SİYASET

Murat Alan : Menderes’ten, Özal’a.. 67 yıllık hayalimizi Erdoğan gerçekleştirdi..

Tarih
05 Mayıs 2023
İzlenme
Kişi
Yazar
Murat Alan

Ellili yıllar..

Demokrat Parti iktidarda..

Ülkenin ekonomik durumunda ciddi bir ilerleme var.

Batılı standartlarda sanayi hamlesinin adımları atılıyor, iktisadi ve ticari faaliyetler hız kazanmış durumda.

Ama Amerikalılar rahatsız!..

O günlerin New York modasına uygun, koyu lacivert takım elbisesi giyen, özenle arkaya taranmış briyantinli saçları ile tipik bir Amerikalıyı andıran Menderes, Anadolu çocuğu olduğunu esaslı bir şekilde ortaya koymuş.

Washington’da bir kandırılmışlık algısı hakim.

Türkiye’yi Amerikan uydusu yapacağı ümit edilen Menderes, gücü eline geçirince milli çıkarlar peşine düşmüş..

Tıpkı Başkan Erdoğan gibi bağımsız Türkiye’nin önünü açacak adımlar atıyor.

ABD tarafından dizayn edilen, asker ve sivillerden oluşan gruplar harıl harıl çalışıyor.  

Çünkü Menderes, ABD’nin dayattığı politikadan uzaklaşmak istiyor.  

İngiltere, İran, Rusya ve diğer ülkelerle de temas halinde.  

15 Temmuz darbesi esnasında gücünü çek ettiğimiz Ezan-ı Muhammedi aslına döndürülmüş. CHP’nin Türkçe ezan dayatmasının sonlandırılmasının üzerinden henüz 5 sene geçmiş.

Kulislerde Ayasofya’nın durumu konuşuluyor.  

Tıpkı bugün olduğu gibi, sürekli yalan manşetler atan bir medya, o yalanları geliştirip halka nefret tohumları aşılayan muhalefet işbaşında.    

Ve 6-7 Eylül hadisesi peydahlanıyor.  

15 kişi hayatını kaybediyor, 4.214 ev, 1.004 işyeri, 73 kilise, bir sinagog, iki manastır, 26 okul ile aralarında fabrika, otel, bar gibi yerlerin bulunduğu 5.317 mekân saldırıya uğruyor.

Sonuç?

Tam da cuntacıların istediği gibi sıkıyönetim ilan ediliyor, darbecilerin hareket alanı genişliyor. Menderes Hükümeti uluslararası alanda yalnızlaşıyor.

Ama gündem yoğun..

Türkiye’nin sanayi alanında çok önemli bir gereksinimi var.

Menderes, meydanlarda haykırıyor..

“En önemli sorunumuz enerji. Sanayimizi ilerletmek için ucuz elektrik şart” diyor.

‘Atom Enerjisinin Barışçıl Amaçlarla Kullanılması’ amacıyla toplanan 1. Cenevre Konferansı’nda notlarını alıyor.

Türkiye, bir an önce sınırsız olanaklar sunan nükleer güce erişmeli..

1956 yılında Başbakanlığa bağlı bir “Atom Enerjisi Komisyonu” kuruluyor.  

1957’de Atom Enerjisi Ajansı’nın (UAEA) üyesi oluyor Türkiye.

Ve büyük bir hızla Küçükçekmece gölü kıyısında 1 mw’lık güç üretecek mini bir nükleer santral kurulmasına ve bu santralde deneyler yapılmasına karar veriliyor.

Ve artık Amerika’nın tahammülü kalmıyor. Bölgede “nükleer güce sahip bir Türkiye kabul edilemez” deniliyor.

1960 darbesi gerçekleşiyor.

Milletin adamı (Başbakan) Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan idam ediliyor.

Rahmetli Özal aynı hayali kurdu. O da şüpheli bir ölümle saf dışı bırakılınca nükleer çalışmalar askıya alındı.    

Ve aynı oyun, Türkiye’ye iki nükleer santral kazandırmak isteyen Başkan Erdoğan ve AK Parti Hükümetine karşı oynandı.

2013’teki Gezi kalkışması, 17-25 Aralık kirli operasyonu, 15 Temmuz hain darbesi, kur operasyonları, örtülü ekonomik ve askeri ambargolarla Erdoğan durdurulmak istendi.

Ama şu ana kadar başarısız oldular.

Menderes’e darbe yaparak Türkiye’nin nükleer güç olma hayallerini yıkan zihniyet, aynı operasyonu Erdoğan’a karşı da denedi ama başarısız oldu.

Başkan Erdoğan ve yol arkadaşlarının yırtıp attığı 27 Nisan e-muhtırasının yıl dönümünde, ilahi adalet tecelli etti. Akkuyu Nükleer santraline ilk yakıt çubukları getirildi.

Menderes’in Türkiye’yi temiz ve sınırsız enerjiye kavuşturmak için 1956’da başlattığı çalışmayı, Başkan Erdoğan 67 yıl sonra tamamladı.

yazının devamı

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;