Sesli Makale

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, FBI’ın (Federal Soruşturma Bürosu) FETÖ’nün Amerika’da işlettiği okullarla ilgili olarak 20 eyalette soruşturma yürüttüğünü açıkladı. FETÖ’nün Amerika’da da sahtecilik, dolandırıcılık yaptığını sağır sultan duydu ama nedense bugüne kadar Amerikalı yöneticiler bir türlü duymadı. Amerikalı avukat Robert Amsterdam, yıllardır yaptığı araştırmaları raporlaştırdı, yetmedi 644 sayfalık bir kitap haline getirdi. İngilizce’den sonra Türkçe olarak da yayınlanan “Aldatma İmparatorluğu: Gülen'in ABD'deki Okul Şebekesi (Turkuaz Kitapçılık) isimli kitap FETÖ’nün Amerikan devletini de nasıl soyduğunu göz önüne serdi.

243 milyon dolar sahtekarlık

ABD'nin 29 eyaletinde 174 okul işleten FETÖ’nün bu okullar aracılığıyla bugüne kadar yaklaşık 243 milyon dolar düzeyinde "sahtekarlık" yaptığı tespit edildi. İddialar, delillere dayanıyor. Bu araştırma sonuçları bile FETÖ elebaşı Gülen başta olmak üzere bu sahtekarlığa adı karışan tüm FETÖ üyelerinin tutuklanmasını sağlar. Yalnız bu mu? FBI yalnızca kendi arşivine baksa FETÖ lideri Gülen’in nasıl bir sahtekar olduğunu, nasıl bir suç örgütünün yöneticisi olduğunu bir günde görür. Ertesi gün de tutuklayıp hapse atar.

FBI, Gülen CIA bağlantılı

Örnek mi? Eski FBI Danışmanı Paul L. Williams’ın tespitleri yeter. Williams, 2010 yılında FETÖ elebaşı Gülen için bazı tespitlerde bulunmuştu. O tespitler FETÖ’nün 15 Temmuz Darbe Girişimi Araştırma Raporu’na şu satırlarla girdi; “Gülen 2007 yılında sürekli oturma izni için mahkemeye başvurduğunu, 2007 Kasım ayı içerisinde bu başvurusunun ABD Vatandaşlık ve Göçmen İşleri Bürosu tarafından “Gülen’in CIA ile hem mali hem de siyasi ilişkide olması kuşkusu” ile reddedildiğini, sonraki süreçte FBI tarafından “Bu adam tehlikeli, bu adamı ülkede tutamayız, geri göndermemiz gerekiyor” şeklinde mahkemeye bilgi verildiğini, ancak Graham Fuller isimli CIA görevlisinin duruşmanın hakimine “Bu adamın ABD’yi terk etmesine izin veremeyiz, çünkü olağanüstü kabiliyetlere haiz bir kişi olduğu” şeklinde beyanda bulunduğunu ve bu sayede oturma izni alabildiğini, kendisinin bu duruma çok şaşırdığını, üçüncü sınıf bir eğitimi olan adamın CIA tarafından korunmasına anlam veremediğini, bir ara eski istihbarat müdürlerinden Osman Nuri Gündeş ile Fetullah Gülen hakkında sohbet ederken kendisine hitaben ‘Orta Asya’daki her Gülen okulunda bir CIA ajanının bulunduğunu’ anlatmıştır.”

yazının devamı