SİYASET

Ali Karahasanoğlu : Kurşun mu yağlı kazık mı?

Tarih
06 Nisan 2023
İzlenme
Kişi
Yazar
Ali Karahasanoğlu

Asena eline kurşunları almış..

Şov yapıyor..

“Bizi kurşun mu korkutacak” diye soruyor..

Kurşunları yerlere saçıyor..

İyi Parti’nin il binasına gelen sersem kurşun üzerinden bu efelenmeyi yapan Meral hanıma sorsam..

Senin arabana bir kurşun bırakılmıştı.

O kurşunda da, böyle meydan okuyabilmiş miydin?

Hatırlatayım olayı..

Tarih: 9 Mayıs 2012.

Meral Akşener, 28 Şubat soruşturması için savcıdan davet alıyor.

Savcıya gideceği tarihden iki gün önce, hem de TBMM Başkanvekili makamında oturduğu bir dönemde Meral Akşener’in aracına uyarı mermisi sıkılıyor..

Ayrıntısını da vereyim..

Sahte kahramanın “yürek” testini tam yapmış olalım..

Koruması, TBMM Başkanvekili için tahsis edilen Audi A-6 marka otomobili park ettiği yerde, camın kırık olduğunu görüyor..

Hem de Akşener’in sürekli oturduğu sağ arka koltuğunun camının kırıldığını görüyor.

Biraz araştırınca, camın bir kurşunlanma sonucu kırıldığı anlaşılıyor.. Sonrasında çevrede inceleme yapılıyor ve Akşener’in oturduğu bölüme sıkılmış mermi kovanı bulunuyor..

Bu açık tehdite, kendi aracına, kendi oturduğu koltuğun camına sıkılan kurşun ile yapılan tehdite, Akşener’in tepkisi ne?

“Bunu bana gönderilmiş bir mesaj olarak alıyorum.”

Evet, tepki bu..

Ha, Akşener’in “Mesajı aldım.. Ama onların inadına istediklerini yapmayacağım” diye bir açıklaması olur, “mesajı aldım” ifadesini “hüsnüniyetle” yorumlayalım, derim..

Ama bakın, sonrasında ne oluyor?

Mesajı alan Akşener, mesajın gereğini yapıyor.

Kendisini, 28 Şubat sürecinde tehdit eden darbecilerden şikayetçi olmuyor..

Peki bu kurşunlamaya gerekçe olan, Akşener’e “mesaj yollama” ihtiyacı duyulan  arka plandaki konu ne idi, üstü örtülmek istenen olay neydi, onu da hatırlatayım..

Hatırlatayım ki, bakalım Asena’nın nelerden korktuğunu, nelerden korkmadığını daha iyi anlamış olalım..

Yıl: 1997 

Meral Akşener İçişleri Bakanlığı koltuğunda oturuyor..

Darbeci generaller, Refahyol hükümetinin bakanlarını tehdit ediyorlar..

Tehditlerden birisi de, İçişleri Bakanı koltuğunda oturan Meral Akşener’e yönelik..

Tehdit, İçişleri Bakanı Müsteşarı Teoman Ünüsan’a ulaştırılıyor, Akşener’e aktarması isteniyor.

İfade şöyle: “Söyleyin o kadına, ayağını denk alsın, oraya gelirsek, İçişleri Bakanlığı önünde onu yağlı kazığa oturturuz!”

Kurşunlanma olayı, bu tehdit için savcının ifadeye çağırmasından iki gün önce yaşandığına göre..

Darbeci generallerin mesajı, “Bizden şikayetçi olmayacaksın”dan ibaret.

Sonuçta da, Akşener şikayetçi olmuyor..

İşte bu tehdit sebebi ile darbeci generalden şikayetçi olmaya yüreği yetmeyen Akşener..

Bu tehdit için, kendisinin yüreği yetmemiş iken..

Tayyip Erdoğan’ın yüreği yetmiş, soruşturma açtırmış iken..

Savcı, Akşener’i çağırıp, “bir kelime söyleyeceksin, şikayetçiyim” diye ifade istediği aşamada..

Akşener’in savcı tarafından çağrıldığını muhtemelen duyan darbeci generallerin tetikçileri, öyle işyerine falan değil..

Tam da Akşener’in arabasına kurşunu sıkıyorlar..

Akşener de, “N’olursunuz, daha fazlasını yapmayın.. Ben mesajı aldım” deyip, savcıya giderek “şikayetçi değilim” diyor..

Ama şimdi..

Bir “serseri kurşun” üzerinden..

Bize efelik taslıyor..

Sende efelik olsaydı, yağlı kazığa oturtma tehdidi yapan darbecilere karşı çıkardın Akşener..

Arabana kurşun sıkıldığında efeliğini yapardın..

Soruşturma aşamasında savcı sana sorduğunda, dava açıldıktan sonra mahkeme başkanı sana sorduğunda, “Evet şikayetçiyim.. Bir kadın olarak şikayetçiyim. Bir kadına bu söz söylenmez..” demeliydin.. Demedin..

“Şikayetçiyim; bir bakana böyle tehdit yapılamaz.. Devletin bakanına böyle saygısızlık yapılamaz.. Bana yapılan bu tehdit, aslında devlete yapılmış bir tehdittir. Onun için şikayetçiyim....” demeliydin..

Demedin, diyemedin..

Israr etmeliydin şikayetinde, “Şikayetçiyim; çünkü ben sıradan bir bakan değil, tam da güvenlikten sorumlu İçişleri Bakanıyım.. Devletin güvenliği, milletin güvenliği benden sorulur. Ben kendi güvenliğimi sağlayamıyorsam, beni tehdit edenler için işlem yapmazsam, yapamazsam, vatandaşın güvenliğini nasıl sağlarım.. İçişleri Bakanı’nın güvenliği, devletin namusudur” demeliydin.. Demedin, diyemedin..

“Bu darbeci generalden bir defa daha şikayetçiyim, devletin kasasından maaş alan bir general, milletin vergisi ile satın alınan tabancayı beline koyup, beni böyle tehdit edemez” demeliydin.

yazının devamı

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;