DÜNYA

İsmail Yaşa : Gazze’yi bekleyen tehlike

Tarih
29 Mayıs 2015
İzlenme
Kişi
Yazar
İsmail Yaşa

29 Mayıs 2015

İslam dünyasını derinden yaralayan en büyük tehlikelerden biri mezhepçilik fitnesi ve bu fitnenin bölgede nelere yol açtığı herkesin malumu.

Bu nedenle, başta Şeyh Yusuf El Karadavi olmak üzere birçok İslam alimi İran’ı tamamı Sünni olan Filistin’de ve özellikle de Gazze Şeridi’nde “Şiileştirme” faaliyetlerinde bulunmama konusunda defalarca uyardı.
Çünkü başında işgal, iç bölünmüşlük ve abluka gibi haddinden fazla sıkıntı varken Gazze’nin en son ihtiyaç duyacağı şey mezhep fitnesi.
Fakat İran, tüm uyarılara rağmen Filistin’de “Hizbullah” benzeri siyasi ve akaidi olarak tümüyle kendine bağlı bir grup kurma çabalarından bir türlü vazgeçmiyor.
Geçenlerde Tahran’ın Filistinli gruplarla ve özellikle de İslami Cihad ile ilişkilerini çok iyi bilen bir kaynakla görüştüm.
Gazze’yi bekleyen büyük bir tehlikeden bahsetti.
İran’ın geçmişte İslami Cihad’ı bölme girişimleri olduğunu fakat bu girişimlerin hepsinin başarısız olduğunu anlattı.
Son girişiminin Hişam Salim isimli bir Filistinli eliyle gerçekleştiğini, komplonun farkına varan İslami Cihad liderlerinin söz konusu kişiyi hareketten kovduğunu söyledi.
Suriye halkının özgürlük talebiyle Beşşar El Esed rejimine başkaldırmasının ardından İran, Hamas ve İslami Cihad hareketlerinden Şam rejimine destek olmalarını istemiş ve bu isteği kabul görmeyince de her iki harekete yaptığı yardımları kesmişti.
İran’ı kısa sürede birkaç kez ziyaret eden Ramazan Şellah’ın son ziyaretinde Tahran’dan öfkeyle ayrıldığını öğrendim.
Konuştuğum güvenilir kaynak, yardımların kesilmesinin ardında yatan bir başka nedene daha dikkat çekti.
Fetih Hareketi Merkez Kurulu üyesi Abbas Zeki, Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas’ın özel temsilcisi olarak Ekim 2013’te Şam’ı ziyaret etmiş ve Beşşar El Esed ile görüşmüştü.
Kaynağım, görüşmede İran Büyükelçisi’nin de bulunduğunu ve o gün bir anlaşma yapıldığını söyledi.
Anlaşmanın içeriği özetle şu:
İran, Hamas ve İslami Cihad hareketlerine yaptığı yardımları kesecek.
Buna karşılık Filistin Yönetimi Beşşar El Esed’in yanında duracak ve Yermük gibi Filistin kamplarında yaşananlar karşısında sessiz kalacak.
Anlaşma hayata geçirildi ve ayrıca İran medyasında Abbas’ı hedef alan, Filistin Yönetimi medyasında da İran’ı hedef alan yayınlara son verildi.
Gazze’yi bekleyen tehlikeye gelince…
Son günlerde Gazze Şeridi’nde “Hareketu’s Sabirin” (Sabredenler Hareketi) adıyla “Hizbullah”ı taklit eden yeni bir grup ortaya çıktı.
Kaynağım, İran’ın her yıl İslami Cihad’a gönderdiği parayı bu yıl “Şiileştirilen Filistinliler”den oluşan söz konusu harekete gönderdiğini söyledi.
Yardımların kesilmesi nedeniyle İslami Cihad’a bağlı derneklerin daha önce düzenli olarak yardım yaptığı yetimlere ve şehit ailelerine beş aydır yardım yapamadığını bildirdi.
Bu ailelerden bir kısımının yeni kurulan hareket tarafından para karşılığı Şiileştirilmesinden endişe ettiğini, şu an Gazze Şeridi’nde yaklaşık 300 ila 400 arasında Şiileştirilen kişi olduğunu ve bu sayının artabileceğini dile getirdi.
İslami Cihad liderleri Suriye’den ayrıldıktan sonra Kahire’ye sığınmışlardı.
Şellah ve arkadaşları darbenin ardından Mısır’dan ayrılmak ve Beyrut’a gitmek zorunda kaldılar.
Lübnan’da olmak demek, Hizbullah’ın elinin altında olmak demek.
Hem kendileri ve hem de Lübnan’daki Filistinli mülteciler için duydukları endişe nedeniyle İran’ın Gazze Şeridi’nde çevirmeye çalıştığı dolaplar ve ekmek istediği fitne tohumları hakkında açıkça konuşamıyorlar.
Yardımların kesilmesi nedeniyle İslami Cihad’a bağlı hayır kurumlarının aylardır ödeme yapamadığı yetimlere ve şehit ailelerine bir şekilde sahip çıkılmalı.
Bunun mutlaka İslami Cihad aracılığıyla yapılması gerekmiyor.
Yeter ki o fakir aileler “İran parası”na muhtaç bırakılmasın.

Diriliş Postası

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;