SİYASET

Nedim Şener : FETÖ’nün CHP üzerindeki hâkimiyeti kasetle başladı kasetle devam ediyor

Tarih
11 Haziran 2025
İzlenme
Kişi
Yazar
Nedim Şener

2009’da İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Perez’e “One minute” çıkışı sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan ve destek olan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, İsrail’in hedefine girdi. İsrail’in kullandığı araç ise yıllardır yatırım yaptığı yargı, emniyet, TSK, bürokraside kilit noktaları ele geçiren Fetullahçı Terör Örgütü oldu.

Soykırımcı İsrail’in, Gazze’ye yardım götüren Mavi Marmara katliamından sonra harekete geçen FETÖ, daha önce işbirliği yaptığı iktidara karşı emniyet ve yargı eliyle tam bir savaşa başlamadan önce muhalefeti dizayn etmeye girişti. Erdoğan’a karşı yargı operasyonlarına başlarken 6 Mayıs 2010’da kaset kumpasıyla Deniz Baykal’ı istifa ettirdi, 2011 yılında da MHP’nin 10 genel başkan yardımcısının istifasına yol açan kasetleri yayınladı. Operasyon MHP’de değil ama CHP’de sonuç verdi.

2010’DA Y-CHP OLDU

Böylece CHP’de 13 yıllık Kemal Kılıçdaroğlu dönemi başladı. 2010 yılında 87 yaşında olan CHP, Y-CHP olarak anılmaya başlandı. Y-CHP’nin ne olduğunu o dönem CHP milletvekili olan Tanju Özcan’ın sözleriyle aktarayım: “24’üncü yasama dönemiydi, ‘Yeni CHP’ diye bir tanım vardı. Sayın Kılıçdaroğlu geldiğinde bunu kullanıyordu. Genç milletvekilleri olarak da 15 günde bir yemek düzenliyorduk. Yemekte Aykut Bey vardı, Tokat Milletvekili Orhan Bey dedi ki ‘Efendim ortaokul çocuğuna anlatır gibi anlatın iki cümleyle biz halka anlatalım’. Kılıçdaroğlu da dedi ki ‘Sayın Baykal partiyi MHP’ye yakın bir çizgiye oturtmuş, ben de BDP’ye yakın bir çizgiye oturtmaya çalışıyorum’. O zaman HDP değil BDP vardı.”

Y-CHP’de artık “Ulusalcılığa”, “Atatürkçülüğe”, dolayısıyla Atatürkçülere, ulusalcılara da yer yoktu.

KUMPAS FETÖ’DEN SUÇ DUYURUSU TANJU ÖZCAN’DAN

Bolu Belediye Başkanı Özcan'ın 'koruma tedbiri' kararına uymadığı iddiasıKılıçdaroğlu CHP’si artık FETÖ’nün emniyet ve yargı eliyle yaptığı operasyonların siyasi hamiliğine ve sözcülüğüne soyunmuştu. Ne ilginçtir, Kılıçdaroğlu’na “Y-CHP nedir?” diye soranlar arasındaki isim olan CHP Bolu Milletvekili olan Tanju Özcan, FETÖ’nün internete sızdırdığı Milli İstihbarat Teşkilatı ve terör örgütü PKK’lı yöneticilerin “Oslo Görüşmeleri” için MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve yardımcıları hakkında 18 Eylül 2011’de savcılığa suç durusunda bulunan isimdi. FETÖ’cüler Özcan’ın dilekçesini daha sonra MİT TIR’larının durdurulması kumpasında da kullandı.

Kılıçdaroğlu, 7 Şubat 2012’de MİT Müsteşarı Fidan ve yardımcılarının tutuklanması girişiminden 10 gün önce FETÖ’nün ABD imamlarını Genel Merkez’de ağırlamıştı. 17/25 Aralık 2013 belgeleri, 2014 MİT TIR’larının durdurulması gibi sahte ses kayıtları artık Kılıçdaroğlu ve Bülent Tezcan gibi isimler tarafından servis ediliyordu. Hatta CHP’li Eren Erdem, Karşı gazetesinde yayımladığı tutuklanmasına yol açan belgeleri bizzat Bülent Tezcan’ın verdiğini açıklamıştı.

İktidarın FETÖ’ye karşı operasyonları başladığında karşısına çıkan Kılıçdaroğlu ve CHP yönetimi oldu. FETÖ’cülerin medyası ve bankasına el konduğunda CHP’liler engel olmak için önüne yığıldılar. 15 Temmuz 2016 darbe girişiminden sonra da “kontrollü darbe” yalanını beraber söylediler. Darbe girişimi sonrası FETÖ’cüleri Genel Merkez’de ağırlamalarını, KHK’lılara mağdur diye sahip çıkmalarını hatta milletvekili listelerinde yer vermelerini anlatmaya gerek bile yok.

KULLANIM SÜRESİ DOLDU

FETÖ’cüler CHP üzerinde tam kontrolü sağlamıştı. Yıkmak istedikleri iktidara karşı ana muhalefetin arkasında güç olarak durmaya devam ettiler. Ancak 12 seçim kaybeden Kılıçdaroğlu bir türlü istenilen sonucu veremiyordu, 2018 Aralık ayında CHP’lilerin bile tanımadığı Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İBB Başkan adayı ilan edildi.

2013-2014’ten itibaren Beylikdüzü’ndeki yaptıkları hakkında sürekli bilgilendirilen Kılıçdaroğlu, İmamoğlu’nu nasıl ve neden aday yaptığını belki bir gün kendisi anlatır. Ama bu kararı artık Kılıçdaroğlu’nun dönemi ve kullanım süresinin dolduğunu gösteriyordu. Zamanında Kılıçdaroğlu’nu CHP’nin başına getiren güçler, 2023 cumhurbaşkanlığı seçimlerine doğru aday olarak İmamoğlu’nu pazarlıyordu.

Son şansı Macaristan’da küreselcilerin uyguladığı “6’lı Masa” modeliydi.

Buna rağmen “kazanacak aday” diye İmamoğlu ismi dayatıldı. Uğruna 6’lı Masa dağıtılsa da 2023’te kaybedilen seçime en fazla “cumhurbaşkanı yardımcısı” olarak girebildi.

SIRTINDAKİ HANÇER ‘ÖZEL’

Seçimin ertesi günü gözünü karartmış biçimde “değişim” diyerek kendisi önünde engel gördüğü Kılıçdaroğlu’nun altından CHP Genel Başkanlığı koltuğunu çekmek için kolları sıvadı. “Bir daha aday değilim”, “Gemiyi güvenli bir limana bağlamak istiyorum” dese de “Partiyi geçmişi temiz birine hemen bırakırım” sözleri ile yolsuzluklarından haberdar olduğu İmamoğlu’nu kastettiği yorumları yapılıyordu.

FETÖ’DEN KILIÇDAROĞLU’NA KASET ATAĞI

Elbette bu sözler “Kimi, kaça, nasıl satın alacağını bilen birisi” olan İmamoğlu’nu durdurmazdı. “Değişim” diye başlayıp Kılıçdaroğlu’nun kaybettiği tüm seçimlerde yanında olmuş en yakınındaki isimleri etrafına toplamış “hançer” olarak kullandığı Özgür Özel’i sırtına saplamıştı.

İl ve ilçe kongrelerinde kurulan delege pazarlarından sonra 4-5 Kasım 2023 tarihinde yapılan şaibeli 38’inci kurultayda delege oyları satın alınarak Kılıçdaroğlu’nun altındaki koltuk alındı. Özgür Özel’in koltuğa oturduğu günden bu yana CHP’lilerin şaibe tartışması bitmedi, sonunda iptali için yargıya dava açtılar. Ankara Cumhuriyet Savcılığı’nın konuyla ilgili iddianamesi, 1000-1.500 dolara pavyon köşelerinde oyunu değiştiren delegeler üzerinden yapılan pazarlıklar ile CHP içindeki kokuşmuşluğu ortaya koydu. Bu iddianamenin de dahil edileceği 30 Haziran’da görülecek şaibeli kurultayın iptali davası öncesi FETÖ yine devreye girdi. Mahkemenin CHP yönetimini İmamoğlu-Özel’den alıp Kılıçdaroğlu’na devretmesi tüm umutlarının suya düşmesi demekti.

İşte tam bu aşamada FETÖ yeniden devreye girdi ve CHP yönetiminin Kılıçdaroğlu’na dönüşünü engellemek için bir ses kaydı yayınladı.



FETÖ, CHP’NİN İÇİNDE ATAKTA

FETÖ’ye yardım yataklıktan aranan, Almanya’da istihbarat örgütünün korumasında yaşayan firari Erk Acarer tarafından servis edilen ses kaydı anlayan için birçok mesaj içeriyor.

Birincisi, CHP içinde FETÖ’cüler telefonla yaptığınız konuşmanızı “ortam kaydı” alacak kadar yakın. Ekrem İmamoğlu, kurultay günü iki seçim arası Kılıçdaroğlu ile çekilme konusunda telefonda görüşmesi yaparken aynı ortamda olan birisi tarafından kayıt yapılmış. Kılıçdaroğlu’nun seslerinin kaydedilmemiş olması, ortamda bilinen diğer kişilerin seslerinin duyulması bunu gösteriyor.

Bu FETÖ’nün CHP içindeki birçok kişiyi sesli ya da görüntülü kaydettiğini ve şimdi olduğu gibi zamanı geldiğinde yayınlanmak üzere arşivlediğini de gösteriyor.

yazının devamı

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER
ÖNE ÇIKANLAR Tümü

Copyright © 2025 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;