Sesli Makale

'Böyle bir başkanlık sistemini kan dökmeden bu ülkede gerçekleştiremezsiniz...' diyor…

Yani nedir?...

Öyle seçimle, Meclis aritmetiğiyle, referandumla, halk oyuyla, vatandaşa sorarak.., velhasıl hiçbir demokratik mekanizma ve kurumla sistem değiştirilemezmiş!...

Başkanlık, yarı başkanlık, partili cumhurbaşkanlığı..vs, gibi bir sisteme geçiş yapmak istersen, kan dökülürmüş…

İlle de kan dökülecek!...

“Işıklar içinde yatsın, kozmosu bol olsun” Türkan Saylan'ı hatırlayın…

Ne diyordu aydınlanmış, ileri çağdaş hanım ne diyordu;

'Biz asılız… Dolayısıyla bizim istemediğimiz bir şeyin bu ülkede olması mümkün değil...'

Aynı şekilde; “Asıl olan CHP!...” herhalde… Mevcudiyeti ve meşruiyeti kendinden menkul CHP… (Yüzde 52 ile seçilmiş cumhurbaşkanı, AK Parti, milli irade, iktidar, Anayasa kim ki?!...)

Dolayısıyla CHP'nin istemediği bir şeyin olması mümkün değil!...

Öyle mevcut Anayasa gereğince; “330'la referanduma gidiyorum, halka soruyorum, 367 ile değiştiriyorum, milli irade..vs ile” olmuyormuş bu iş…

Yaparsan kan dökülür!...

Anayasa mı yapacaksın?… Bunun yolları var…

Ya dikey devrim yapıp, karşı koyanları yok edeceksin…

Ya başbakanı bakanlarıyla birlikte idam edip ara rejimle birlikte yeni sistemi ortaya koyacaksın…

Ya da “memleketi kurtarıyorum netekim” deyip, sağdan soldan, yukarıdan aşağıdan adam sallandıracaksın!...

Yani illa ki kan dökeceksin!...

Tek partili dönemden sonra yani yarım asırdan fazladır tek başına iktidara gelemeyen CHP'nin sistem değişikliğinden anladığı şey bu…

Anayasalar darbeden darbeye değişir…

Kan dökmeden Anayasa değişmez bu ülkede!...

Kılıçdaroğlu; 'ille de kan' diyor… Ardından 'çok açık ve net' diyor… (Yani 'söylediklerimi gaf olarak algılamayın' diyor…)

İyi ama kim kan dökecek?...

Nerede dökülecek?...

Nasıl dökülecek?...

CHP özyönetim mi ilan edecek?...

Alternatif parlamento mu kuracak?...

Yoksa devrimci halk savaşı mı başlatacak?...

Kılıçdaroğlu hendekçi arkadaşlarıyla birlikte hendek mi kazacak?...

CHP sırtını nereye yaslıyor?...

CHP'nin kan dökecek gizli milis güçleri mi var?...

Hadi söyle…

Söyle de, nasıl kan döküleceğini bilelim!...

İzmirliler de 'bidon kafalı' mı?!...


Bazen (yağmur bol olunca) Venedik'i aratmıyor!…

Bazen sular akıyor… Bol arsenikli olduğu için belediye suyu bedava veriyor…

Bazen de su yok… Arada bir oluyor…

Vatandaş ellerinde bidon, cami avlularında su kuyruğuna giriyor…

Bir tarafta İzmir Belediye Başkanı; 'Laikliğe sahip çıkıp, 17 kilometrelik 'laiklik zinciri' oluşturuyor…

Diğer tarafta İzmirli vatandaş susuz kalmış cami önlerinde 'Bidon zinciri' oluşturuyor!...

Cami önlerinde 'Bidon zincirleri'yle oluşan anti-laik görünüm, 'Laiklik zincirleriyle' düzeltiliyor…

Laik zincirler, bidon zincirleriyle karışıyor…

Su yok, ama çağdaş aydınlanma var, mutluluk var, bu da yetiyor…

İzmirli ekmek yoksa pasta yiyor…

Pasta yoksa boyoz yiyor…

Su yoksa, rakı (ama susuz), bira, şarap içiyor…

İzmirli işi biliyor…

2004'de CHP diyor…

2009'da CHP diyor…

2014'de CHP diyor…

Bizim bi'don kafalı Babıali allamesi ne diyor?...

'AK Parti'ye oy verenler ellerinde bidonla gezen, bidon kafalılar…' diyor…

Bugün İzmir'de elinde bidonla su kuyruğunda (cami önlerinde) bekleyenler ne oluyor?…

İzmirliler de 'bidon kafalı' mı oluyor?...

Hadi mabadın yiyorsa söyle!...

Hadi söyle bi'don kafalı!...

Yenişafak
14 Mayıs 2016