Siyasal sistemimizde Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin darbelere, muhtıralara kadar uzanan sancılı bir geçmişi var. O nedenle, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden ziyade, “Çankaya Savaşları” olarak anıldı.
27 Mayıs’tan 12 Mart’a, 12 Eylül’den 28 Şubat’a baktığımızda “Çankaya gerçeği”çıkıyor karşımıza. Demirel, “Kanlar, Kenan Evren’i Çankaya’ya taşımak için akıyordu” diye boşa dememişti. En son 2007 yılında yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde 27 Nisan’da e- muhtıra verilmiş, 2014 seçimleri öncesinde Gezi olayları ve 17-25 Aralık darbe girişimi yaşanmıştı. Çünkü rejim açısından Cumhurbaşkanlığı “son kale” olarak görüldü. TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu Başkanı Nimet Baş, “İstediğimiz birçok bilgi ve belgenin Başbakanlık dahil olmak üzere birçok devlet kurumunun arşivlerinde yok edildiğini gördük. Ancak Cumhurbaşkanlığındaki belgeler duruyordu. Çünkü orayı son kale olarak gördükleri için yok etmemişler” demişti.
yazının devamını okumak için tıklayınız
Hiç yorum yapılmamış
698 kez izlendi
770 kez izlendi
555 kez izlendi
2078 kez izlendi
YORUM YAPIN
Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.