türkiye’ye gönderdiği anlaşılıyor. CIA Başkanı Haspel aslında Türkiye’nin elinde olduğu varsayılan konsoloslukta Kaşıkçı’nın katledilmeden önce yapılan işkence kayıtlarının nasıl elde edildiğini bu kayıtlar dışında başka bilgi veya belge veya kayıt olup olmadığını araştırmak için Türkiye’ye gelmişti. Bu sorunun cevabını Cumhurbaşkanı Erdoğan partisinin genel merkezinde Genişletilmiş İl Başkanları toplantısında Suudi Arabistan’a yönelttiği eleştirilerde verdi. ’’Kaşıkçı’nın konsoloslukta öldürüldüğü ortada da cesedi nerede? Bu cesedi göstermeniz lazım. Veya cesedin teslim edildiği yerli işbirlikçiyi açıklamanız lazım. Suudi Arabistan’dan Türkiye’ye kaşıkçıyı infaz için gelen 18 kişi Kaşıkçı’nın kimler tarafından öldürüldüğünü biliyor. Çünkü fail veya failler bunların içinde. İçinde değilse o zaman yerli işbirlikçi kim? Bunları açıklayacaksınız. Açıklamadığınız sürece Suudi Arabistan bu zandan kurtulamaz. Merak edenlere elimizdeki bilgileri, belgeleri orijinallerini vermemek suretiyle verdik, veriyoruz. Bunu Suudi Arabistan’a da verdik.

ELİMİZDE BAŞKA BİLGİ BELGE YOK DEĞİL, VAR

Elimizde başka bilgi belge yok değil var. Gün ola harman ola. Çok aceleci olmanın da anlamı yok. İlk etapta, Kaşıkçı’yı öldürenleri Suudi yetkililer açıklayacak. Ama ben kendilerine söyledim, dedim ki: siz konuşturmasını bilirsiniz. İşbirliğimizin kilit noktası bu 18 kişi. Konuşturamıyorsanız olay İstanbul’da vuku bulmuştur, o zaman bunları bize teslim edin, biz yargılayalım. Konunun araştırılması noktasında Türkiye’nin insani ve ahlaki duruşu tüm dünya tarafından takdirle karşılanmıştır. Hadise ilk duyulduğunda suçu ülkemizin üzerine yıkmak üzere harekete geçen bir takım mahfillerin aslında cinayetin faillerinin yönlendirmesi ile hareket ettikleri anlaşıldı’’ demişti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından Türkiye’nin elinde Kaşıkçı cinayetinin arka perdesini de aydınlatacak bilgi ve belgeler olduğu, ancak gerek CIA Başkanına gerekse Suudi yetkililere bu bilgi ve belgelerin verilmesinin tahkikatın selameti açısından sakıncalı olabileceği değerlendirilmiş görünüyor. Zira Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın soruşturmanın Türkiye’de yapılması ve 18 şüphelinin Türkiye’ye teslim edilmesine yönelik çağrısı Suudi yetkililerince reddedilmiş, soruşturma ve tahkikatın Suudi Arabistan Başsavcılığı tarafından yapılacağı bildirilmişti. Eğer Kaşıkçı cinayetinin Suudi Arabistan tarafından soruşturulmasına uluslar arası toplum ve medya tarafından göz yumulursa, bu cinayetin üstü açık bir şekilde örtülür.

Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu’nda Kaşıkçı’nın öldürülmesini kınayan ve uluslar arası soruşturma çağrısında bulunan karar tasarısı 1 hayır 325 evet oyuyla kabul edildi. Suudi yetkililere Kaşıkçı’nın cesedinin yeri hakkında bilgi verilmesi çağrısı yapılırken ‘’Adam kaçırma ve yargısız infazın’’ insanlığa karşı bir suç olduğu kaydedildi. Soruşturmanın uluslar arası gözlemcilerin de katılımıyla ‘tarafsız bir mahkeme’ tarafından gerçekleştirilmesi ve sorumluların uluslar arası standartlara uygun şekilde cezalandırılması gerektiği bildirildi.

Bakalım milyar dolarlar mı yoksa adalet mi kazanacak!

yazının kaynağı

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;