Sesli Makale

Kastamonu’da İyi Partililer..

İlkokul yıllarındaki hatıralarını canlandırmak için..

Önlüklerini giymişler.

Yakalarını takmışlar..

“Öğrenci andı”nı okumuşlar..

Amacı tahmin ediyorsunuz..

“Türküm, çalışkanım, doğruyum” diye başlayan, öğrenci andının okunmasının zorunlu olmaktan çıkarılması, Danıştay kararı ile onaylanmıştı..

Şimdi İyi Partililer, “öğrenci andı”nı bir tiyatro eşliğinde okuyarak, millet nezdinde oluşan “milliyetçilikten vazgeçtikleri” kanaatini değiştirmeye çalışıyorlar..

Veya..

Etkinliğin Ankara’da..

Veya genel merkezin bilgisi altında birden fazla büyük ilde değil..

Milliyetçi kimliği ile tanınan Kastamonu’d

Kastamonu’da İyi Partililer..

İlkokul yıllarındaki hatıralarını canlandırmak için..

Önlüklerini giymişler.

Yakalarını takmışlar..

“Öğrenci andı”nı okumuşlar..

Amacı tahmin ediyorsunuz..

“Türküm, çalışkanım, doğruyum” diye başlayan, öğrenci andının okunmasının zorunlu olmaktan çıkarılması, Danıştay kararı ile onaylanmıştı..

Şimdi İyi Partililer, “öğrenci andı”nı bir tiyatro eşliğinde okuyarak, millet nezdinde oluşan “milliyetçilikten vazgeçtikleri” kanaatini değiştirmeye çalışıyorlar..

Veya..

Etkinliğin Ankara’da..

Veya genel merkezin bilgisi altında birden fazla büyük ilde değil..

Milliyetçi kimliği ile tanınan Kastamonu’da hayata geçirilmesinden anlaşıldığı kadarı ile..

Genel merkez bu konuya pek girmek istemese de..

Genel merkez ile iller arasındaki uyuşmazlığın görüntüsü olarak..

Kastamonu İyi Parti Teşkilatı, “öğrenci andı” ile milliyetçi çizgiye işaret ediyor..

Ama aynı işareti, İyi Parti’nin genel merkezi veremiyor..

Vermelerini arzulama anlamında bu tespiti yapmıyorum..

Riyakarlığı tescilleme anlamında söylüyorum..

Siz Kastamonu’da “Türküm, doğruyum” diyorsunuz..

Hem de küçük çocuklar değil..

Koca koca adamlar, koca koca kadınlar bu sözleri tekrarlıyorlar.

Ama bir bakıyoruz..

“Türk olduğu”nu, “doğru olduğu”nu iddia eden İyi Parti’nin genel başkanı, “Türklük vurgusu yapılmasını faşistlik olarak nitelendiren cezaevindeki Selahattin Demirtaş ile kahvaltıda buluşma hazırlıkları” yapıyor..

Kastamonu İyi Parti il Başkanı Mehmet Cıvgın, “Andımızla ilgili bir basın açıklaması yapmayı uygun gördük. Bu basın açıklamasında da önlüklü, yakalıklı, öğrenci kıyafetiyle bunu gerçekleştirmek istedik. Güzel bir anı oldu. Biz İYİ Parti olarak andımızın okutulması yönünde mücadelemize devam edeceğiz” diyor..

Ama İyi Parti’nin Ankara merkezdeki teşkilatı, HDP ile yaptıkları gizli ittifak bozulmasın diye, “öğrenci andı” ile ilgili yüksek sesli bir itirazı dillendirmiyor..

Dillendiremiyor..

Cumhurbaşkanlığı için bile aday gösteren İyi Parti..

Yani, Türkiye genelinde, en fazla oy alacak parti olma iddiasında bulunan İyi Parti..

Bu iddiasını 2018 Cumhurbaşkanlığı seçiminde seslendirirken..

Hemen 9 ay sonraki mahalli seçimlerde..

Türkiye’nin hemen hiçbir büyükşehirinde seçime bile girmedi..

“Biz aday göstermiyoruz” dedi..

Sadece aday göstermemekle yetinseler..

Yine iyi..

CHP’nin kuyruğuna takıldılar..

“CHP’li adayları destekliyoruz” dediler..

Hani bir ilde CHP’li, bir ilde AK Parti’li, bir ilde diğer partilerden isimleri, seçerek desteklemiş olsalar..

“Kendileri seçime girmiyorlar ama.. Doğru bir yaklaşım ile, kendilerine en yakın aday kim ise, onu destekliyorlar. Siyaset fanatikliğine imza atmıyorlar” diyeceğim..

Hayır..

Gözlerini kapatmışlar..

CHP kimi aday göstermiş ise..

Onu destekleme kararı aldılar..

Buraya kadar olan gelişmeleri de, belki bir dereceye kadar tolere edebiliriz..

Ama..

Aynı tavrı..

HDP de gösteriyorsa.

HDP de, Türkiye genelinde,  güneydoğu haricinde büyükşehirlerde aday çıkartmayarak, CHP’li adayları destekleme kararı vermiş ise..

O zaman soru şu:

“CHP’nin kuyruğuna takılan bu iki parti arasındaki fark ne?”

Kastamonu İyi Parti İl Başkanı ve il teşkilatı yöneticileri, öğrenci andını okumadan önce, bu soruyu cevaplandırmalı idiler.

Komik giysiler içinde, görüntü vermeden önce, “İyi Parti’nin HDP ile aynı konumda olması kabul edilemez” demeliydiler..

Parti içi kavgalar gösterdi ki..

HDP ile birlikte, büyükşehirlerde aday çıkartmayıp, CHP’li adayları destekleme kararının yanı sıra..

CHP, HDP ve SP’lilerin de bulunduğu temsilcilerle birlikte, anayasa çalışması hazırlığı da yapmışlar..

Günlerce inkar ettiler..

“Yok böyle bir çalışma” dediler..

Öğrenci andındaki “Doğruyum” sözünün hilafına, millete yalan söylediler..

En sonunda, şahitleri çıkıp tek tek anlattı.

İbrahim Kaboğlu, “Birlikte çalıştık, ne olmuş” modunda açıklaması ile, “Anayasa çalışması değil, anayasal ilkeler çalışması idi” diyerek, rezilliğe tüy dikti..

Ama İyi Parti’nin genel merkezi, bu çalışmayı  öğrenci andındaki “doğru”luk bir yana..

“Yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir” sözünün gereği olarak, vatanseverliklerini de tehlikeye atarak..

Gerçekleri milletten gizlemeye çalıştılar..

Sonuç ne oldu?

İyi Parti kurucusu Ümit Özdağ, “Anayasa çalışmasında İyi Partililer ile HDP’lilerin birlikte çalıştıklarına dair 64 saatlik video görüntüsü var” dedi..

Öğrenci andını “doğruluk” mavalı ile meydanlarda okuyarak milliyetçilik edebiyatı yapan İyi Partililer sus pus oldular..

Bu nasıl bir politikadır?

Bu nasıl bir riyakarlıktır?

İyi Partililer, Kastamonu’da farklı, Ankara’da farklı, Diyarbakır’da farklı, İstanbul’da farklı çizgide siyasetle, nereye varabileceklerini düşünüyorlar?

Tüm bunların yanı sıra..

Bir de İyi Parti’nin Genel Başkan Yardımcısı Koray Aydın var..

Kongrelerinin üzerinden 5 ay geçti..

Parti yönetimine seçilecek kişilere operasyon yapan isim olarak suçlandı..

Ama nasıl bir siyasi kimliğe sahip ise, bir defa olsun halkın huzuruna çıkıp, “Benim hakkımda iddialar şunlar şunlardır.. Bu iddialara cevaplarım da şunlardır” diyemedi..

En nihayetinde, hafta sonu Adana’da partisinin bir toplantısında kafayı çıkarıp, hakkındaki iddialara cevap vermeden, “Siyasi iktidarın gidici” olması üzerinden ahkam kesmeye kalkışmış..

Bir partinin genel başkan yardımcısı, hem de partinin kurucularının iddialarına cevap vermeden, aylarca odasına kapanıp, herkesten kaçıyorsa..

Gidici olan, o ülkenin siyasi iktidarı değil..

O genel başkan yardımcısıdır.

O genel başkan yardımcısını, o koltukta oturan partinin bizzat kendisidir..

“Bunlar PKK ile birlikte pasaport kontrolü yaptılar. Onları Diyarbakır meydanında Öcalan’ın mektubunu okurken de gördük” diyenler..

HDP ile birlikte, kol kola girip, İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de belediye başkanı seçmişlerse..

Bilin ki..

Gidici olanlar, tam da bu kirli siyaseti yürütüp, halkı enayi yerine koymaya kalkışanlardır.

a hayata geçirilmesinden anlaşıldığı kadarı ile..

 

Genel merkez bu konuya pek girmek istemese de..

Genel merkez ile iller arasındaki uyuşmazlığın görüntüsü olarak..

Kastamonu İyi Parti Teşkilatı, “öğrenci andı” ile milliyetçi çizgiye işaret ediyor..

Ama aynı işareti, İyi Parti’nin genel merkezi veremiyor..

Vermelerini arzulama anlamında bu tespiti yapmıyorum..

Riyakarlığı tescilleme anlamında söylüyorum..

Siz Kastamonu’da “Türküm, doğruyum” diyorsunuz..

Hem de küçük çocuklar değil..

Koca koca adamlar, koca koca kadınlar bu sözleri tekrarlıyorlar.

Ama bir bakıyoruz..

“Türk olduğu”nu, “doğru olduğu”nu iddia eden İyi Parti’nin genel başkanı, “Türklük vurgusu yapılmasını faşistlik olarak nitelendiren cezaevindeki Selahattin Demirtaş ile kahvaltıda buluşma hazırlıkları” yapıyor..

Kastamonu İyi Parti il Başkanı Mehmet Cıvgın, “Andımızla ilgili bir basın açıklaması yapmayı uygun gördük. Bu basın açıklamasında da önlüklü, yakalıklı, öğrenci kıyafetiyle bunu gerçekleştirmek istedik. Güzel bir anı oldu. Biz İYİ Parti olarak andımızın okutulması yönünde mücadelemize devam edeceğiz” diyor..

Ama İyi Parti’nin Ankara merkezdeki teşkilatı, HDP ile yaptıkları gizli ittifak bozulmasın diye, “öğrenci andı” ile ilgili yüksek sesli bir itirazı dillendirmiyor..

Dillendiremiyor..

Cumhurbaşkanlığı için bile aday gösteren İyi Parti..

Yani, Türkiye genelinde, en fazla oy alacak parti olma iddiasında bulunan İyi Parti..

Bu iddiasını 2018 Cumhurbaşkanlığı seçiminde seslendirirken..

Hemen 9 ay sonraki mahalli seçimlerde..

Türkiye’nin hemen hiçbir büyükşehirinde seçime bile girmedi..

“Biz aday göstermiyoruz” dedi..

Sadece aday göstermemekle yetinseler..

Yine iyi..

CHP’nin kuyruğuna takıldılar..

“CHP’li adayları destekliyoruz” dediler..

Hani bir ilde CHP’li, bir ilde AK Parti’li, bir ilde diğer partilerden isimleri, seçerek desteklemiş olsalar..

“Kendileri seçime girmiyorlar ama.. Doğru bir yaklaşım ile, kendilerine en yakın aday kim ise, onu destekliyorlar. Siyaset fanatikliğine imza atmıyorlar” diyeceğim..

Hayır..

Gözlerini kapatmışlar..

CHP kimi aday göstermiş ise..

Onu destekleme kararı aldılar..

Buraya kadar olan gelişmeleri de, belki bir dereceye kadar tolere edebiliriz..

Ama..

Aynı tavrı..

HDP de gösteriyorsa.

HDP de, Türkiye genelinde,  güneydoğu haricinde büyükşehirlerde aday çıkartmayarak, CHP’li adayları destekleme kararı vermiş ise..

O zaman soru şu:

“CHP’nin kuyruğuna takılan bu iki parti arasındaki fark ne?”

Kastamonu İyi Parti İl Başkanı ve il teşkilatı yöneticileri, öğrenci andını okumadan önce, bu soruyu cevaplandırmalı idiler.

Komik giysiler içinde, görüntü vermeden önce, “İyi Parti’nin HDP ile aynı konumda olması kabul edilemez” demeliydiler..

Parti içi kavgalar gösterdi ki..

HDP ile birlikte, büyükşehirlerde aday çıkartmayıp, CHP’li adayları destekleme kararının yanı sıra..

CHP, HDP ve SP’lilerin de bulunduğu temsilcilerle birlikte, anayasa çalışması hazırlığı da yapmışlar..

Günlerce inkar ettiler..

“Yok böyle bir çalışma” dediler..

Öğrenci andındaki “Doğruyum” sözünün hilafına, millete yalan söylediler..

En sonunda, şahitleri çıkıp tek tek anlattı.

İbrahim Kaboğlu, “Birlikte çalıştık, ne olmuş” modunda açıklaması ile, “Anayasa çalışması değil, anayasal ilkeler çalışması idi” diyerek, rezilliğe tüy dikti..

Ama İyi Parti’nin genel merkezi, bu çalışmayı  öğrenci andındaki “doğru”luk bir yana..

yazının devamı