DÜNYA

İbrahim Karagül : Tunus’ta darbe, Türkiye’de hazırlık, Fonluyoruz, müdahale için ortam oluşturun! Dağıtılan para devasa!

Tarih
29 Temmuz 2021
İzlenme
Kişi
Yazar
İbrahim Karagül

Türkiye’de bazı medya organlarının ve gazetecilerin ABD ve Avrupa Birliği ülkeleri tarafından fonlanması bize gazetecilik dışında vahim şeyler anlatıyor.

Gazetecilik etiği dışında her ülke için milli güvenlik sorununa dönüşen, toplumsal birliği ve ülke bütünlüğünü tehdit eden bu örtülü operasyona yoğunlaşılması acil bir durumdur.

FONDAŞ GAZETECİLERİN GÜNDEMİNİ KİM BELİRLEDİ?

Türkiye ve yakın coğrafyamızda darbeler ve iç müdahalelerle medya fonlamaları, STK fonlamaları, siyaset fonlamaları arasında birebir ilişki var.

İlişkiden de öte, bu fonlamalar, söz konusu ülkelere yönelik siyasi projelerin bir alt unsuru olarak dizayn edilip uygulanıyor. Siyasi kurgu, el altından bu yapılarla sahaya sürülüyor.

Euro - dolarMesela Türkiye için;

Erdoğan’ı devirmekten “Suriyeli” meselesine, Türk askerinin Irak ve Suriye’deki operasyonlarından Karadeniz’de doğalgaz keşfine, Afganistan tartışmasından Libya’daki amansız güç çekişmesine, ekonomik felaket kampanyasından siyasi proje olarak uygulanan “yalan ve kurgu stratejisi”ne kadar her şeyde işte bu fonlamalar belirleyici oluyor.

ZAAFLARI İSTİSMAR EDİP DARBE ZEMİNİ HAZIRLA!

En son Tunus’ta darbe girişiminin BAE, Fransa, Mısır, İsrail ve S. Arabistan tarafından yürütüldüğünü biliyoruz. Ama bu planın pazarlanması, satılması, kitlelerin harekete geçirilmesi tamamen medya ve sosyal medya üzerinden yürütüldü.

BAE üzerinden uygulanan medya planı ile insanlar sokaklara çıkarıldı, istenilen talepler seslendirildi, ortam müdahaleye, darbeye hazır hale getirildi.

ABD'li vakıf Türkiye'de fonladığı basın kuruluşlarının listesini yayımladı - Yeni ŞafakPandeminin yol açtığı ekonomik durgunluk bir zaaf olarak istismar edildi. ABD ve Avrupa’nın son otuz yıldır çok sert bir şekilde uyguladığı “zaaflar diplomasisi”ni ve bunun yıkıcı güç müdahalesini bir kez daha ve bu sefer Tunus’ta yaşadık.

DAĞITILAN PARA DEVASA BOYUTTA!

ABD ve Avrupa’nın para aktardığı gazeteciler, medya organları, sosyal medya hesapları ve “ajanslar” bütün bu alanlarda AB çıkarlarına, ABD çıkarlarına göre pozisyon alıyor ve bunu pazarlıyor.

Son dönemde içeriden yürütülen bu kampanyaların yıkıcı gücüne bakılırsa, Türkiye’deki fon dağıtımı görünenin çok üstünde. Ortaya çıkan Medyascope, Bianet, 140journos, Serbestiyet gibi yayın organlarının, Ruşen Çakır ve diğer gazetecilerin, vakıf ve derneklerin dışında para trafiğinin devasa boyutta olduğunu düşünüyorum.

Çünkü, bu kadar para ile Türkiye’de operasyon yapmanın ve sonuç almanın imkansız olduğunu biliyorum. 2023 öncesi ne yapılacaksa, büyük bir hesap ve hazırlıkları da o boyutta büyük olacaktır.

BU TRAFİK ORTAYA ÇIKARILMALI

ABD'li Chrest Foundation Türk askerlerinin yer bilgisini almış! İşte Türkiye'de fonlanan kuruluşlar - TakvimÖyleyse bu hazırlığın tüm detaylarını Türkiye’deki “yerli” gazetecilerin, istihbarat organlarının, MASAK’ın, siyasi çevrelerin ortaya çıkarması gerekiyor.

Tunus’ta, darbeye gidiş sürecinde binlerce sosyal medya hesabı kullanıldı. Medya manipülasyonları ile toplumsal hassasiyetler iğfal edildi. Bunları BAE fonladı. Başka hangi ülkeler fonladı? Bu “ağ”lar hangi ülkeden yönetildi? Kurgu ve uygulama nasıl yapıldı?

TAHRİR’DEN 15 TEMMUZ’A.. BİZ BU YÖNTEMİ BİLİYORUZ..

Biz bu yöntemi;

Tahrir Meydanı’nda (Mısır) kitlelerin özgürlük arayışı kanlı bir şekilde darbeye dönüştürülürken gördük. FETÖ’nün 17-25 finansal derbe girişiminde gördük. Türkiye tarihinin en ağır dış müdahalesi olan 15 Temmuz öncesi gördük.

Biz bu yöntemi; tamamen FETÖ-PKK tezleri etrafında inşa edilen ve siyasi partilerle terör örgütlerini aynı çatı altında birleştiren yeni muhalefet örgütlenmesinde görüyoruz. Bu partilerin aynı cümleleri kurmalarında, aynı yalanları pazarlamasında, Türkiye’nin felaketini çağıran ortak söylemlerinde görüyoruz.

KILIÇDAROĞLU’NUN YALANLARI, İMAMOĞLU’NUN PALAVRALARI..

Kılıçdaroğlu: İmamoğlu 2 yıldır radarımdaydı - Büyük İzmirBiz bu yöntemi;

Kemal Kılıçdaroğlu’nun “bilinçli yalanları”nda, Ekrem İmamoğlu’nun “palavralarında”, Meral Akşener’in siyasi üslubu yerlere seren söylemlerinde, Saadet Partisi’nin akılalmaz çelişkilerinde görüyoruz.

“Ajanslar” ya da “örtülü karargahlar”da her gün planlanıp sosyal medya üzerinden servis edilen, Türkiye toplumunun zihinlerini rehin alan sistematik “yalan ve kurgu”larda görüyoruz.

Bütün bunlar daha önce gördüklerimizin yeni hali. Bütün bunlar, ABD ve AB ülkelerinin medya fonlamalarıyla birebir ilişkili. Bütün bunlar tek bir senaryonun alt unsurları. Bütün bunlar, 15 Temmuz’dan sonra pişirilen, şimdilerde hızlandırılan yeni hazırlığın işaretleri.

GAZETECİ FONLAMALARI DEĞİL, İÇERİDEN MÜDAHALE HAZIRLIĞI!

Aslında ortada bir medya fonlaması yok. Ortada bir içeriden müdahale hazırlığı var. Ve bu hazırlık, deşifre olan medya fonlamalarıyla sınırlı değil. STK’lar üzerinde neler deniyorlar? Siyaset üzerinde neler deniyorlar? Sermaye çevresi üzerinden neler deniyorlar?

Öncekilerden farklı olarak, bu sefer örtülü organizasyonun içinde hangi “muhafazakar” çevreler var? Hangi “muhafazakar” gazeteciler var? Yeni bilgi burada. Bu seferki ittifak çok daha geniş!

Bu haliyle, söz konusu medya organları ve gazeteciler, Türkiye’ye yönelik yeni “içeriden müdahale”de görev, rol üstlenmiş görünüyorlar. Tehlike burası.

‘MASUM GAZETECİLİK’ ADI ALTINDA KANLI HESAPLAR!

Mısır’da olanların bir benzerinin Türkiye’de olacağını biliyorduk. “Türkiye’ye Mısır senaryosu” tartışmaları yapmıştık. Ve 15 Temmuz oldu. Tunus’taki darbe yöntemi ile Türkiye’deki hazırlıkların birebir bağlantılı olduğunu biliyoruz. Ve o hazırlığı izliyoruz.

Öyleyse burada demir atıp, neler olacağını anlayıp hazırlık yapmak bir zorunluluktur. Görünen bir şey var, görebilenler için her şey ortada.

Geçelim gazetecilerin zenginleşmesini. Geçelim ABD ve AB’nin internet siteleri açmasını. Geçelim el altından iç muhalefet örgütlemelerini. Bunun sonucu ne olacak, ona bakalım. Tehlike, sonuç burası.

“Masum gazetecilik” adı altında kanlı hesaplar, jeopolitik planlamalar yapılıyor, “iç işgalci” dediğim yapılar eliyle ülkeler tehdit ediliyor. Ve bu “iç işgal girişimi”, Türkiye’yi bir kez daha yoklayacak…

BÜTÜN OYUNLARIN SON NOKTASI TÜRKİYE’DİR ÇÜNKÜ TÜRKİYE 21. YÜZYILI RESETLEYECEK.

yazının devamı

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;