SİYASET

Hakan Albayrak : Evet, ABD bölünebilir

Tarih
22 Ocak 2016
İzlenme
Kişi
Yazar
Hakan Albayrak

Pakistan’da atom bombası patlamış milyonlarca insan ölmüştür. Amerika Birleşik Devletleri hükümeti, binlerce Pakistanlı yetim ve öksüzü ülkeye kabul edip Idaho eyaletine yerleştirecektir. Ne var ki Idaho Valisi Jim Farley, “Bizde zaten 1 milyon mülteci var, daha fazlasını alamayız” deyip eyalet sınırını kapattıklarını ilan eder ve sınıra Idaho Ulusal Muhafızları’nı yerleştirilir. ABD hükümeti buna işgal tehditli ültimatom yayınlayıp orduyu Idaho sınırına yığarak verir. İdaho hiç alttan almaz. ABD ile bütün köprüleri atıp bağımsızlık yoluna girer.
Bütün kamuoyu, İdaho krizine kilitlenmiştir. ABD’nin diğer eyaletlerinden bazıları, kendi ulusal muhafızlarını Vali Farley’in emrine verir. Birçok eyalet de ulusal muhafızlarını ordunun yardımına gönderir. Ülke ikiye bölünmüştür ve iç savaşın eli kulağındadır. Bu arada, nüfus çoğunluğunu İspanyolca konuşan ABD vatandaşlarının teşkil ettiği California’nın valisi, eyaletin takip edeceği yolu belirlemek için valilik binasında toplum temsilcileriyle istişare etmektedir. Binanın önü gazetecilerle doludur. Arapça konuşan ve konuştukları anında İngilizceye çevrilen bir mahalli televizyon muhabiri canlı yayında “Heyecan doruğa vardı, kararın her an açıklanması bekleniyor” demeye kalmadan vali binadan çıkar ve İspanyolca yaptığı açıklamada “California İspanyol’dur, İspanyol kalacak” gibi şeyler söylerken silah sesleri duyulur. Kamera, valiliğin çatısındaki bir adama, silahlı bir adama, silahlı siyah bir adama çevrilir. O da İngilizce “California siyahtır, siyah kalacak” diye bağırmaktadır…
1997 yapımı satirik (hicvî?) “Second Civil War” yani “İkinci İç Savaş” filminde geçiyor bütün bunlar. Filmle ilgili birçok yorumda “Buna benzer şeyler bir gün gerçekten olur mu olur” denilmişti. Olur mu olur, çünkü film fena halde komedi de olsa, komediyi üzerine inşa ettiği olgular (yabancı düşmanlığı, ABD toplumu içindeki kültürel farklılıkların derinliği, merkezi hükümetin dayatmalarına duyulan tepkiler, eyaletlerin geçmişteki bağımsızlıklarına duyulan özlem vs, vs, vs) gerçek.
Küresel iddiaları olan her ciddi devlet, Türkiye devleti de, bu gibi olgulardan hareketle ABD ile ilgili ‘fütürist’ senaryolar yazıyor olsa gerek. Yazmıyorsa yazsın. Yazmakla kalmayıp ara sıra şu veya bu “stratejik araştırma enstitüsü”ne mal edip basına da sızdırsın. Biz hep onların “Türkiye ileride 8’e bölünecek, Pakistan’dan 18 Bangladeş daha çıkacak, Ürdün zaten haritadan silinecek” gibi senaryolarını okuyoruz. Biraz da onlar bizim kendileri hakkında yazdığımız senaryoları okusunlar.
“ABD’yi böleceğiz” serlevhalı yazı dizisini Türkiye’de böyle bir literatürü karınca kararınca başlatmış olalım düşüncesiyle hazırladık. Anlattıklarımız ayağı yerden kesik projeler gibi gelebilir, ama unutmayın ki Beyrut’ta Amerikan Koleji’nin açıldığı 1860’lı yıllara kadar Bilad-ı Şam ve Arap Yarımadası’nda Hilafet’ten kopmayı aklının ucundan geçirebilen bir tek Müslüman Arap bile yoktu. Hilafet’i kaldırmayı aklının ucundan geçirebilen bir tek Müslüman Türk de yoktu.
Halifeliği kaldırıp İslam dünyasının sembolik birliğini ortadan kaldırma projesi bile tuttuysa, dünyada tutmayacak siyasi proje yoktur.
Geleceğe dair birçok tasavvurumuz olmalı ve tasavvur ettiğimiz şeylerin gerçekleşme ihtimalini göz önünde bulundurarak buna kendimizi hazırlamalıyız.

Müstakil Gazete
22 Ocak 2016

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;