Tarih 19 Haziran 2019İzlenme KişiYazar Bekir Hazar
Paylaşım
1956-60 arası Türkiye'de bir Amerikan elçisi vardı. Adı Fletcher Warren'di. O dönemde Ankara'da Başbakan ve Bakanlar Kurulu görüşürken toplantı odasına girecek kadar cüretkardı. Bir gün elçilikte askeri ateşe ve iki CIA ajanı ile yemekte buluştu. İlginç şeyler söyledi. Mesela "Türkiye'nin heryerine hakimiz" dedi. Türk ordusu için "Yüzde yüz bizimle beraber" tanımlaması yaptı. O sohbette söze askeri ateşe de girdi. Generaller ile arasının çok iyi olduğunu söyledi.
Ancak bazı genç subayların iktidara karşı ayaklanma niyetinde olduğunu vurguladı. "Her şey bize bağlı. Amerika'nın isteği dışında kimse Ankara'da kuş uçuramaz" diyerekböbürlendi. CIA görevlilerinden biridevraldı sazı. Türkiye'de hem askeriistihbaratın hem de MİT'in tamamıylaCIA emrinde olduğunu söyledi.
"Maaşları bile biz ödüyoruz" dedi.
Muhabere sistemlerini dahi CIA'nın kurduğunu belirtti. "Gerekli yerlerede bol para dağıtıyoruz" diye ekledi. Ortadoğu'daki en büyük CIA istihbarat merkezinin Karamürsel ve İncirlik olduğunu anlattı.
Karadeniz'deki Amerikan üslerinde kıtalararası füzeleri yönetebilecek çok yönlü sistemlere sahip olduklarını iftiharla masaya sundu. "Rusya'yı 24saat gözetliyoruz Karadeniz'dekiüslerimizden" diye övündü.
"Buradan kalkan U2 uçaklarımız sadece Rusya'nın değil tüm dünyanın fotoğrafını çekiyor"diyerek gülümsedi. Askeri üslerin dışkilidi bizdeydi. Ama içeriden açananahtar onlardaydı. Bir GeneralimizKaradeniz'deki Amerikan Üs'sünegirmeye kalkınca kapıdan sokulmadı.
Büyük tartışma yaşandı. "Burası Amerikan toprakları" diyerekiçeri alınmadı. Yapılan saygısızlığıGeneralimiz dönemin BaşbakanıDemirel'e taşıdı. "Büyük terbiyesizlik"diyen Demirel çok öfkelendi. Oüssün Amerikalı komutanındanözür dilenmesi istendi. Ancak neolduysa oldu... Türkiye Amerikanüssünün komutanından özür diledi.
Zaten Menderes'i idama yollayanlar da onlardı. Demirel bunu biliyordu.
Nasıl korkup özür dilemesindi? Nihat Erim'in bile darbe sonrası Başbakan olacağını Türk gazetecileri Amerikan elçiliğindeki resepsiyonda öğreniyordu.
Çıkar çıkmaz Nihat Erim'i arıyorlar, tebrik ediyorlardı. Ancak CHP'li Nihat Erim şaşkındı. Adamcağızın Başbakan olacağından haberi yoktu. 50'lerde damarlarımıza kadar böylersine sızmışlardı. Kimi indireceklerine, kimi çıkaracaklarına dahi onlar karar veriyordu. O yüzden Ankara'daki Generallerimiz geçmişte Amerikan lobilerinde endam göstermek için sıraya giriyordu. Amerika'nın eyaleti gibiydik. Son 15 yıldır Türkiye'de çok şey değişti. Allah'a şükür MİT'in maaşlarını dahi biz ödüyoruz.
Demirel gibi Washington'da Beyaz Saray'dan çıktıktan sonra "Müjdemiisterim 3 tane fırkateyn hibeediyorlar" diyerek mutluluktan havalara uçmuyoruz. Kendi savaş gemilerimizi yapıyoruz. Hatta uçak gemimizi bile denize indiriyoruz.
Bazı CHP milletvekillerimiz "Ne işimiz var uçak gemisi" ile diyedursun... Üç denizde de aynı anda170 savaş gemisiyle gövde gösterisiyapıyoruz. "Türkiye Akdeniz'de sondaj gemilerini geri çeksin"diyen Fransa'ya "Hadi Leyn"diyoruz. Amerika yırtınıp dövünse deRusya'dan S-400 savunma sistemialıyoruz. Sam Amca "F-35 vermem"diyor... Vermezsen verme... Paris'tedüenlenen 53. Uluslararası Havacılıkfuarında da Milli MUHARİP UÇAĞIMIZ da görücüye çıkmış...
5. nesil savaş uçağını üretecek sayılı ülkelerden olacak mışız iyi mi?..
Tabi öfkelenecekler...
YORUM YAPIN
Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.