Sesli Makale

Hayret etmemek elde değil.

HDP’nin PKK’ya nasıl sahip çıktığını bilmeyenimiz var mı?

HDP’lilerin, PKK’lı teröristlerin cenazelerine katılımlarını..

Katılmayan milletvekillerinin eşbaşkan tarafından tehdit edilmesini..

Adını da verelim, Selahattin Demirtaş tarafından, “Cenazeye katılmayan milletvekilini disipline veririm” tehdidini..

Bilmeyenimiz var mı?

Bugün Kandil’den tehditler savuran PKK’lıların içinde, Selahattin Demirtaş’ın kardeşi Nurettin Demirtaş’ın da olduğunu, bilmeyen var mı?

PKK saldırılarında şehid edilenleri sayalım diye bir gayret göstersek.

Ne sesimiz yeter, ne de nefesimiz.

50 bin insan..

Bunun 10 bine yakını, devletin askeri, polisi..

Karakollarda şehid edilenler de var..

Büyükşehirlerin caddelerinde patlatılan bombalarla ölenler de var..

Turistik ilçelerde yapılan saldırılar da var..

PKK terörünün neyini anlatayım..

Tüm Türkiye biliyor..

Tüm Türkiye, PKK terör örgütünün 4 yıldır bu ülkeye neler çektirdiğini biliyor..

HDP’nin de, PKK’ya nasıl sahip çıktığını biliyor..

“Terör örgütü değil, hak arayan örgüttür” açıklamasını yapanlar da var ama.

En hafifi ile, “siz istiyorsunuz diye, ben kınayacak değilim” diye PKK saldırılarını mazur göstermeye kalkan HDP’lilerin varlığını hatırlatayım..

Bu kadarı ile yetineyim..

Bu HDP, CHP Genel Başkanı ve cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından yarın ziyaret edilecek..

“Adaylığımı destekleyin. Size bir iyilikler düşünelim” denilecek..

Anayasa Mahkemesi’nde kapatma davası bekletilen HDP, Cumhurbaşkanı adaylığında Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekleme karşılığında, neler alacak, bilemiyoruz..

Bakanlık mı, yoksa İstanbul ve diğer büyük şehirlerde yaptıkları gibi, belediye iştiraklerinde genel müdürlük mü?

Ama oynanan tiyatroyu, net olarak görmemiz lazım..

50 bin insanın dökülen kanında parmak izi olan, en azından bu cinayetleri kınayamayan HDP ile kol kola girenler..

Şimdi tutturmuşlar “HÜDAPAR niye Cumhur ititfakı’nı destekliyor” sorusu ile karşımıza çıkıyorlar..

Bre utanmazlar. Bre sahtekarlar..

Sizler önce, HDP’ye Millet İttifakı’nın bu ilgisini anlatın..

“6 milyon oyu var” denilerek, bugün dahi hâlâ Türk askerine kurşun sıkan terör örgütünün yan kolu HDP ile oturup konuşanlar.. Onlara bakanlık verilebilineceğini söyleyen emekli askerler..

HÜDAPAR üzerinden, algı üzerine algı üretmeye kalkışıyorlar..

Hüdapar’ın terörle ilişkisi olduğu iftirası ile karşımıza çıkıyorlar..

Kimin terörle ilişkisi olduğu, binlerce ceza davasındaki delillerde görülüyor..

Apo posterlerini arkasına alarak kimlerin konuşma yaptığını, tüm Türkiye biliyor.

Hodri meydan..

Bana bir tane, terör örgütü olarak tanımladığınız yapının başındaki ismin posterini arkasına alarak, konuşma yapan HÜDAPAR’lı isim gösterin..

Ben size HDP’nin eşbaşkanından başlayın.. Yan başkanından, dip başkanına kadar.. milletvekilinden, belediye başkanına kadar.

Onlarcasının, teröristbaşı Apo’nun posterini arkasına alarak yaptığı konuşmayı gösterebilirim..

Siz de bana..

Hizbullah terör örgütü diyorsunuz ya..

O yapının başındaki kim ise..

Hani vıdı vıdı yapan Timur Soykan’ından başlayın..

Garo Paylan’ına kadar..

Her birine sorun..

Bir tanesinin o örgüt diye tanımladıkları yapının bugün başında kim var, bir isim verebileceklerini sanmıyorum.

Çünkü öyle bir yapı da kalmadı, başında isim de yok..

Ama tıpkı Güven Erkaya’nın, 28 Şubat sürecinde yaptığının kopyası olarak..

Güven Erkaya ne yapmıştı, hatırlatalım..

“Birinci tehlike PKK değil, artık irtica” demişti..

O günden bu yana, irtica diye tanımladıkları kesimin bir tane cinayetini gösteremiyorlar, gösteremezler ama..

Ben onlara, her ay PKK terörü ile şehid edilen onlarca askerimizin ismini gösterebilirim ama..

Güven Erkaya’nın takibindekilerde utanma olmadığı gibi..

Güven Erkaya’nın ikinci tehlike sıralamasına indirdiği PKK’nın uzantılarının da utanması yok ki..

Kendi hallerine bakmıyorlar..

HÜDAPAR’ı, terörle ilişkili gibi göstermeye kalkıyorlar..

Dün ajanslardan gelen haber, işin vehametini bir defa daha gözler önüne serdi..

K. Irak’ta, bir helikopter düşmüş..

Düşen helikopterde 7 de PKK’lı varmış..

İşe bakın. PKK’lıları biz Kandil’de sanıyorduk..

Belediyelere girmeye kalkıştıklarında, kayyım atamaları ile engellendiğini sanıyorduk. Kayyım atamalarına ilk karşı çıkan, CHP’li Başkan Ekrem İmamoğlu, CHP’li başkan Tunç Soyer idi..

Milliyetçi geçinen İyi Parti’den, Gelecek ve Deva’ya kadar. Hatta SP’ye kadar hemen tüm muhalefet partileri kayyım atamalarına karşı çıkmışlardı..

yazının devamı