Sesli Makale

Efendim iktidar, bağımsız gazetecileri tutuklamaya, medyayı sansürlemeye ve muhalif görüşleri sindirmeye devam ediyormuş. CHP özgürce gazeteciliğin yapılacağı bir Türkiye’yi, Saray’a rağmen yeniden inşa edecekmiş!

Kim?..

Tabii ki değerli dostum Mülayim Ayrançiğnemez değil!.. Kemal Kılıçdaroğlu…

Gerçi anlamak istemeyen için yapacak bir şey yok. Ama biz yine 3 cümleyle hatırlatalım.

-Büyük devletlerin, küresel güçlerin aynı nispette istihbarat örgütleri de küresel çapta etkindir, güçlüdür…

-Devlet sırrını sızdırmak, istihbarat birimine ait bilgileri deşifre etmek, yayınlamak (dünyanın hiçbir ülkesinde) gazetecilik faaliyeti olarak görülmez.

-Dolayısıyla şehit MİT mensubunun fotoğrafını, evini, ailesinin kimliğini, yakınlarını..vs’yi.., “haber diye vermek” bizim kanunlarımıza göre de suçtur, casusluktur, ihanettir…

Lakin CHP ve dahi Kılıçdaroğlu’na göre değildir!

“Bağımsız gazetecilik ve medya özgürlüğüdür” diyor…

FETÖ’nün yayın organlarına da aynı şekilde sahip çıkmıştı. FETÖ’nün medyasına dokunulmasın diye vekillerini nöbete göndermişti. (Kendisi de destek ziyaretinde bulundu)

MİT TIR’larına kurulan kumpasla ilgili olarak casusluktan yargılanan Can Dündar’a da sahip çıktı CHP…

Velhasıl, nerede bir ihanet nerede bir kumpas varsa, CHP orada…

Sonra, “medya özgürlüğü” nerde?!..

Üstelik bunu da CHP söylüyor.

Bunların ağababası İsmet İnönü ‘Takriri Sükûn Kanunu’nu çıkarıp ne kadar dergi gazete varsa kapattı. Birçok yazar, genel yayın yönetmeni ağır hapis cezasıyla yargılandı.

“O eskidendi, karıştırma şimdi” diyorsanız, yenisini verelim!..

CHP’nin Gürsel Tekin’i ne demişti?.. “8 ve 9 Haziran’da ilk işimiz bu kirli gazetelerin tamamına el koymak olacaktır. Tamamına!..”

İktidar olsaydı tamamına koyacaktı…

Kılıçdaroğlu da isim vererek (Atv-ahaber); “Boynunuza ne takacağımı iyi biliyorum” demişti…

İktidar olsaydı, o da takacaktı?!..