Sesli Makale

30 Mayıs 2015

7 Haziran seçimleri öncesinde bazı medya gruplarının TIR’latması hala devam ediyor. Konu Hükümetin Suriye Türkmenlerine gönderdiği veAdana’da durdurulan Mit Tırları.

Aslında Aydınlık Gazetesi’nin 2014 yılında yaptığı konu ile ilgili haberinde “Aramalarda TIR’larda bulunan 6 çelik kasa içinde tıbbi malzeme içerisine gizlenmiş, kilitli havan, roket başlıkları ve çeşitli cins ve miktarda mühimmat olduğu tespit edildi”denilmişti.

29 Mayıs 2015’te ise Cumhuriyet Gazetesi haberinde, adı geçen mühimmat içeriği değiştirilerek “3 TIR’da yapılan aramalarda; toplam 1000 adet 100 mm’lik top mermisi, 50 bin adet makineli tüfek mermisi, 30 bin adet ağır makineli tüfek mermisi ve 1000 adet havan mühimmatı çıktı” diye konu tekrar gündeme getirildi.

Haber, Aydınlık Gazetesi’nden Cumhuriyet Gazetesi’ne 1,5 yıl sonra geçerken (bu arada konu ile ilgili yayın yasağı olmasına rağmen)her ne kadar değişikliğe uğrasa da şu 6 çelik kasa ibaresi değişememiş. Bu 6 çelik kasa o kadar büyük ki, kitle imha silahları sığabilmiş. Hatta haber o kadar gerçekçi ki, haberin servis edildiği fotoğrafta resimlerin kayıt tarihi yok. Cumhuriyet gazetesi internet sitesinin haber videosundaki görüntülerde de yine tarihbulunmuyor…

Sadece 6 çelik kasa içine sığabilen buyüklü savaş mühimmatı, ilaç kutularının altına gizlenmiş. İşin haberitrajik yanı ise, Youtube’da hala yayınlanmakta olan Mit tırlarının durdurulma görüntülerini izlerseniz, buçelik kasaların üstü açık 2 tırda olduğu ayan beyan ortada.Sadece 3. tırınüstü kapalı. Üstü açık kasa taşıyan tırlarda ilaç kutularından eser yok…

Konu ile ilgili haberi yapan Can Dündar’a Savcılık soruşturma açtı. Cumhuriyet Gazetesi de Demirtaş’tan yorum istemiş.Demirtaş “8 Haziran'da daha korku ve baskı ortamının arttığı bir Türkiye'ye uyanabiliriz, biz tedirginiz" diye cevap vermiş.

Aslında soru şöyle olmalıydı: “PKK’lılar çocukların isimlerini neden Milan koyuyor”. Ya da “DAİŞ’in kullandığı Amerikan silahları ve Amerikan medyasının sizi parlatması hakkında ne düşünüyorsunuz?”

Bu soruların neden sorulması gerektiğini şöyle açıklayayım:

Bild,Süddeutsche ve Spiegel;Şubat ayında Almanya hükümetinin Irak Kürt Peşmergeleri’ne gönderdiği ancak PKK militanlarının kullandığısandık dolusu silahların haberini yaptılar. Süddeutschehaberine göre;Almanya PKK güçlerine 500 Milan tipi tanksavar füze, 30 Milan füze fırlatma sistemi, 200 zırh delici bazuka ve buna ait 2400 mühimmat, 4000 G3 piyade tüfeği, 2 milyon mermi, 10 adet makineli tüfek ve 10000 el bombası daha göndermeye hazırlanıyormuş. Hatta Almanya bu silahlardan önce 10 zırhlı devriye aracı, Unimog sıhhi araç, ilkyardım malzemeleri ve 6000 kişilik kışlık askeri kıyafet de gönderecekmiş…

Bild gazetesindenhabere devam edelim. Gazetenin bölgede ropörtaj yaptığı Muhammed Abdul Kahar Aziz ve Miriam Abdullah Awad çifti "Kızlarımıza Milan ismini verdik, Almanya'nın bize verdiği bu silah sayesinde IŞİD çetelerine karşı başarılı bir savaş veriyoruz. Kızlarımıza Milan silahının bize Almanya'nın bir armağanı olduğunu anlatacağız" diyor…

Alman Savunma Bakanlığı Sözcüsü daha sonra Hürriyet gazetesine, PKK’nın eline geçen Alman silahları hakkında açıklama yapmış.Kürt Yönetimi’nin silahların üçüncü bir tarafa verilmeyeceğini güvence altına alan sözleşmeye imza attıklarını söylemiş. Merkel de, silah yardımı yapılacak gruplar arasında PKK’nın bulunmadığını söylemişti. Alman İstihbarat Örgütü’nün Türkiye’yi istihbari açıdan ‘hedef ülke’ seçerek, 5 yıl boyunca telefon görüşmelerini ve haberleşme trafiğini izlemesi sonrası Merkel’in açıklaması kimseye inandırıcı gelmiyor…

Ne savaşıtrajiktir ki; ne Demirtaş ne de tır haberlerini yapan gazeteler tarafından Amerikan silahları kullanan DAİŞ’in bu silahları nasıl aldığı hakkında bir türlü Amerika’ya hesap sorulamıyor? Daha önce Amerika’nın Irak bölgesine havadan silah yardımı yağdırırken, yanlışlıkla PKK’nın bulunduğu bölgeye bıraktıkları gibi, Amerika’nın yine yanlışlıkla DAİŞ’e silah yağdırdığı mı zannediliyor?

Ben Almanya’nın Kürt Peşmergeleri’ne gönderiyoruz bahanesi ile PKK’ya gönderdiği 2 milyonun üzerindeki savaş mühimmatının 8 Haziran sonrası Türkiye topraklarına düşmesinden tedirginim.Türkiye’deki büyük bir kitle ise; 6-7 Ekim’de öldürülen 50 kişinin ardından, PKK’nın hala silahlara veda açıklaması yapmaması, DHKPC’ye sahip çıkması ve hala katledilmeye devam eden HüdaPar’lıların olması nedeniyle;HDP’nin 8 Haziran sonrası ülkenin huzur ortamına nasıl tedirginlik verebileceğinin farkında…

Demirtaş 8 Haziran sonrası için tedirgin olduğunu beyan ediyor ama aslında kendisine bir soru daha sormak lazım; “Şırnak'ın İdil ilçesinde HDP'li grupla Hüda Par üyeleri arasında çıkan kavgada silahla vurularak öldürülen Abdülcelil Taylan ve Mehmet Şerif Şimşek için de tedirgin misiniz?”

Şimdi Demirtaş CNN Türk’teki Ahmet Hakan’ın programına tekrar çıksın. Ölenlerin ardından tüm Kürt halkına sahip çıkıyorsa tekrar sazını eline alıp bir ağıt yaksın. DAİŞ’e silah gönderen Amerika’ya da iki çift laf etsin de, kız çocuklarının adı Almanya’nın PKK’ya gönderdiği füzenin adı olan Milan konulmak zorunda kalmasın…

seslimakale.com

[email protected]

@ElvanKavi