Sesli Makale

1 Ocak 2015

Aslında ifade yakışıksız oldu biliyorum.

Ama “Haşim abi” diyoruz kızıyor..

Anında savcının yazısı önümüze geliyor.

“Haşim Kılıç” diyoruz kızıyor.

Yine savcılıktan ifadeye çağrı yazısı geliyor.

Kızmasını önleyemediğime göre, kendi kendime “Ne yazarsan yaz artık” dedim..

Öyle çıktı başlık..

Kusura bakmasın..

Gazetelerde gün aşırı manşet olduğuna göre..

O da artık, bir “politikacı” sayılır..

Biliyorsunuz, politikacılar, “sert eleştiri”ye katlanmalı..

Öyle diyor, Anayasa Mahkemesi.. Öyle diyor. Anayasa Mahkemesi’nin referans kabul ettiği AİHM.

Bu kapsamda, “Haşim” ifadesini boşverin, çok daha sert eleştirilere bile katlanması gerekiyor, Cumhuriyet gazetesinde iki gün üst üste manşet olan Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın..

•

Niçin manşet olmuş?

Bir düşünce topluluğunda, basına kapalı konuşma yapmış..

Konuşmayı birileri, Cumhuriyet’e sızdırmış..

Cumhuriyet de, önceki gün manşet yapmış..

Aynı gün, oturmuş, Cumhuriyet’te Haşim Bey’e atfen yazılanları eleştirmeye hazırlanıyordum...

“Sabır Ali” dedim kendi kendime..

O sözler, mutlaka tekzip edilecek..

Bir gün bekle..

Tekzip edilmezse, sonra yazarsın..

Daha önce de aynısı olmuştu, çünkü..

Aralık sonuna kadar, yüzde 10 barajını halledecekti, Haşim Bey..

Öyle açıklamıştı Hürriyet’e..

Sonra o “açıklaması”na, bir açıklama daha getirdi..

“Öyle değil” dedi.

Biz de yedik.

“He he.. Öyledir” dedik..

Kapattık konuyu..

Ama pabucun pahalı olduğunu o da görmüş olmalı ki..

Aralık sonuna yetiştiremedi kararı..

Bırakın kararı..

Görüşme bile yapılamadı..

Bundan sonra yapılır mı?

Yüzde 10 barajı hakkında, uygulamayı değiştirecek bir karar çıkar mı?

Muhataplarına bağlı..

Siyasi iktidarda azıcık bir sendeleme görsün..

Hiç anlamaz, “baraj iptal” kararını çıkarttırıverir.. 

•

“Açıklama”sına açıklama getirmekle ünlü Haşim, beni yanıltmadı..

Dünkü Cumhuriyet’te, önceki günkü sözlerine açıklama vardı..

Öyle dememiş..

Ne yapalım, “basına kapalı” toplantıda söylenilenleri, nasıl ispat edeceğiz ki..

“Yedik” diyelim, geçelim..

Ama, Cumhuriyet’e bilgi sızdığına göre..

Basın kapalı konuşmadaki izleyiciler de, çoğunlukla o kafadan olmalı..

Sadece bu bile..

Haşim’in nasıl bir hukuk dışılık içinde olduğunu gösterir..

Bir yüksek mahkeme başkanı, şununla, bununla gizli toplantı yapar mı?

Yazılmamak kaydı ile, görüş açıklar mı?

Sonra, gizli toplantıda yaptığı açıklamaya, skandal hatalar içeren açıklama ile düzeltme getirir mi?

Bence bunların hiçbiri olmaz da..

Burası Türkiye..

Yüksek mahkemesindeki üyelerin hemen tamamının telefonlarının, terör örgütü üyeliği iddiası ile dinlendiği..

Ama bir tanesinin çıkıp da, “Bu ne ahlaksızlıktır” diyemediği, savcılığa iki satır dilekçe bile veremediği bir ülke..

Dolayısı ile..

Haşim önce açıklayacak.

Nabız ölçecek.

Baktı, ortam müsait değil..

“Yanlış anlaşıldım” diyecek..

“Açıklama”yı, bir daha açıklayacak!..

•

Diyor ki Haşim: “Amerika’daki Federal Mahkeme’de 9 üye var. Türkiye’de Yargıtay’da 526..”

Neye benziyor bu?

“Amerika’da nüfus 230 milyon. Türkiye’de 73 milyon.”

Eeee? Ne yapalım yani.

Erik ekşi, muz tatlı..

Kel alaka kıyaslar..

Amerika’daki yüksek mahkeme, senin Anayasa Mahkemesi’ne eşdeğer..

Yargıtay’a eşdeğer değil ki..

Yerel mahkemenin üstünde, bir mahkeme daha var.

Her eyalette. Onlarca..

Yargıtay’dan da, çok daha fazla üyesi var..

Ordaki üye sayısı ile, Yargıtay’daki üye sayısını karşılaştırsana..

Niye, elma ile armudu karşılaştırıyorsun ki?

Üstelik ABD’deki o söylediğin yüksek mahkemenin üyelerini de başkan atıyor..

Senin Anayasa Mahkemesi’nin üyeleri ise.

17 üyeden oluşuyor. 

Başkan’ın kendi başına atadığı üye de yok.

Ne yapalım şimdi?

17’yi de, 9’a indirelim mi?

Anayasa Mahkemesi üyelerini de, Cumhurbaşkanı’nın seçmesi gerektiğini söyleyelim mi?

Üye sayınızı azaltarak, şu an 2 sene beklettiğiniz dosyaları, 4 sene mahkemenizde beklettirerek, halka bir zulüm daha yaşatalım mı?

Sahi, Haşim..

Yıllardır “Evinde televizyon yok” diye tahkir edildiğin gazetede, iki gün üst üste niye manşetsin sen?

Yok, artık tahkir etmiyorlar seni..

Övüyorlar..

Niye ki Haşim?

Ne yaptın sen?

Düne kadar seni tahkir edenleri, ne yaptın da sevindirdin?

YeniAkit