SİYASET

Ali Karahasanoğlu : Dünkü patlamanın indirdiği maskeler!

Tarih
18 Şubat 2016
İzlenme
Kişi
Yazar
Ali Karahasanoğlu

Akşam saat 18.30’dan itibaren.

Gözlerimiz haber ajanslarında..

Hangi ajanstan en taze bilgi gelecek, resmi kaynaklar bir açıklama yapıyor mu?

Tedirginliğimiz had safhada.

Patlamanın çok şiddetli olduğu, kuvvet komutanlıklarının ve askeri lojmanların çok yakınında yaşandığı.. Bir askeri personel servisinin yandığı bildiriliyor..

Resmi açıklama gecikince..

Artık ajansları da sollayan sosyal medyamıza bakıyorum...

Ordan bilgi edinmeye çalışıyorum.

Hem bilgi kaynağı..

Hem yorumların ardı ardına geldiği bir ortam..

Samimi, yürekten mesajlar..

Kimi, “Hainler yine gerçek yüzlerini gösterdiler” diyor..

Kimi, “Ya Rabbi ne olur, kimse ölmesin” diyor..

“Amin” diyorum..

Ama kısa süre sonra...

5 kişinin vefat ettiği bilgisi geliyor.

“Acaba sonrasında daha kaç masum insanın ölüm bilgisi gelecek..” diye düşünüyorum.

Acı haber bir süre sonra “28 ölü” diye geliyor..

Bir yandan ben bunları düşünürken..

Bir yandan da..

Patlama öncesinde yazı konusu olarak seçtiğim, Can Dündar’ın tapuda 1.5 milyon gösterdiği evinin satışı için, dört avukattan haricen 3.5 milyon lira daha aldığına ilişkin bilgilere, muhataplarının ne cevap verebileceğini düşünüyorum..

Evet, Can Dündar, evini tapuda 1.5 milyona satıyor..

Ama sattığı kişilerden daha sonra 3.5 milyon daha alıyorsa..

Bu sadece, vergiden kaçırmak için yapılmış bir plan mıdır?

Yoksa?

Yoksa; 3.5 milyon ödeme yapanların, MİT TIR’larını durdurma suçunun sanığı Tuğgeneral’in avukatları olması gerçeğinden hareketle..

Can Dündar’a verilen, “Montajlı fotoğrafların yayınlanması karşılığındaki bir ödeme” midir?

Dört avukatı, internette araştırdım..

Gerçekten, MİT TIR’larının bir numaralı sanığı generalin avukatı oldukları gibi..

17 Aralık öncesinde de..

Bir çok kamu kurumunun avukatlığını yapan avukatlar.

Paralel yapının izdüşümleri, dört dörtlük önümüzde..

Bakalım Can Dündar ve avanesi..

Evini tam da, paralel yapının avukatlarına satmasını..

Üstelik o avukatların..

MİT TIR’larını durduran generalin de avukatları çıkmasını..

Bir daha “Üstelik” diyeceğim..

Tapudaki satış değerinden çok daha fazlasının Can Dündar’a verilmesini..

Nasıl izah edecek?

Neyle izah edecek?

Patlama ile birlikte..

“Ah Can, Ah” diyorum..

Devam ediyorum: 

“MİT TIR’larında, olmayan silahları var gibi gösterdin.. Büyük gazetecilik başarısı ile, gizli sırları, kendince deşifre ettin.. PKK’lıları korumak için, Esed’i korumak için, MİT TIR’larını adım adım takip ettin de.. Türk askerlerini şehit ettirecek bombaları, takip etmedin.. Teröristler geldiler.. Ankara’nın göbeğinde.. Askerlerimizin, sivil insanlarımızın yanına kadar.. Bombalı aracı yaklaştırdılar.. Kimse, MİT TIR’larını takip ettiği gibi.. Teröristlerin aracını takip etmediği için.. Teröristlerin araçlarındaki bombaların fotoğraflarını çekmediği için.. Sonuçta askerlerimiz, sivil insanlarımız öldüler..”

Can cezaevinden şu cevabı verir mi: 

“Ben içerde olmasaydım, onu da takip ederdim!”

Hiç sanmıyorum.

Çünkü Can cezaevinde değilken de..

Bu ülkede patlamalar oldu..

Reyhanlı’da insanlarımız öldü..

Karakollarımız basıldı..

Uzun uzun anlatmaya gerek yok..

Can Dündar’ın tek bir tanesi ile ilgili..

“Silahlar şöyle getirildi” diye, bir haberi yok..

Bir fotoğraf karesi yok..

Onun tek haberi..

MİT TIR’ları ile ilgili..

Onun gazeteciliği..

Türk insanlarını korumak için değil..

PKK’lıları, PYD’lileri korumak için.. Esed’in askerlerini korumak için.

Onun cesareti..

Şüphelisi PKK’lılar olan bombalar için değil..

Şüphelisi olarak, MİT’i gösterdiği silahlar için..

O da, montajlı fotoğraflarla..

Bir günde, ne kadar çok, yazı konusu değiştirdim.

Oysa ilk konum.

Paralel medyada gördüğüm, “Çocuklar ölmesin diye pankart açan futbol klübü cezalandırıldı. Türkiye bunu da gördü” şeklindeki haberdi..

“Çocukların ölmesini kimse istemiyor.. Ama çocukları öldüren terör örgütünü görmezden gelirseniz.. PKK’yı görmezden gelip, ölenlerin suçlusu devletmiş gibi propaganda yaparsanız.. Tabii ki buna, hepimiz karşı çıkarız” diyecektim..

Akşam yaşanan patlama..

Sosyal medyadaki “Kimse ölmesin” şeklindeki mesajlar gibi..

Bana da “Ya Rabbi ne olur, kimse ölmesin” duası ettiriyor ve “Amin” diye bitiriyorum..

Ama bir yandan da, şunu düşünüyorum.

“Çocuklar ölmesin” diyenler..

Ankara’daki patlama sonrasında da, acaba “Kimse ölmesin” diye dua ediyorlar mı?

O medya grubuna baktım..

Midem bulandı..

Nerde ise, tef çalıp oynayacaklar.

Ölü sayısının yüksek gösterilmesi için, adeta ölümüne uğraşıyorlar..

Ellerine ne geçecek ise..

Ve bir daha tiksiniyorum..

Paralel yapıdan. Paralel medyadan..

Allah bu ikiyüzlülerden..

Ülkeyi kurtarsın..

YeniAkit
18 Şubat 2016

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;