SİYASET

Fuat Uğur : Kılıçdaroğlu haklı, o gece “karşı taraf” silahlıydı

Tarih
07 Mayıs 2017
İzlenme
Kişi
Yazar
Fuat Uğur
 CHP Genel Başkanı olduğu ve koskoca tarihî bir partinin en üst tepesini işgal ettiği için Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu, ağzından çıkanı kulağı işiten ciddi bir devlet adamı ve ülkesinin sorumluluğunu taşıyan bir siyasetçi olarak dikkate almak zorundayız.

Önceki akşam Bab-ı Âli Toplantıları adı altında düzenlenen bir yemekte kendisine yöneltilen “Seçim sonuçlarına ilk gece yapılan itirazlarla birlikte neden vatandaşları protestoya çağırmadınız? Neden sokak eylemleri olmadı? Hakkınızda bu konuda pasif kaldığınız yönünde söylemler var" sorusuna şöyle cevap verdi:

“Karşı taraf silahlıydı. Bu tür duyumlar aldık. Partideki arkadaşlarla referandum gecesi bunu tartıştık. Ve sürekli eylem, protesto gösterileri için vatandaşlarımıza ‘sokağa çıkın’ çağrısında bulunmadık. Çok vahim olaylar çıkabileceği endişesi nedeniyle, bu sorumluluğu almamaya karar verdik.”

Bu cümleleri ilk işittiğinizde karşınızdaki kişinin sorumluluk ve vicdan sahibi olduğunu sanıyorsunuz.
Oysa CHP liderinin o gece bir ayaklanma çağrısı vardı, bunu unutmadık. Yeni bir gezi başlangıcı sayılabilecek yıkıcı eylemlerin, vandalizmin başlamasına sebep olabilecek çağrılardı bunlar. Kendi adamları sosyal medya hesaplarının üzerinden bu kışkırtmaları bol bol yaptı. Nitekim o gece özellikle Kadıköy yakasında yüzlerce kişi sokaklara döküldü. Ama ikinci geceden sonra bu gösteriler tavsadı.

Meğer çağrı yapmamalarının sebebi “Karşı tarafın silahlı olması”ymış.

Bu lafa neresinden bakarsan bak problemli.

 

EVET, KARŞI TARAF HEM SİLAHLI HEM DE TEÇHİZATLIYDI

 

Ama onlar, hastalıklı muhayyileleriyle kendi vehmettikleri silahlı kişiler değil, bizatihi güvenlik görevlileriydi.

Sadece Kemal Kılıçdaroğlu CHP’sinin arzu ettiği kadar FETÖ elemanı yoktu güvenlik görevlilerinin içinde. Yani onlara lâzım olan çadır yakma, kırmızılı kadına biber gazı sıkma, olur olmadık yerlerde şiddete başvurma tarzı kışkırtıcı imkânlardan yoksun kalacaklardı.

Doğru, silahlıydılar. Hem de tam teçhizatlı. Gezi benzeri alçakça vandallıklara izin vermemek, gerekeni yapmak üzere bekliyorlardı. Dahası onlara malzeme verecek şekilde referandumun meşru sonuçlarını savunmak amacıyla sokaklara çıkacak olanları da önleyebilecek denli organizeydiler.

 

KILIÇDAROĞLU NEDEN KORKTU?

 

Kılıçdaroğlu işte bu başarısızlıktan ve iyot gibi açığa çıkmaktan korktu. Artık istişare ettiği FETÖ’cüler kimlerse onlar da bu kışkırtmanın ucunda bir ışık göremedikleri için korktu.

Yoksa hiç durmazlar, alçakça tüm provokatif çağrıları yapmaktan çekinmezlerdi.

Aslında Kemal Kılıçdaroğlu’nun bir diğer amacı da kendisine yönelik tepkileri, dikkatleri başka yöne çekerek savuşturmaktı. Bunda belli ölçüde başarılı oldu da denebilir. Lâkin hem CHP muhalefeti, hem CHP tabanı buna soğuk baktı. Zira Kılıçdaroğlu’nun niyetini anladı.

Aradan bir hafta geçtikten sonra da önce Deniz Baykal, sonra Fikri Sağlar, ardından Muharrem İnce konuşmaya başladı. Kemal bey ise despot yüzünü gösterdi ve “Maraza çıkaranı kovar, kapının önüne koyarım” dedi.

Parti içi demokrasi dediğin böyle bir şeydi demek ki.

 

KILIÇDAROĞLU’NU O İSTEMEDİKÇE KİMSE YIKAMAZ

 

Neyse, konu asıl o değil. Muharrem İnce yine olağanüstü kongre çağrısı yapmış.

Kılıçdaroğlu da buna pek taraftar görünmüyor.

Ama sanmayın ki korkuyor.

Herkes yanılıyor.

Kılıçdaroğlu sadece üşeniyor. Kendi kazanacağından o kadar emin ki. Tekrar edeyim, Kemal Kılıçdaroğlu istemedikçe kimse onu yerinden edemez.

Sebebini en iyi Deniz Baykal ve Muharrem İnce bilmek zorunda.

Çünkü Kılıçdaroğlu öyle bir parti delege yapısı oluşturdu ki, toplam delege sayısının yüzde 50’sinden 140 fazlası Alevi.

Kürt etnik kökeninden olanları söylemiyorum bile.

CHP’de herkes bu gerçekle yüzleşse iyi olur.

 

CHP ARTIK BİR ALEVİ PARTİSİDİR

 

Geçen gün Cem Vakfı’ndaki tanıdıklarımı aradım bir konu hakkında bilgi almak için. Telefonda sohbet ederken laf dönüp dolaştı Kılıçdaroğlu’na geldi ve ben de bir hayli eleştirdim. Bazı kelimelerim sertti hakikaten. Konuştuğum hanımefendi birden durdu aynen şunları söyledi:

“Aaa, Fuat bey, orada durun ve Kemal bey hakkında böyle konuşmayın lütfen. Buna izin vermem. Kendisi Dede’dir, ocaktandır.”

Şaşırdım ama Aleviler arasında dedeliğin ne anlama geldiğini bildiğim için bir şey demedim. Çünkü insanların inançlarına saygısızlık etmek istemem. Onlar Kılıçdaroğlu gibi düşkün olması gereken bir adama sırf dede olduğu için saygı duyuyorlarsa benim de söyleyecek bir şeyim kalmaz.

Gelgelelim bu gerçeklik olası olağanüstü kurultayın da ipuçlarını veriyor.

Kemal Kılıçdaroğlu CHP’yi artık bir Alevi partisine dönüştürmüştür ve liderliği onun elinden kimse alamaz.

CHP’nin Sünni-Laik-Türk tabanına geçmiş olsun.

Türkiye
7 Mayıs 2017

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;